Sırada Daha Ne Var?
Senelerdir şikayet edilse de, durum değişmedi! Hangi belediyenin sorumluluk sahasında olduğu ise bilinemedi! Antakya kent merkezinin orta yerindeki en merkezi otobüs durağının zemin halinin kışın ‘kaymaya ve düşmeye’ hazır kırık-dökük halini şu ana kadar düzeltmek isteyen ise çıkmadı!
“Her gün işe gidip gelmek için buradayız. Yazın sorun değil de, kışın burada yürürken akla karayı seçiyoruz. Şu ana kadar düşüp de bir yerimizi kırmadık ya, buna da şükür…”
Bir vatandaşın işaret ettiği ve sıkça benzer eleştirilerin odağında duran yer, Antakya’nın Asi Nehri kenarındaki bir otobüs durağı!
Zeminde kullanılan karoların kış döneminde bu alanı adeta ‘buz pistine’ çevirdiğinden yakınan ve uzun zamandır yaşanan bu sorunun hiçbir yerel idare tarafından çözüme kavuşturulmadığını söyleyen bir başka Antakyalının serzenişi de bu yönde:
“Hadi hizmet ettiğin vatandaşından utanmıyorsun, ‘nasılsa idare ediyor’ diyorsun, ‘şikayet etse de sesi çok yükselmiyor’ diye de ekliyorsun… Peki, bu şehre gelen misafirlerden de mi 
utanmıyorsunuz? Şu hale bakın! Kaç senedir bu halde, hatırlamıyorum bile. İşin komik tarafı da ne, biliyor musunuz? Sanki her şeyimiz tamammış gibi, bir de oturma grupları getirip koydular buraya! Demezler mi, önce bir zemini düzelteyim, bir adama benzeteyim, sonra da eksik ne ise onu yapayım? Yok! Bizde her şey tersten! Allah’tan kimse düşmedi şu ana kadar. Aslında biz değil onlar şükretsin. Kimsenin başına bu yüzden bir şey gelmemiş ya, bunun için dua etsinler!”
-SORUMLU KİM?-
Söz konusu alanda yaşanan sıkıntının eleştirisinde duran vatandaşların şikayetleri uzun zamandır sürüyor. Ancak bugüne kadar ne Antakya Belediyesi’nden ne de Hatay Büyükşehir Belediyesi’nden şikayet konusu alan için her hangi bir çalışma gerçekleştirilmedi.
Yaklaşan yaz dönemi ile beraber bu konuda çalışma yapılır mı bilinmez, ama vatandaş nezdinde beklenen ve istenen şey oldukça net!
“İnsan merak etmiyor değil! Düşün ki, sen koskoca bir belediyesin ve zemin malzemesi olarak hiç olmayacak bir tercihi burada hayata geçiriyorsun. Bir kere, akıl-mantık var! Bu karo buraya gider mi, sor bir kere! Hadi yaptın yapmasına da, şu son halini hiç mi görmüyorsun, ekiplerin sana hiç mi haber vermiyor? Sahi, burayı yapmak, bir şeyleri düzeltmek bu kadar mı ağır geliyor? Ama onlar da haklı! Emin olun, burada biri düşse, bir yerini kırsa, ‘doğru yürüseydi’ derler! Yani vatandaş yine haksız ve suçlu, onlar yine haklı ve doğru! Ne diyelim! İnsanlar hak edildikleri gibi yönetilirlermiş… Biz de böylesini hak etmişiz demek!” -Tamer Yazar-