Makas…

Sandığın konacağı gün giderek yaklaşıyor.

      Seçmenin tercihini yapabilmesi için iktidar ve muhalefet kanadı söylemlerde bulunuyor.

      Ekonomik sıkıntı giderek dozunu arttırıyor, enflasyon aşağı ineceğine, yukarıya doğru hızla yükseliyor.

      Ekonomik buhran vatandaşı canından bezdirir bir hale gelmiş durumda.

      İşte bu ortam içinde sandığın seçmen önüne konulacağı tarih giderek yaklaşıyor.

      Elbette ki; sandıktan çıkacak sonuç, gelecek dönem iktidarın hangi görüşte olacağını  belirleyecek.

      İktidar kanadının, yetkisini daha da arttırmak suretiyle, bir dönem daha iş başında kalabilmesi için çaba üstüne çaba sarf ettiği gelişmelerden anlaşılıyor. Buna karşılık muhalefet kanadının da, iktidara gelmek için neler yapabileceğini hesapladığı ve buna göre kendine bir yol belirlediği görülüyor.

      Seçimden başarılı çıkabilmek için, her iki kanatta üstün bir çaba gösteriyor, taktik üstüne taktik üretme yoluna gidiyor.

      Seçim sonuçları sandıktan çıkacak oylara göre belirleneceği için, buna göre de taraflar bir yol haritası çizmeye çalışıyorlar.

      Hangi kanat başarılı olursa olsun, sandıktan çıkacak oylar, o kanat lehine ne kadar fazla olursa, seçim sonuçlarının da şüpheye mahal bırakmayacak bir şekilde olacağı net bir şekilde kendini göstermektedir.

      Bu nedenledir ki; oy kullanma oranının artması, seçime katılanların oylarının kendi görüşlerini belirlemesi suretiyle kullanması zorunluluğu daha şimdiden kendini göstermektedir.

      Bunun içinde hem seçime katılma oranının yüksek olması, hemde aradaki farkın açık ara olması hususları göz ardı edilmemelidir.

      Sandık güvenliğinin sağlanması elbette ki seçim sonuçlarının herkes tarafından kabul edilebilmesi için bir zorunluluktur.

      Ancak oylar arasındaki fark ne kadar çok olursa, tartışmalarda o kadar aza inecektir.

      Başka bir anlatımla ortada ters orantılı bir durumun varlığı söz konusudur.

      Makas açıldıkça seçim sonuçlarının herkes tarafından kabul edilmesi zorunlu hale gelecek, makas daraldıkça seçim sonuçlarının şüphe ile karşılanması durumu ortaya çıkacaktır.

      İşte bunun için daha şimdiden iktidar ve muhalefet kanadı gereken tedbirleri almalı, gereken adımları atmalı ve böylece seçim sonuçlarının herkesi tatmin edici bir şekilde sonuçlanması için kendide düşeni yapmalıdır.

      Bunun içinde; seçime katılım oranın yüksek olması için gereken çaba gösterilmelidir.

      Bunun içinde; aradaki makasın açılmasını sağlama yolunda gerekli adımlar atılmalıdır.

      Bunun içinde; her iki tarafta kendi vaatlerinin gerçekleşebilir nitelikte olmasını göz ardı etmemek suretiyle, konuşmalı ve buna göre kendine bir yol çizmelidir.

      Bunları yapabilmek içinde, tuzağa düşmemek gerektiği göz ardı edilmemelidir.

      Eğer göz ardı edilir ve tuzağa düşülürse, bunun oluşturacağı zararın telafisinin çok güç olacağını da hatırdan çıkarmamak gerekir.

      Tüm bunlar göz önünde bulundurulmak suretiyle hareket edilir, söylemlerde bulunulur ve adımlar atılır ise, unutulmamalıdır ki; hem bu yolda hareket edenler, hem de ülke yararlı çıkacaktır.

      Aksine bir yol izlendiği takdirde ise, hem kendileri, hem de ülke zarar görecektir.

      Bu nedenle de, gerçekleri göz önünde tutmak suretiyle hareket edilmesi gerekliliğini bir kez daha anımsatıyoruz…

[email protected]