Maltepe sahiline gidin

Harika bir gün geçirin

Önceki gün başlayan ve 30 Eylül’e kadar devam edecek olan İstanbul’da Hatay Günleri için Sabah Gazetesi’ndeki köşesinde Hatay’ı kaleme alan Hıncal Uluç, “İstanbul’daki Hatay Günleri, Hataylılar’ın kardeşlik temelinde birlikte yaşama kararlılığını bir kez daha ortaya koyacak” dedi.

Yemek kültürü, tarihi derinliği, kültürel mirası, çok dinli ve çok dilli yapısıyla her dönem dikkat çeken bir coğrafya olmuş Antakya özelindeki Hatay için İstanbul zamanı. 26-30 Eylül tarihleri arasında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Maltepe sahil etkinlik alanında gerçekleşen etkinliği kaleme alan ve ‘mutlaka ziyaret edin’ diyen isim ise Sabah Gazetesi Yazarı Hıncal Uluç oldu.
Gazetedeki köşesinden ‘harika bir gün geçirmek için Maltepe sahiline gidin’ çağrısında bulunan Uluç’un yazısına yansıyan kelimeler şöyle:
“Ben, ortaokula Antakya’da başladım. Abim, liseye… İkişer yılımızı orda okuduk. O zaman gümrükleri asker bekler, kaçakçılarla özel ‘Gümrük askerleri’ savaşırdı. Piyade babamı geçici ‘Gümrük Subayı’ yapmış, Kilis’ten sonra Hatay’a göndermişler-di.
Babam, Gavur Dağları’nda çatışmadan çatışmaya koşarken, biz, o dünya cennetinde iki yıl yaşadık. Öyle gömülmüşüz ki anılarımıza, abimle hep ‘Bir Hatay gezisi yapalım. O günleri yeniden yaşayalım’ dedik yıllardır, olmadı da olmadı… Benim gidemediğim Hatay, şimdi bana geliyor, iyi mi?
Hüseyin Yayman’ı ‘Kültür Bakan Yardımcısı’ iken tanıdım. Müthiş yaratıcı bir adamdı. Hemen kaynaştık.
Dost olduk. Milletvekilliğini seçti. Bakanlık kaybetti, ama Hatay kazandı.
Dünya çapında bir turizm merkezi olan Hatay, yakında bu ülkenin en çok turist çeken yöresi olursa şaşmayın.
Antik çağlar ve İnanç Turizmi deyince, hele, bu tarihsel ‘Üç Dinin Buluşma Yeri’ nasıl emsalsiz, nasıl benzersizdir, iyi bilirim!
Yayman Kardeşim, ‘Farklı etnik kimliklere ve birbirinden çok farklı inançlara sahip vatandaşlarımız binlerce yıldır Hatay’da barış içinde yaşıyorlar. İstanbul’daki Hatay Günleri, Hataylıların kardeşlik temelinde birlikte yaşama kararlılığını bir kez daha ortaya koyacaktır. Hatay, inanılmaz derecede medeniyetlerin birleşimidir, birikimidir. Hatay’ın sosyal ve kültürel değerlerini herkes görmeli ve yaşamalıdır. UNESCO’nun dünya mirası öneri listesinde yer alan, dünyanın ilk kilisesi Saint Pierre Hatay’dadır. Papalık, bu kiliseyi hac yeri ilan etmiştir.
İçinde 500 yıllık el yazması bir Tevrad olan Antakya Sinagogu da Yahudilerin kutsal yeridir. St. Simon Manastırı ile birlikte, dünyanın en büyük ikinci mozaik sergileme alanına sahip arkeoloji müzesi de Hatay’dadır, Türkiye’nin ilk Tıbbi Aromatik Bitkiler Müzesi, zengin mutfağı ve daha birçok özelliği ile Hatay mutlaka gidip ziyaret edilmesi gereken bir ildir” diyor.
Hepsini bilirim. Dahası… Hatay, Türk-İslam tarihi açısından da çok önemli. 638 yılında, Ebu Ubeyde Bin Cerrah tarafından fethedilen ve İslamiyet ile tanışan ilk yerleşim yerlerinden biri. Habib-i Neccar ve Beyazid-i Bestami Hazretleri Antakyalı.
Maltepe sahilinde kurulacak stantlarda zengin Hatay Mutfağı da ziyaretçilere sunulacak. Sini Kebabı’ndan Kâğıt Kebabı’na, Oruk’tan Künefe’ye kadar Hatay’a özgü yemeklerin yanı sıra zeytin, zahter, defne sabunu gibi yüzlerce yöresel ürün de orada olacak. Yani Çarşamba’dan Pazar’a, bir zaman bulup ailecek Maltepe sahiline gidin ve harika bir gün geçirin. Hem de harika, lezzetli bir gün. Erken davranırsanız, bir gün daha gitme fırsatı bulursunuz!” -Tamer Yazar-