Dünya’nın yakından bildiği Antakya (Antioch) özelindeki Hatay coğrafyasının, temelleri binlerce yıl öncesine inen tarihi ve kültürel zenginliği sık sık Dubai örneği ile karşılaştırılırken, bu konuda konuşan turizmciler, içinde yaşanılan toprakların turizm değerinin bir çöl mimarisi ve o mimarinin yarattığı suni mucize ile karıştırılmaması gerektiğine işaret ediyor.
Önceki gün, ULİKAB olan Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu’nun Başkanı Ömer Niziplioğlu tarafından, daha önce de, HATİAB (Hatay İşadamları ve Bürokratları Derneği) Başkanı İbrahim Güder tarafından gündeme taşınan, ‘Hatay ve Dubai’ karşılaştırmasına destek de var, tepki de.
Bu konudaki eleştirisini ilk elden paylaşan isimlerden biri, Antakya Kültürel Mirası Koruma Derneği Başkanı Kenan Yurttagül oldu. Antakya gibi kadim bir kente ve birçok medeniyete ev sahipliği yapan Hatay coğrafyasının Dubai ile
-ÇÖLÜN VAHASI!-
Hatay’a gelen turist profili ile Dubai özelinde Emirlikler’e giden turist profilinin birbirinden çok farklı olduğuna işaret eden bir turizmci, şunları söyledi:
“MasterCard’ın 2019’da yaptığı bir araştırmaya göre, yılda yaklaşık 15 milyon insanın ziyaret ettiği Dubai’de, turist başına günlük harcama 533 dolar. İlk 10’da yer alan ülkelerden, günlük en az harcamanın yapıldığı şehirler ise, 106 dolarla İstanbul ve 44 dolarla Antalya. Hatay’ın bu listede nerede olduğunu konuşmaya gerek var mı?
Bir kere, Dubai’de, ticari amaçlı seyahat ve konaklama turizmi yanı sıra kongre, alışveriş, eğlence ve tatil turizmi de öne çıkan değerlerden. Dünyaca ünlü gol ve tenis turnuvalarına ev sahipliği yapacak kadar bir alt yapısı da mevcut. Hatta çok büyük ödüllü at yarışları da, dünyanın önemli isimlerini her sene bu kente çekmeye devam ediyor.
Özetle, Hatay’ın Dubai olup olmayacağı konusunu bir kenara bırakalım ve hatta bu konuda kimseyi gülümsetmeyelim, ama eldeki dinamikleri bugüne kadar nasıl kullandığımızın ya da kullanamadığımızın farkına varalım!”
-PEKİ, DUBAİ!-
Hatay’ın gündemine girme şekli ile dikkat çeken Dubai’nin şehir merkezi dünyanın en yüksek binalarına ev sahipliği yapıyor. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Empire State Binası’nın neredeyse iki katı kadar olan Burj Khalifa, Eyfel Kulesi’nin 3 katı uzunluğunda. Burj Khalifa, 160 katı ve 828 metrelik yüksekliğiyle gökyüzüne uzanıyor.
Sanal Gerçeklik Parkı’nda, sanal gerçeklerle uçabilir ya da sanal rakiplerle savaşabilirsiniz. Bu yüksek oktanlı eğlence merkezi, bir sanat yolunun başlangıç noktası olan Şeyh Muhammed bin Raşid Bulvarı ile çevrili. Peki, Dubai’nin şehir merkezi mi? Jorge Marin’in “Meksika’nın Kanatları” ve Richard Hudson’ın « Beni Sev » eserlerine kadar birçok heykel ve enstalasyon için kentsel bir tuval niteliğinde.
Gün batımı, gece düzenlenen Dubai fıskiye gösterilerinin başlangıcını işaret ediyor. Burç Gölü’nden müzik, ışıklar ve jetler yayılır ve Burç Halife, ışıyan bir fon gibi durur. Mimari ikon, bu dinamik semtin tam kalbinde yer alıyor. Tamer Yazar