CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bursa’da ruhsatı iptal edilmesine rağmen faaliyetini sürdüren ABD menşeili Cargill firmasının nişasta bazlı şeker üretimi yaptığını belirterek, “Asıl sorgulanması gereken; şeker pancarı stratejik bir ürünken, hangi güçlerin, Türkiye’de nişasta bazlı şurup üretimine izin verdiğidir” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bursa’nın Orhangazi ilçesinde kurulu bulunan ADB menşeili Cargill adli kuruluşun ruhsatlarının mahkeme tarafından iptal edilmesine rağmen faaliyetlerini sürdürmeye devam etmesinin kamuya verdiği zararın araştırması amacıyla İyi Parti tarafından verilen Meclis Araştırma Önergesinde CHP Grubu adına konuşma yaptı.
Cargill’in Türkiye’de varlığının nedenlerinin yorumlanması gerektiğine değinen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Türkiye, şeker pancarı üretiminde kendi kendine yeten bir ülke ve Türkiye’de şekerle ilgili kurulu kapasite de yeterli; 3 milyonun üzerinde üretim kapasitemiz mevcut. Öyle olunca şeker pancarı stratejik ürünken neden Cargill Türkiye’ye sokuldu? Cargill, mısır şurubu üreten -yani nişasta bazlı şurup diye bilinen- üretimi sağlayan bir tesis” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’de şeker açığı olmadığına dikkat çeken CHP Milletvekili Gürer, TÜİK verilerine göre, bu yıl 22 buçuk milyon ton şeker pancarı yetiştirilmesine rağmen 1 milyon tonda nişasta bazlı şurup için Türkiye’de tesis kuruluma izin verilmesinin sorgulanması gerektiğini ifade etti.
Şeker pancarının stratejik bir ürün olduğunu anımsatan Ömer Fethi Gürer şöyle devam etti:
Türkiye’nin şeker açığı mı var? Yok. Ürettiğimiz şeker bize yetiyor. TÜİK verilerine göre, bu yıl 22 buçuk milyon ton şeker pancarı yetiştiriyoruz. Bunu işlediğimizde Türkiye’nin şeker açığı görülmüyor. Nedense 1 milyon tonda nişasta bazlı şurup için Türkiye’de tesis kuruluma izin verdik; işi buradan sorgulamak gerekir. Şeker pancarı stratejik bir ürün; işçisi, çiftçisi, nakliyesini yapanı, çapalayanı, fabrikada işleyeni, onun taşıyanı, daha sonra satanıyla çok geniş kesimleri de ilgilendiren bir ürün ama ne yapılıyor? Şeker pancarından elde edilen şeker Türkiye’de yeterliyken 10 şeker fabrikasının özelleştirilmesiyle yıllar sonra gidip ithal şeker getirmek durumunda kalınıyor. Dünyadaki farklı bilim insanlarının yapmış olduğu değerlendirmelerde sağlık açısından riskinden de söz ediliyor ama daha tehlikeli bir şey söyleyeyim, Adalet ve Kalkınma Partisi 2015 yılında alınan bir uygulamayla sentetik tatlandırıcının da kullanımına ne yazık ki izin verdi. İnsan sağlığı açısından kesinlikle zararlı olduğu bilim insanları tarafından açıklanan ve ilaç sanayisi dışında dünyanın çok ülkesinde kullanılmayan sentetik tatlandırıcı da ne acı ki Türkiye’de artık serbest bırakıldı. Şekerpancarında sıkıntı var, alım süreçlerinde sorun var, ürününü teslim etmekte yaşadığı sorundan dolayı oluşmuş mağduriyet var yani şeker pancarı çiftçisine “Sen bu işi bırak, nişasta bazlı şurubun yolunu açalım.” diyorlar, bunu da hiçbir vicdan kabul etmez. (Sami Gökçe)