Nedeni, benzer bir altyapı çalışması mı?
Adıyaman’ın Besni İlçesi Sugözü Köyü’nde bulunan Roma dönemi mozaiğe dair basında çıkan haberler Defne ilçesinde çıkanların sessizliğine karışırken, marka kentin zenginliğine ekli bu suskunluğun daha nereye kadar devam edeceği merak ediliyor.
Türkiye’deki yazılı ve görsel medya, üzerinde çeşitli figür ve yazıların yer aldığı dört metre uzunluğundaki Roma dönemi mozaiğe dair haberleri paylaşmaya devam ederken, bizler de, Defne ilçesi Uğur Mumcu Meydanı’nda süregelen altyapı çalışmaları sırasında çıktığı söylenen ‘eşsiz’ mozaikler noktasında biriken sorulara her gün bir yenisini eklemeye devam ediyoruz. Şu ana kadar konuya ilişkin gelen tek açıklama, Hatay Büyükşehir Yönetimi’nden oldu. Ancak ne Müze ne de İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü kamuoyunu aydınlatma ya da bilgilendirme gereği duymadı. Peki, basın sözcülüğünün (!) her iki kurum adına yerel bir idare tarafından üstlenilmesi normal mi? Yeni hiyerarşik yapılanmamız bu mu?
Kamuoyu nezdindeki çalışmaları ‘Müze Yönetimi’ ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’ adına koordine ettiği gözlenen Hatay Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan son açıklama, Defne-Uğur Mumcu Meydanı’nda bulunan ‘eserlerin’ taşınma işlemlerinin sona erdiği yönünde oldu. Bu ise, ‘taşınmaması’ tavsiye edilen tarihi eserlerin de ‘taşındığı’ anlamına geliyor.
Peki, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Kültür ve Tabiat Varlıklarıyla İlgili Yapılacak Yüzey Araştırması, Sondaj ve Kazı Çalışmalarının Yürütülmesi Hakkında Yönergesi’ ne diyor? Yönerge , Adana Anıtlar Kurulu’nun “Taşınmaması” gereken eserler noktasında altını özenle çizdiği hassasiyete oldukça yakın ifadeler içeriyor.
Şöyle:
“Ören yerindeki ‘TAŞINMAZ’ kültür varlıklarının parçalarının ‘BULUNDUKLARI YERLERDE KORUNMALARI’ esastır. Bunların tespit edilmesi, fotoğraflı envanter fişlerinin hazırlanması, güncellenmesi, bu fişlere göre kültür varlıklarının kazı bekçisine teslim edilmesi ve Müze Müdürlüğü’nce düzenli kontrollerinin yapılması gerekmektedir. Kazı Başkanı ve Müze Müdürlüğü tarafından taşınmaz ve parçalarının güvenliği amacıyla kazı deposu veya Müze’ye taşınması için Koruma Bölge Kurulu’ndan derhâl izin alınır. İzin alınıncaya kadar taşınmaz ve parçalarının güvenliğinden Kazı Başkanı, fiilî kazı sezonu dışında Kazı Başkanı’yla birlikte Müze Müdürlüğü de sorumludur.”
-DOĞRU MU?-
Giderek daha karmaşık bir hale geldiği gözlenen eldeki tabloya ekli haberleri yapan bizlere ulaşan son bilgi ise oldukça dikkat çekici. Zira gelen bilgi, Adana Anıtlar Kurulu tarafından ‘çok değerli’ olduğunun altı çizilen ve ‘çıkartılmasının uygun olmadığı’ özellikle belirtilen mozaiklerin geçmiş dönemli bir ‘belediye’ çalışması nedeniyle ciddi anlamda zarar gördüğü yönünde! Söz konusu zararın hangi yılda gerçekleşen bir belediye çalışmasına karşılık geldiği bilinmiyor. Ancak zarar gördüğü ifade edilen mozaiklerin bu ‘parçalanmışlık’ içinde nasıl taşındığı (ve restore edileceği) merak konusu. Asıl soru mu? Zararın boyutu nedir?
-AÇIKLAMA YOK!-
Hatay bağlamında yaşanan sessizliğe inat, Adıyaman’da bulunan son mozaik, resmi kurumların açıklamalarına yeni açıklamalar eklemeye devam ediyor. Zira söz konusu mozaiğe dair konuşan ve “Kazı bittikten sonra, Şanlıurfa Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan alınan izin ile müzeye naklini gerçekleştireceğiz” açıklamasında bulunan Adıyaman Müze Müdür Vekili Mehmet Alkan’ın ardından kamuoyunda başlayan ‘eserlerimiz başka İl’e ve müzeye mi transfer ediliyor’ tartışmalarına Adıyaman Valiliği nokta koymuş. Yapılan resmi açıklamada, “Son günlerde ilimizde bazı basın yayın organları, internet siteleri ve sosyal medyada yer alan “Besni ve Gölbaşı ilçelerimizde bulunan tarihi Mozaiğin başka bir İl’e verileceği haberleriyle ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılması uygun görülmüştür” diyen Valilik, “Bu değerlerin başka bir müze ya da başka bir ile verilmesi kesinlikle söz konusu değildir. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yatırım programına alınmış olan Adıyaman Arkeoloji ve Panorama Müzesi yapıldığında bu mozaikleri Adıya-man’da bu müzede sergilenecektir” ifadesiyle de kamuoyunun merakını ve tepkisini dindirmeye çalışmış.
Peki, bizdeki merak ve artan sorular ne olacak? Özellikle de söz konusu mozaiklerin ‘geçmiş dönemli’ bir altyapı çalışması sırasında ciddi anlamda zarar gördüğü bilgisine ne karşılık verilecek? Hatay Valiliği de Adıyaman Valiliği gibi kamuoyunu ‘aydınlatma’ kararı verir mi? Yoksa eldeki sessizliğe devam mı?
-Tamer Yazar-