Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ne ararsan var… Çöp adına her şey var…

Üzerine köprüler inşa ediyoruz…

Üzerine köprüler inşa ediyoruz… Ardından yanına yürüme yolları ekliyoruz… Yetmiyor, ağaçlandırıp çiçeklendiriyoruz… Ama ne yaşanan kirliliğe ne de atılan onca çöpe engel olamıyoruz, olmuyoruz!

Hatay Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı bir ekibin hummalı Asi Nehri çalışmasını meraklı gözlerle izleyenler, profesyonel dağcıların kullandığına benzer ekipmanların ortalığa saçılan kalabalığı arasında verilen hizmetin ötesine, tekrar eden kirliliğimize işaret ediyor.  İşaret ederken de, günlerce sürecek zorlu bir çalışmanın ardından temizlenecek Asi Nehri

duvarlarından toplamda kaç ton çöp çıktığını  soruyor.  Bir de toplanan çöplerin neden büyük poşetlerle yukarıya alınmak yerine nehrin zaten kirli olan sularına bırakıldığını…

-Herşey var-

Çalışmaları izleyen yaşlı bir Antakyalı, çıkan onca çöpe işaret ederken, aslında beklentiyi de paylaştı, herkes adına söylenmek istenenleri de: “Kolay değil yaptıkları iş… Her sene aynı şeyi yaşıyoruz. Emin olun, şimdi burası temizlensin, haftalar içinde aynı kir de aynı çöp de burada yeniden birikecek.  Evinden çıkan çöpünü yine aynı rahatlıkla savuracak. İşyerleri kirletecek. Vatandaş yediğini içtiğini fırlatacak. Şimdi böyle dediğimi duyan olsa, ‘ben mi’ diyecek herkes! Tamam da, sen-ben-o yapmıyorsa bunu, kim yapıyor? Biz kirletiyoruz bu güzelim nehri! Hepimiz… Her birimiz… O yüzden de hepimiz, her birimiz suçluyuz. Ama en büyük suç da belediyelerin… Ceza yetkileri yok mu? Var! O zaman yetkilerini niye kullanmıyorlar? Kessinler birkaç kişiye ceza. Ardından da siz bunu yazın-çizin… Sonra bakın bakalım bir daha atanı, en azından bu kadar kolay kirleteni bulabiliyor musunuz! Ama var olan yetkiyi kullanmayanlar, her sene ‘iş başa düştü’ diye temizlik yapıyorlar. Ne diyeyim ki… İnsan, hak ettiğini yaşarmış! Biz mi? Yok, hak etmedik ama, bizlere bunları yaşatanlar sağ olsun… Ne diyelim ki!” -Tamer Yazar-