Nutuk yalnızca geçmişi değil, bugünü ve yarını da anlatan; ne yapılması gerektiğini gösteren bir
belge, bir yol haritası ve her şeyden önce bir kılavuzdur.
Bu nedenle Nutuk, dikkatle okunmalı, derinlemesine anlaşılmalı ve özümsenmelidir. Çünkü o,
gelecekte nasıl hareket etmemiz gerektiğini anlatan bir kanun niteliğinde, bir sesleniştir.
Nutuk’un 98. yılını idrak ettiğimiz bu günlerde, onun değerini çok daha iyi kavramalı, verdiği
mesajları zihnimizde diri tutmalı ve bu doğrultuda hareket etmeliyiz.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk’u kaleme alırken yalnızca yaşananları aktarmamış;
geçmişten ders çıkararak geleceğe yön vermeyi amaçlamış, büyük bir vizyonla bizlere
seslenmiştir.
Nutuk belleğimizde yer etmesi gereken bir belgedir. Bize armağan ettiği bu büyük eseri tekrar
tekrar okuyacağız.
Ulu önder Atatürk Nutuk’ta geçmişten geleceğe olayları teker teker sıralamış ve ona göre bizlere
talimat vermiş, öneride bulunmuştur.
Cumhuriyeti gençliğe emanet ederken şu sözlerle seslenmiştir:
“Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa
etmektir. Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”
Büyük Önder yalnızca kendi dönemini değil, ileride yaşanabilecek gelişmeleri de öngörmüş; bizlere
yol gösterecek kalıcı bir miras bırakmıştır.
Bu nedenle onun izinden ayrılmadan, gösterdiği yolda kararlılıkla yürüyecek; her zaman onu saygı,
rahmet ve minnetle anacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha gururla haykırıyoruz:
“Ne mutlu Türk’üm diyene!”
YORUMLAR