Samandağ’da STK Temsilcileri ile Muhtarlar buluşmasında gündem, “Yıkılan eski Vergi Dairesi Binası”
Samandağ’da, yıkılan eski Vergi Dairesi binası ile ilgili tartışmalar sürüyor. Samandağ Belediyesi, ilçedeki sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla önceki gün ortak bir toplantı gerçekleştirdi. Gündem, yıkılan eski Vergi Dairesi binasının geleceği oldu.
Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir, toplantı başındaki konuşmasında ilçenin geleceğinden yana olduklarını ve kimseyle de ‘rauntlaşma’ gibi bir amaçları olmadığının altını çizerek, “Ben, 42 Mahallenin tamamına hizmet üretmekle mükellefim. Muhtarlar, sivil toplum örgütleri buradadır. Farklı düşünenleri sonuna kadar dinleyeceğim. Biz, bu işin başından beri hiç kimseyle yarışmacı değildik. Kimseyle rauntlaşmadık. Birileri şu raundu kazandık, bu raundu kaybettik gibi şeyler yazıyor. Biz, bu kentte sizler kadar hakkı olan insanlarız. Sizlerin görüşleri bizim için kılavuzdur. Mülk sahibi olan esnaf arkadaşlarımız, sunduğumuz farklı seçeneklere sıcak bakmadılar. Geçmişte yaşanmış kötü örnekler vardır. Bu hataları bir daha yapamayız. İnsanlarımızın mağdur olmasını kabul edemeyiz. Biz yarışmacı değiliz. Biz hepinizle aynı taraftayız. En makul olanı bulmaya çalışıyoruz” dedi.
-3 KATLI OLACAK-
Hatay Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik de toplantıda bir sunum yaparak, söz konusu alanla ve yeniden inşa edilecek binayla ilgili bilgiler verdi. Yeni projenin 3 katlı bir yapı olacağı belirtilirken, iki katın ‘özel mülkiyet sahiplerine’ ait olduğu, 3.katın ise belediye ve mal müdürlüğüne ait olacağı belirtildi. Gerçekleşen toplantıda teknik sunumları, Mimar Ali Aştah ve Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik gerçekleştirdi.
Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir de konuşmasında, şehir merkezinde; Mülkiyetin bir kısmı vatandaşta, bir kısmı mal müdürlüğünde ve bir kısmı belediyede olan bir binanın kentsel dönüşümü, ve bu binanın kentsel dönüşüm kapsamında yıkılıp yeniden imalat edilmesiyle ilgili bir süreç yaşandığını hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Bununla ilgili birkaç alternatif proje üretildi. Kabul edilen oldu, kabul edilmeyen oldu. Toplumda farklı refleksler oluştu. Biz, bu şehirde ortalama olarak bu konunun uzmanı sayılacak Odalarla görüşmeler yaptık. Onların da önerilerini dinledik. İlk taslağımız, daha önce mülkiyet hakkını koruyan bir yerden proje yeniden imalatı çerçevesinde bir çalışma başlattık. Bunu da biz kamuoyuna duyurduk, ama ne hikmet ki, konuşmanın bütünündeki bir cümle cımbızlandı, farklı algılandı. Kaymakam beyin yaptığı açıklamalara farklı bir çıkarsamalar yapıldı. Neyse, sonuç olarak bugünlere geldik.
Geçmişte ruhsatı alınmış bu binanın mülkiyeti ile ilgili ticaret alanı, konut alanı 4 katlı bir bina yapıldığı ve çekme katı mevcut olduğu vakit, aşağı yukarı 21 metre yüksekliğinde bir bina çıkıyor. 21-22 metre yüksekliğinde bir bina yapılmasın diye, Belediye Mal Müdürlüğü, kendi mülkiyetinden feragat ederek bir bina yapılabilir mi? Bunun üzerinde kafa yorduk. Bugün, bu işin mutfağına çok emek harcayan Mimarlar Odası Başkanımız ve Yönetim Kurulu üyeleri beraber gelmişler. Onlar süreci anlatacaklar ve sizlerin de değerli görüşlerine başvuracağız. ”
-RIZA OLMALI!-
Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik, sürece ilişkin olarak çok önemli şu mesajları verdi:
“Gerçekçi olarak önereceğimiz şeyleri konuşabiliriz. Kentsel dönüşüm kanununa göre, mülkiyet sahiplerinin birinin itirazı bile süreci durdurur. Yeni mağduriyetler yaratmak istemiyoruz. Yeşil alanı herkes ister. Fakat bu tür durumlarda özel mülkiyet sahipleri asla mağdur edilemez. Yeni travmalar yaratmak istemiyoruz. Somut, gerçekleşebilecek ve resmiyete en uygun durum budur. Özel mülkiyet kutsaldır. Hepsinin rızası olmadan bir şey yapamazsınız. Burası planda ticaret alanıdır. Mimarlar Odası olarak, planda ticaret alanı olan bir yere yeşil alan olsun diyemeyiz. ”
Hatay Mimarlar Odası Başkanı Mustafa Özçelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz, Mimarlar Odası olarak, Yönetim Kurulu üyesi arkadaşlarımla beraber geldik. Bu konu farklı süreçlerle bir noktaya geldi Başkanımızın da özetlediği gibi, normalde bu konuyla ilgili toplanıp bir sohbet havasında açıklama yapmak sürekli yaptığımız bir şey değil, ama bugün burada bu konuyu açıklamak için toplandık. Ben, süreci başından beri takip ediyorum. İlk çalışmaların başladığı zamanlarda belediyeyle görüştük. Başkan bey ile görüştük. Projeyi yöneten farklı gruplar vardı onlarla da görüştük. Biz, Başkanımla ve projeyi yöneten arkadaşlarımla bir araya gelip değerlendirmeler yaptık, bir takım öneriler gelişti. Ve burada özel mülkiyet hakkı bir şekilde korunma gerektiren, eski yapı üzerinden sadece hakların korunmasıyla birlikte süreci çok ciddi etkilemeyecek ve eski yapıya yakın mallar daha kullanılabilir bir şekilde ortaya bir tasarım çıktı. Şimdi, projeyi hazırlayan arkadaşlar projeyi sunarken sorulara cevap vermeye çalışacağım.”
-MALDA GÖZÜMÜZ YOK-
Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı ise şöyle konuştu:
“Bir şehri şehir yapan kent merkezidir. Kesinlikle sizinle malınızda gözümüz yoktur. Bizim bir fikrimiz var. Bu fikri beyan etmek üzere buraya geldik. Bugün insanlar feragat etmemiş olsaydı, bugün geçtiğiniz yollardan geçemezdiniz. Bizi yanlış anladıysanız özür dileriz. Belki biz yanlışız, bunu zaman gösterir.”
-KONU 50 YIL SONRASI-
Ayhan Kara Vakfı Başkanı Ayhan Kara da konuya dair konuşanlar arasında yer aldı. Kara, “Kimseyi mağdur etmek istemiyoruz. Çok güzel bir Samandağ’ımız var. Mesleğim gereği proje üzerinde kafa yorabilirim. Memleketin elli yıl sonrasını etkileyecek bir konuda bahsediyoruz. Kimse zarar etmeden Samandağ’a bir Park kazandırılabilir. Biz fikrimizi beyan etmek üzere burada bulunuyoruz” dedi.
Konuşmaların ardından Mimar Ali Aştah proje ile ilgili teknik bilgiler verirken, Adem Abacı adlı mülk sahibi bir vatandaş, “Bu memlekette birkaç aydan beri bir komedi oynanıyor. Empati yapmanızı istiyoruz. Burası tapulu maldır. Burada 48 kişinin alın teri vardır. Biz bu işyerlerini yıllarca yurt dışında çalışarak aldık. Biz bu işyerlerini çocuklarımıza, torunlarımıza miras bırakmak için aldık. Birileri çıktı. Hiç hakları olmadığı halde, ‘nefes almak istiyorum’ insiyatifi adı altında… Ben sizlere sormak istiyorum. Samandağ’ın 1000 metrekarelik bir parkla bütün sorunları çözülecek mi? 30 seneden bu yana 15 metre genişliğindeki sokaklar 7 metreye indirildiği zaman, parklar yok edildiği zaman, memleket peşkeş çekildiği zaman bu arkadaşların bir kısmı orada görevliydi. Orada meclis üyesiydi. Orada söz sahibiydi. Neredeydiler?” diye sordu.
Mülk sahiplerinden Mehmet Işık ise, “En fazla fedakarlık yapan insanlarız. Başkanımız haklı yerde durmuştur. Biz hakkımızı istiyoruz. Ayhan beyin ifade ettiği gibi, burasına Kızılay Meydanı ya da başka Büyükşehir’deki proje gibi biz çözüm yapılamaz” dedi.
-BOYNUMUN BORCU-
Katılımcıların ardından konuşan Samandağ Belediye Başkanı Mithat Nehir, konuşmasının sonunda şunları dile getirdi:
“Ben, inşaatın olması için mülk sahiplerinin yanında durmadım. Hakkınıza ikna olacağınız makul bir proje üretmeye çalıştık. Yanınızda duruşum tamamen hak ve hukuk zeminindedir. İlla İnşaat zemininde hiçbir zaman durmadım. Ama hakkınız teslim etmek benim boynumun borcudur.” -Cemil Yıldız-