DOĞAKA tarafından hazırlanan, “UNESCO Gastronomi Şehri Ünvanı ile Medeniyetlerin Beşiği Hatay Mutfağı Dünya’ya Açılıyor” başlıklı Proje, “Yılın Gastronomi Şehri” kategorisinde ödüle layık bulunurken, ödül için açıklama yapan Hatay Büyükşehir Belediyesi noktasında ‘ödül paylaşımı tartışması’ yaşanıyor. Ardahan’daki tören Hatay’ı ağırlamaya hazırlanırken, bu konudaki
kurumsal imzamız net mi?
Her yıl yoğun bir katılımla, şehir liderleri ve profesyonellerini İzmir’de buluşturan, Türkiye’nin en prestijli ödülleri arasında yer alan Şehir Ödülleri, bu yıl düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılını kutlayacak olan Ardahan’da verilecek. Gerçekleştirilecek törende sahnede olması beklenen illerden biri de Hatay olacak ve ‘Yılın Gastronomi Şehri’ Ödülü’nü alacak.
Ardahan Valiliği açıklamasına göre, bu yıl, özel ödüller kapsamında; şehirlerine dokunarak geleceklerini değiştiren, ülkemizin 3 önemli değerine Şehre Adanmış Yaşam Özel Ödülü, Şehri Temsil Hemşehri Ödülü ve Şehrine İnananlar Özel Ödülü takdim edilecek. Bilim Işığı Temalı Akademik Ödüller kategorisinde ise 4 akademisyene başarılı çalışmalarının sonucu ödül takdim edilecek. Umut Işığı Temalı Paydaş ödülleri kapsamında ise, şehirlerini temsilen 4 büyükşehir belediyesi, 1 İl belediyesi, 1 Üniversite, 2 Kaymakamlık, 2 Kalkınma Ajansı, 1 Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, 9 ilçe belediyesi, 1 Ticaret ve Sanayi Odası, 1 Ticaret Borsası ve 1 belde belediyesi ekipleri ile birlikte ödül almaya Ardahan’a gelecek.
-ÖDÜL SAHİBİ!-
Umut Işığı Ödülü “Gastronomi Şehri” olarak seçilen Hatay, bu alandaki başarısını bir kez daha taçlandırmaya hazırlanıyor. Ancak, kamuoyuna yansıyan ‘Ödül’ konusunda, kurumsal başarının kime ait olduğu tartışması da dikkat çekiyor.
Bilindiği gibi bu konuda geçtiğimiz günlerde bir açıklama yapan Hatay Büyükşehir Belediyesi, “UNESCO tarafından Gastronomi Kenti ilan edilen Hatay, bu alanda başarı ve ödüle doymuyor. Mutfağında farklı medeniyetlerin izlerini taşıyan ve yüzlerce lezzetiyle öne çıkan Hatay, ‘Yılın Gastronomi Şehri’ ödülüne layık görüldü” bilgisini paylaşmış, “Düzenlenecek tören öncesi düşüncelerini paylaşan Lütfü Savaş, ödülü tüm Hatay adına almaya gideceklerini ve anlamlı organizasyona katılan herkesi, UNESCO tescilli eşsiz lezzetleri tatmak için Hatay’a davet edeceklerini ifade etti” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Ancak DOĞAKA’dan yansıyan bir başka kurumsal bilgi, Ardahan’da yapılacak olan Şehir Ödülleri organizasyonunda Hatay’a verilecek ödülün hikâyesi adına farklı bir yol haritası çizdi.
-AÇIKLAMA!-
Ülkemizin en prestijli ve ciddi ödülleri arasında yer alan, jüri üyeleri ve değerlendirme süreciyle dikkat çeken, şehir yönetim paydaşları yanı sıra, ilgili Bakanlıkların, belediye birliklerinin, kalkınma ajanslarının ve üniversitelerinde desteklerini (iş ortaklığı ya da iş birliği) alan Şehir Ödülleri Türkiye adına, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) adına, Genel Sekreter Onur Yıldız tarafından paylaşılan bir bilgilendirme yazısı, söz konusu ödül süreci adına şu bilgiyi veriyor:
“Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı destekleri, Ardahan Valiliği, Ardahan Sanayi ve Ticaret Odası, Ardahan Üniversitesi, Artvin Çoruh Üniversitesi iş ortaklığı, Çıldır Kaymakamlığı, Çıldır Belediyesi ve Serhat Kalkınma Ajansı işbirliğinde ödül töreni düzenlenecek olan ‘Şehir Ödülleri Türkiye 2020’ Yarışması’na Ajansımız tarafından gerçekleştirilen 4 Projemiz ‘ödül almaya hak kazanmış’ olup, ödül törenine kadar, söz konusu duyurunun basın ve/veya kamuoyu ile paylaşılmaması, Organizasyon Komitesi tarafından Ajansımıza bildirilmiştir.
‘Şehir Ödülleri Türkiye 2020’ Yarışması organizasyonunda, Hatay mutfağını temsilen sunmuş olduğumuz -UNESCO Gastronomi Şehri Ünvanı ile Medeniyetlerin Beşiği Hatay Mutfağı Dünya’ya Açılıyor- başlıklı projemiz, Yılın Gastronomi Şehri kategorisinde ödüle layık bulunmuştur.
Ajansımız ilgili yazısı ile kurumumuza iletilen ‘Şehir Ödülleri Türkiye 2020 Ödül Töreni’ planlaması, pandemi nedeniyle ertelenmiş olup, ‘Şehir Ödülleri Türkiye 2020 Ödül Töreni’ organizasyonunun planlanan yeni zamanı, 23-24 Şubat 2021 tarihleri olup, söz konusu ödül töreninin Ardahan ilimizde gerçekleştirileceği, resmi davet yazısı ile bildirilmiştir.”
-REKABET!-
Yaşananları değerlendiren bir turizmci, Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) tarafından hazırlanmış ve süreci kontrol edilmiş bir ödül başvurusunun finalini yapma konusunda yaşanan rekabetin verdiği görüntünün çok profesyonel olmadığını söylerken, şu tespitte durdu:
“Gelen açıklama, sanki elde edilen başarı Büyükşehir’e ait gibi algılandı, ki aslında öyle değil. Çünkü bu durumun, kurumsal iç yazışmaları bilen herkes farkında. ‘UNESCO Gastronomi Şehri Ünvanı ile Medeniyetlerin Beşiği Hatay Mutfağı Dünya’ya Açılıyor’ Projesi, bir DOĞAKA Projesi ve Hatay’ın kazandığı ödül de bu kurumun bir çabası.
Tabi ki ödül, Hatay’ın ama… Ödüldeki emeğin kurumsal paylaşımında, bırakalım DOĞAKA konuşsun! Aslında, Gastronomi ünvanının kente kazandırılmasında emeği çok olan Sayın Lütfü Savaş’ın ve Belediye yönetiminin bu konudaki sahiplenişini de anlamaya çalışıyorum. Ama dediğim gibi, ödülü kazanan bu şehir olsa da, altındaki imzada hangi kurumsal var, ona bakmak gerekiyor.
Son yapılan açıklamadan sonra herkesin kutlaması Hatay Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik oldu. Bu olurken de, DOĞAKA’nın bu başarıdaki hikâyesi ne bilindi, ne de okunabildi. Sahnede ödül için çağrılacak isim kim olacak, merak ediyorum. O ödülü sahnede alıp havaya kaldıracak isim hangi kurumdan olacak, merak ediyorum. Hatta orada bir de konuşma fırsatı verilirse, başarıyı sahiplenecek isim de kim olacak, bunu da! Ben, başarıdan dolayı Hatay’ın kendisini, dinamiklerini, zenginliğini tebrik ediyorum ama… Bu kente, dinamiklerine ve zenginliğine inananları da unutmadan! Tebrikler DOĞAKA.”
-KANDİL!-
Hatay’ın da davet edildiği Ardahan’daki organizasyonun ödül objesi ise bir kandil! Ödül olarak takdim edilen obje, hikaye ile bütünleşik bir şekilde, her yıl ülkemizin dünyaca ünlü farklı bir ören yerinde gün yüzüne çıkarılmış, müzelerimizin envanterlerinde bulunan, tarihi nitelikte kandillerin birer örneğidir. Kandilin tercih edilmesini bir diğer önemli nedeni, kandillerin, mum gibi eriyip yok olmadan, içerisine katılan her damla yağ ile çevresini aydınlatmasıdır.
Buradaki yağ ile bilgi ve emek, kandille de bilim insanları ve kente değer katan kurum, kuruluş ile yöneticiler özdeşleşmektedir. Işık ise şehirlerimizi ve yaşayanlarını aydınlatmaktadır.
Bugüne kadar Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın özel izinleri ve destekleriyle, Helenistik döneme ait bir Efes Kandili (Efes Müzesi) ve Selçuklu dönemine ait Van Kandili (Van Müzesi) sınırlı sayıda kopyalanarak, ödül olarak takdim edilmiştir. Tamer Yazar