Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Ohal Gitsin, Demokrasi Gelsin

CHP’liler, 81 İl’de aynı

CHP’liler, 81 İl’de aynı saatte aynı amaçla oturma eylemi yaptı

CHP’liler, dün 81 İl’de aynı saatte kentin ana meydanlarında Olağanüstü Hal uygulamasını protesto etmek üzere toplandı oturma eylemi gerçekleştirdi. Hatay’daki eyleme Partili Milletvekilleri, İl Başkanı, Partili Belediye Başkanları, İlçe Başkanları, Gençlik ve Kadın Örgütleri, diğer seçilmişler ile Partililer katıldı.

Antakya köprübaşındaki CHP’nin oturma eyleminde konuşan CHP İl Başkanı Servet Mullaoğlu, ülkenin 21 aydır OHAL ile yönetilmekte olduğunu kaydederek, “OHAL değil Demokrasi istiyoruz” başlıklı açıklamasında şunları söyledi:
“İlan edilişindeki amacından uzaklaşarak demokrasi ve hukuk sistemine yönelik bir saldırıya dönüşen OHAL rejimi; insan haklarını, ifade özgürlüğünü ve her türlü protesto eylemini baskılamanın da aracı olmuştur. KHK’lar eliyle parlamento, yani halkın idaresi gasp edilmiştir. Türkiye’yi tek tipe sokmak için sendikalar, meslek oda ve birlikleri ile sivil toplum kuruluşlarına yönelik operasyonların ardı arkası kesilmemiştir.
AKP iktidarının muhaliflerine bir sopa olarak kullandığı OHAL, giderek bu faşizan sınırlarını bile aşmış; sağcı-solcu, muhafazakar- sosyal demokrat, kimseyi ayırmadan tüm toplumu baskı altına alan otoriter bir rejime dönüşmüştür. OHAL ile ülkemizde hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmamıştır.”
Partili Milletvekillerinin de katılarak destek verdiği CHP oturma eylemindeki konuşmasında OHAL’ın ne olduğuyla ilgili de açıklamalar yapan CHP İl Başkanı Servet Mullaoğlu şunları sıraladı:
-OHAL; 10 Ekim’de katledilen çocuklarını anmak isteyen anne ve babalara sıkılan biber gazıdır
-OHAL; Ekmeğinin peşindeki tütün üreticisine vurulan coptur
-OHAL; Ahmet Şık olmak üzere hayatını FETÖ ile mücadeleye adamış gazetecileri zindana atmaktır
-OHAL; İşçi grevlerini ertelemek, grev çadırlarına müdahale etmektir
-OHAL; İşlerini geri almak için ölümü göze alarak bedenini açlığa yatıran Nuriye gülmen ve semih Özakça’nın ölüm tehlikesini görmeyen hükümet inadıdır
-OHAL; Dünyaca kimi bilim insanlarını FETÖ yalanıyla üniversiteden atmaktır
-OHAL; Tiyatro oyunlarını yasaklamaktır
-OHAL; Muhaliflerini ‘terörist’ olarak tanımlayabilme cüretidir
-OHAL; Ankara Kızılay’da insan hakları anıtını gözaltına almaktır
-OHAL; Madende oğlu 4 yıldır yatan anaya; artık yürüyemezsin yasak artık demektir
-OHAL; On binlerce taşeron işçiyi haksız bir şekilde kadro dışı bırakmaktır
-OHAL; Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilerin okuma hakkını elinden alabileceğini söylemek ve onları tutuklatmaktır
-OHAL; Milli iradeyi yok sayarak belediye başkanlarını görevden uzaklaştırmak belediyelere kayyum atamaktır.
-OHAL; Laik eğitim bildirisi dağıtmak isteyen öğrencinin gözaltına alınması. 16 Nisan referandumunda ‘hayır’ propagandası yapan vatandaşın kolunun kırılmasıdır
-OHAL; Seçilmiş milletvekillerini hukuksuz bir şekilde tutuklatmak ve yargılatmaktır
-OHAL; Hakimlerin, savcıların bir parti genel başkanı önünde iliklediği cübbelerdir
-OHAL; Yasamayı, yürütmeyi ve yargıyı tek adamın iki dudağı arasına hapsetmektir
-OHAL; Doların 4 TL’yi avronun 5 TL’yi aşmasıdır Türk Lira’sının kaybettiği değerdir
-OHAL; Satılan şeker fabrikası açlık sınırı altındaki asgari ücret artan enflasyondur
-OHAL; Twitter’daki 280 karakterden, Facebook’daki ‘beğen’ butonundan korkmaktır
-OHAL; 12 Eylül cuntasına özenenlerin askeri darbe dönemlerine rahmet okuttuğu bir düzenin adıdır
Basın açıklaması sonrası 1 saat süreyle güneş altında oturma eylemi yapan CHP’liler adına İl Başkanı Servet Mullaoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: “Halkın iradesine karşı işlenen bir suç haline gelen OHAL rejimine derhal son verilmelidir. Hukukun askıya alındığı, parlamentonun yok sayıldığı, milli iradenin tanınmadığı, Milletvekillerinin rehin alındığı faşizm düzeni ortada kalkmalıdır. Sendikalar, meslek odaları ve birlikleri ile sivil toplum örgütlerine yönelik iktidar gücü ile uygulanan sindirme politikaları son bulmalıdır. Sivil darbe ile tek koltukta birleştirilen yasama, yürütme ve yargı erkleri yeniden çağdaş demokrasilerde olduğu gibi kendi koltuklarına geçmelidir. Sadece bu meydandan değil. Türkiye’nin 81 ilindeki meydanlardan Ankara’daki Saraylıları uyarıyoruz; Bizler, OHAL değil demokrasi istiyoruz!”
-Cemil Yıldız-