Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Okullarda Flor Vernik Uygulamasını Destekliyoruz

Bilimsel Dişhekimliğinin 111. Yılı,

Bilimsel Dişhekimliğinin 111. Yılı, HDHO kuruluşunun 33.yılında, “Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası” Mesajı:

Hatay Dişhekimleri Odası, bilimsel dişhekimliğinde 111.Yıl, Hatay Dişhekimleri Odası’nın da kuruluşunun 33. Yılında “Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası”nı kutlarken, Sağlık Bakanlığı’nın okullarda başlattığı “Vernik Flor” uygulamasının desteklendiğini ifade ederken, okul velilerinden de formları doldurarak uygulamaya destek vermelerini istedi.
Hatay Dişhekimleri Odası mesajında, Türk Dişhekimleri Birliği ve Odaları tarafından toplumun ağız ve diş sağlığı konusunda bilinçlenmesine katkı vermek, dikkat çekmek, doğru alışkanlıklar kazandırmak ve genel sağlığın ayrılmaz bir parçası olan ağız ve diş sağlığı konusunda izlenen politikaları değerlendirmek amacıyla, 22 Kasım’ı içine alan haftanın “Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası” olarak kutlandığı hatırlatıldı ve “Amacımıza ulaşabilmek adına, hafta boyunca tüm Odalarımızla birlikte, kamuoyu oluşturmak ve sesimizi yetkililere duyurabilmek için değişik etkinlikler düzenlemekteyiz” denildi.
Hatay Dişhekimleri Odası Yönetimi adına, Başkan Nebil Seyfettin imzalı mesajda şöyle denildi:
“Türk Dişhekimleri Birliği ve Odaları, toplumun ve bireyin ağız-diş sağlığının iyileştirilmesini ve nitelikli dişhekimliği hizmetinin sunulmasını amaç edinmiştir.  Bu hedefe ulaşabilmek için de, bilimsel temelli, kanıta dayalı ve koruyucu ağız diş sağlığına öncelik veren politikaları savunmaktadır.
Sağlık Bakanlığı’nın okullarda yapmış olduğu koruyucu hekimlik çalışması olan flor vernik uygulamasını destekliyor, velilerin de okullardan gelen bu uygulamayla ilgili formları onaylamalarını öneriyoruz.”
Basın açıklamasında; Çağdaş ülkelerin sağlık alanında insan gücü planlamasını nüfus temelli olarak yapmakta olduğu, insan göçü planlamasında; nüfus kriteri yanı sıra toplumun ihtiyacı, hizmete olan talep, hastalıkların seyri, hastalık çeşitleri gibi kriterlerin de göz önüne alınmakta olduğu görüşüne yeri verildi ve şöyle denildi:
“Ama üzülerek ifade edelim ki, tüm bu kriterler göz önünde tutulmadan, Türkiye’de özelikle 2000 yılından itibaren yeni Dişhekimliği Fakültelerinin açılması hızlanmıştır. Birkaç yıl önce 90’ı bulan Dişhekimliği Fakültesi sayısı, bu hafta alınan kararla, iki yeni fakülte daha eklenerek 92’ye ulaşmıştır. Yeterli planlama ve program olmaksızın, fakültelerin teknik ve fiziki alt yapıları hazırlanmadan ve öğretim üyeleri yetersiz olarak açılan fakültelerimiz, önemli bir ülke gerçeği olarak karşımızda durmaktadır.
Fakültelerimizin, istemediği halde artırılan öğrenci kontenjanları, büyük sermaye gruplarının zincir poliklinikler ve merkezler açması, Sağlık Bakanlığı’nın performans sistemi içerisinde açtığı ADSM’ler ve döviz kurlarındaki ani artışların bütün girdi maliyetlerine yansıması, meslektaşlarımızın ya gelir kaybı ya da işsizlik ihtimali ile karşı karşıya kalması ile sonuçlanmaktadır.
Bunun yanı sıra, özlük hakları ve çalışma koşulları anlamında çok sayıda sorun yaşayan kamuda çalışan meslektaşlarımızın tükenmişlik sendromu içinde bulunduklarını görmekteyiz. Neredeyse bant sistemine dönüştürülen, niteliksel değil, niceliksel uygulanan hizmetten kaynaklanan sorunlar ve ağır çalışma şartları, hasta ile hekimi karşı karşıya bırakmaktadır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Sağlık Bakanlığı ve YÖK’ü, dişhekimliğinin geleceği konusunda meslek örgütümüzle diyalog içinde olmaya çağırıyoruz. Halkımızın genel sağlığı ile birlikte, ağız ve diş sağlığının iyileştirilmesi için koruyucu önleyici çalışmalar artırılarak, tüm sağlık bileşenleri ile ortak çalışmanın gerekli olduğunu düşünüyoruz.
Dünya konjonktürünün değişmekte olduğu bir dönemde, çevremizdeki siyasi, sosyal ve ekonomik değişimin yarattığı sorunlar kaçınılmaz olarak ülkemize yansımaktadır. Özellikle komşularımızdan gelen göç dalgası, ülkemizi ve bizi hem ekonomik hem sosyokültürel olarak olumsuz etkilemektedir. Son dönemlerde ilimizde dişhekimi olduğunu iddia eden ve denetimsiz olarak çalışan Suriyeli göçmenlerin olması, halkımızın ağız diş sağlığının yanı sıra genel sağlığını da tehdit eder boyuttadır. Göçmen olsun ya da olmasın, diş hekimi olmadığı halde hasta ağzında çalışarak insan sağlığını tehdit eden kişilerle mücadele edilmesi gerektiği ve buna benzer sorunların bir an önce çözülmesini bekliyoruz.”
-İSTEKLER-
Hatay Dişhekimleri Odası Başkan Nebil Seyfettin imzalı açıklamasında, daha sonra istekler, ana başlıklar halinde şöyle sıralandı:
“Dişhekimliği fakültelerinde, ağız ve diş sağlığı hizmeti vermeye başlayan öğrencilerin ve doktora öğrencilerinin iş sağlığı güvencesine kavuşturulmasını, sosyal devlet anlayışının gereği olarak görüyoruz. Vakıf Üniversitelerinin hastane ve polikliniklerine tanınan sağlık hizmeti alımının, eşitlik ilkesi gereği, ağız diş sağlığı hizmeti sunan tüm sağlık kuruluşlarına yaygınlaştırılmasını talep ediyoruz. Muayenehane hekimliği yapan dişhekimlerinin, yanlarında dişhekimi istihdamını engelleyen yasal düzenlemelerin ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyoruz. Ağız ve diş sağlığı hizmeti sunulan özel sağlık kuruluşları hakkındaki yönetmeliğin yeniden yazım çalışmalarında, meslek örgütü olarak, mutlak surette içerisinde olup katkı sağlamamız kaçınılmazdır. Birliğimiz ve Odalarımıza aidiyet duygusunun ve katılımın arttırılması için; kamu çalışanlarımıza, ileri yaş Diş Hekimlerimize, öğrencilerimize ve genç mezunlarımıza yönelik birtakım çalışmalara ağırlık veriyoruz. TDB ve Odalar olarak, yeni mezun meslektaşlarımızın sermaye grupları ve meslek dışı gruplar tarafından mağdur edilmemeleri yönünde bilgilendirme, yönlendirme ve yaptırım konusunda çalışmalara önceliğimiz olarak devam ediyoruz.
Tüm sağlık hizmetlerinin özelden satın alındığı sistemde, ağız ve diş sağlığı hizmetlerinin özelden alınmayışı önemli bir eksikliktir. Son zamanlarda, kamuda çalışan sağlık meslektaşlarımıza yönelik şiddetin arttığını görmekteyiz. Bu çerçevede, sağlıkta şiddetin toplumsal sorunlardan bağımsız değerlendirilemeyeceği açıktır. Toplumda her alanda yükselmekte olan şiddetin sadece yasa ve cezai yaptırımlarla önlenmeyeceğini, toplumsal eğitimin ve sosyo-ekonomik dengelerin düzeltilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Sağlık Meslek Birlikleri, uzun yıllardır ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’nın çıkması için çaba sarf ediyor ve her türlü şiddetin olağanlaştırılmasına kesinlikle karşı çıkıyoruz.”
Hatay Dişhekimleri Odası adına kaleme alınan basın metninin son bölümü de şöyle:
“Bilimsel Dişhekimliği’nin 111.Yılını kutlarken, ne ülkemizdeki ağız ve diş sağlığı göstergelerinde bir iyileşme olduğunu, ne de bu hizmete ulaşabilmenin önündeki engellerin kaldırıldığını söyleyebiliriz. Toplumun ağız ve diş sağlığında gerçek anlamda düzelme, ancak dişhekimlerinin, özelde ve kamuda emeklerinin karşılığını alabildiği, insanca çalışma ve yaşama taleplerinin karşılandığı zaman görülecektir.
Bütün bu zorluk ve engellemelere karşın, meslek örgütümüz olan Türk Dişhekimleri Birliği, meslektaşlarından ve Odalarından aldığı güçle, halkın ağız ve diş sağlığını koruyup geliştirmeye ve meslektaşlarının haklarının savunucusu olmaya devam edecektir.
Bu duygularımla, meslektaşlarımızın ve halkımızın 22 Kasım Ulusal Dişhekimliği Günü’nü ve Toplum Ağız Diş Sağlığı Günü’nü kutluyor, hepinize sevgi ve saygılarımı iletiyorum.”
-Cemil Yıldız-