Hukuk reformu, ekonomi reformu ve buna birde (U) dönüşü yapmak suretiyle batıya yönelik olarak yapılan açıklamaları duyduktan sonra kısa süre bir şaşkınlık geçiren kamuoyu, acaba yanlışlar görüldü mü, doğruya yönelebilmek için gereken adımlar atılmaya başlanacak mı tarzında soruları yüksek sesle sormaya ve yanıtını aramaya başladı.
Hele hele bu açıklamalara, birde siyasi iktidarın ana kanadı içinden destek niteliğindeki bazı söylemlerde eklenince, ülkenin üzerini kaplamış bulunan umutsuzluk bulutlarının umut rüzgârına dönüşeceği tahmininde bulunanlar gittikçe artmaya başlamıştı.
Ama ne yazık ki; aradan kısa bir süre geçtikten sonra, özellikle siyasi iktidarın destekçisi olan partinin açıklamalara tepki koyması sonucu, kısa süre için belirmiş olan umutlar yeniden umutsuzluğa dönüştü.
Oysaki yapılacağı söylenen reformlara AKP içinden de önemli bir destek verilmeye başlanmıştı.
Eğer reform konusunda içten olunduğu kanıtlanabilse idi, parti içindeki bu destek giderek artacak ve toplumun beklediği adımlar atılacak, kararlar alınacak, bu suretlede birçok sorun çözüme kavuşmuş olacaktı.
Ne yazık ki böyle bir mutlu sona ulaşılamadı, aksine parti içindeki reform destekçileri ağır bir şekilde eleştirildi. Muhalefet kanadındaki söylemlere verilen sert yanıtlarla toplum yeniden hüsrana uğratıldı.
Ama görünen o ki, reform yapılacağına yönelik açıklamalardan sonra özellikle iktidar kanadındaki bazı çevrelerde uyanış emareleri görülmeye başlamıştı.
Birlikte yola çıkılan kişinin parti içindeki görevinden istifa etmesi ve bu istifadan sonra söylediği sözler, yaptığı açıklamalar oldukça dikkat çekicidir.
Buna yine partinin kuruluşunda bulunan ve uzun yıllar parti içindeki çalışmalara katılmış bulunanlardan bazılarının söylemleri ve açıklamaları, atmak istediği adımlar eklendiğinde, önümüzdeki günler Cumhur ittifakı içinden bazı gelişmelerin olacağı, bazı hareketlerin gözle görülür şekilde ortaya çıkacağı görüntüsünü vermektedir.
Oğlun babasının görüşlerine katılmaması, rencide olma kelimesinin karşılıklı olarak söylenmesi, ahmak sözcüğünün kullanılmaya başlanması gibi çıkışlar acaba önemli gelişmelerin bir işareti olarak kabul edilmelimidir?
Bunun için de uzun süre beklemeye gerek kalmayacağını tahmin ediyoruz.
Zira uygulanmakta olan Türk tipi başkanlık sisteminin bazı sakıncaları birlikte getirdiği ve bu nedenle de sistemde bir değişiklik yapılmasının zorunlu hale geldiği hemen herkes tarafından dile getirilmeye başlanmıştır.
Öyle ki; iktidar kanadında bile güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş olabileceği yolundaki hareketlilikte buna kanıt olarak gösterilebilir.
Millet ittifakını oluşturan partilerin yaptığı sandığa davet çağrıları da bunun işareti olarak kabul edilmelidir.
Reform yapılacağı yolundaki söylemlerle birlikte kanaatimize göre ok yaydan çıkmış bulunmaktadır. Bu nedenle ya yapılacağı söylenen reformlar gerçek anlamda yapılacak yada erken seçim için gereken adımlar atılacaktır.
Bu nedenle önümüzdeki günlerin oldukça hareketli geçeceğini tahmin ediyoruz….
YORUMLAR