CHP’de İptal Fırtınası: Lütfü Savaş ve Delegelerden Şok Başvuru
Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) yeni bir iç kriz patlak verdi. Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı eski kurultay delegeleri, partinin 39. Olağan Kurultayı’nda yapılan tüm seçimlerin iptali için Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurdu.
Delegeler adına hareket eden Avukat Onur Yusuf Üregen, sundukları dilekçede, partinin demokratik işleyişinin “organize bir şekilde ortadan kaldırıldığını” öne sürdü. Dilekçede ayrıca, CHP yönetiminin kurultay iradesine müdahale ettiği iddia edilerek, son dönemde düzenlenen olağanüstü kurultayların da “hukuka aykırı” olduğu belirtildi.
Dilekçede Neler Yer Alıyor?
Başvuru dilekçesinde, CHP yönetiminin 38. Kurultay’da “organize bir plan” çerçevesinde demokratik dengeyi bozduğu ileri sürüldü.
Belgelerde, 6 Nisan ve 21 Eylül 2025 tarihlerinde gerçekleştirilen olağanüstü kurultayların, mevcut yönetimi koruma amacıyla düzenlendiği ifade edildi. Başvurucular, bu kurultayların “hukuka karşı hile” kapsamında değerlendirilmesi ve “yok hükmünde sayılması” talebinde bulundu.
Parti kulislerinde bu hamlenin, CHP içindeki bazı muhalif çevrelerin, özellikle Genel Başkan Özgür Özel’in liderliğini tartışmaya açma girişimi olarak yorumlandığı bildiriliyor.
Özgür Özel’den Çok Sert Yanıt: “Hazımsızlığın Bu Kadarı…”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, söz konusu dava başvurusuna dair ilk açıklamasını yaparken sert ifadeler kullandı.
İsim vermeden Lütfü Savaş’ı hedef alan Özel, şu ifadeleri kullandı:
“Ülkenin bu kadar derdi varken, o lüzumsuz ismin yaptığı saçma sapan bir iştir. Hazımsızlığın bu kadarı… Gün gelir bunların hepsinin hesabı sorulur. Gün gelir bizim de dava açacağımız günler olur. Özgür Özel’i çok az tanımış. Yakından tanıtacağım kendisine. Mikroba niye mikropluk yapıyorsun diye sorulmaz…”
Özel, bu çıkışıyla yalnızca bireysel bir tepki değil, aynı zamanda parti içi muhalefete karşı bir kararlılık mesajı da verdi.
Parti İçi Dengeler Yeniden Geriliyor
CHP kulislerinde konuşulanlara göre, dava girişimi, parti yönetiminde yeniden gerilim hattı oluşturdu. Özellikle Hatay’da yerel seçim sürecinde yaşanan tartışmaların ardından Lütfü Savaş’ın adı bir kez daha gündeme geldi.
Bazı parti yöneticileri, bu adımın “CHP’yi yıpratma çabası” olduğunu savunurken, muhalif delegeler ise “parti içi demokrasiyi yeniden tesis etme çabası” olarak nitelendiriyor.
Özgür Özel cephesi ise bu gelişmeyi “siyasi sabote girişimi” olarak değerlendiriyor. Parti kaynakları, Özel’in önümüzdeki günlerde yargı sürecini yakından takip edeceğini ve bu tür hamlelere karşı “gereken yanıtı” vereceğini ifade ediyor.
CHP’de Yeni Dönem Sinyali Mi?
Özgür Özel’in çıkışı, CHP’nin son dönemde izlediği yenilenme ve dönüşüm politikası açısından dikkat çekici bir eşik olarak yorumlanıyor.
Parti içi muhalefetin, kurultay kararlarının iptalini istemesi, Özel’in liderliğini sınayan ilk büyük yargı süreci olarak değerlendiriliyor. Özel’in sert üslubu, sadece bir savunma değil, aynı zamanda parti içinde “kararlılık” ve “otorite” mesajı olarak öne çıkıyor.
Bu gelişme, CHP’de “birlik ve istikrar” arayışının önümüzdeki dönemde daha da önem kazanacağını gösteriyor.