Paris’i izleyenler…

Antakya için sordu!

850 yıllık tarihin yanışını izleyenlerden biri olan, Notre Dame Katedrali Sözcüsü Andre Finot’un, “Her şey yanıyor, 19. yüzyıldan, 13. yüzyıldan kalan her yer yanıyor, hiçbir şey kalmayacak” açıklamasını dinleyenler, ‘tarih ve yangın’ ikilisinde Antakya’nın ‘taş ve ahşap’ evlerinin ne durumda olduğunu sorguladı bir kez daha!

Fransa’nın başkenti Paris’teki 850 yıllık Notre Dame Katedrali’nde çıkan yangın yaklaşık 8,5 saat sonra söndürüldü. Yangın sonucunda, 93 metre yüksekliğindeki kulelerden biri ve yapının çatısı tamamen çökerken, kuzey çan kulesi ile ana bina kurtarıldı.
-ÖNEMİ!-
Paris’teki Seine Nehri’nin kıyısındaki Ille de la Cite Adası’nda bulunan ve Meryem Ana’ya ithafen isimlendirilen Notre Dame Katedrali; işlemeli camları, heykelcikleri ve kemerli payandasıyla en çok turist ağırlayan mekanlardan biri olarak tanınıyor. Her yıl çok sayıda kişinin ziyaret ettiği katedralde, “Meryem Ana” heykelinin yanı sıra “Gül Pencereler”, çeşitli sanat eserleri, dev çanlar, kalıntılar ve Orta Çağ’dan kalma mobilyalar bulunuyor.
-KORUYORUZ!-
850 yıllık tarihin yangına teslimini izleyenlerin Paris örneği, Antakya için de benzer kaygıları uzun zamandır taşıyanlar için ‘korkutucu’ bir örnek olurken, eski denen kentin doğu yakasında bulunan ‘yangın hidrantlarını’ ise bir kez daha gündeme taşıdı.
Bakımsız haldeki hidrantların çalışıp çalışmadığı konusunda bilgi sahibi olmadığını ifade eden bir vatandaşın ifadesi, mevcut risklerin yanı başında nefes alıp veren binlere yönelik ‘nerede’ durduğumuzu da sorguluyor!
“Hiç aklına getirme, bizim de aklımıza getirme. Bu, en fazla korktuğumuz şey. Etrafımız hep ahşap ev. Allah korusun! Birinde başlasa, diğerine de sıçrar. Zaten böyle bir şey de olsa, o koca koca itfaiye arabaları buraya kadar nasıl girecek ki? Bazı yerlerde o dediğiniz şeyden (hidrantlar) var, ama… Bazısının kapağı bile yok! Olanlar, bakımsız. Paslı, kirli, içinde hortumu bile yok! Yani bir şey olsa, ne olacak? Zaten, bazıları, ‘bunlarda su bile yok’ diyor! Doğru mu?”
-ÖNLEM NE?-
Antakya’yı yöneten iki belediyeye, Antakya ve Hatay Büyükşehir Belediyelerine, tabi ilgili kurumlarına da soralım mı? 850 yıllık tarihin yanışına şahitlik eden Paris’in ne kadar uzağındayız? Peki, eldeki için ne kadar hazırlıklıyız? Ekipmanlarımız, dar sokakların Antakya’sı için ne kadar uygun? Ahşap evlerin bedenlerine iliştirilen yangın hidrantlarının ne kadarı çalışır vaziyette? İlk toplantısını 15 Mart 2019 tarihinde yapan Hatay Kültür Varlıkları Koruma Kurulu, Antakya’nın doğu yakasının tam da bu noktada biriken endişelerinin neresinde? -Tamer Yazar-