Tüm dünyanın yakından izlediği yemin töreninde “Tüm Amerikalıların Başkanı” olma sözünü veren Joe Biden’ın Beyaz Saray’daki ilk işi, Trump döneminde alınan bazı tartışmalı kararları iptal etmek olurken, eldeki tabloyu değerlendiren Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Biden’ın Ortadoğu geçmişine işaret etti ve bir şeyin altını çizdi.
Washington’da düzenlenen törenle yemin ederek resmen görevine başlayan ABD’nin 46’ncı Başkanı Joe Biden ile beraber neler değişeceği ve Trump döneminde yerinden oynayan taşların yerine nasıl oturacağı merakla beklenirken, konuyu geniş bir çerçeveden ele alan isim, Saadet Partisi’nin Hatay’daki önemli ismi, Doç. Dr. Necmettin Çalışkan oldu.
ABD’nin ilk kadın, ilk siyah ve ilk Asya kökenli Başkan Yardımcısı olarak resmen görevine başlayan Kamala Harris ile beraber dünya siyasetinde ne tür bir değişim yaratacakları konusunda çok şey söylenen Beyaz Saray’ın yeni ev sahipleri adına durum tespiti yapan Çalışkan’ın değerlendirmeleri ara başlıklar halinde şöyle:
-EN SONUNDA!-
ABD’de, yeni başkan seçimi tamamlandı. 46. Amerikan Başkanı Joe Biden, çalkantılı bir süreçten sonra en sonunda görevi devraldı.
45 yıldır seçilmiş, çeşitli görevlerde bulunan Amerika Birleşik Devletleri’nin çiçeği burnunda başkanı, Joe Biden’ın, hangi konularda ne tür politikalar üreteceğinden çok, Ortadoğu politikası ayrı önem arz ediyor. Zira Biden, başkanlık koltuğundan çok, Ortadoğu sıcaklığını bilen çok marifetli(!) bir isim. Pek çok olayın perde arkasında kendisi var.
-DEVLET TERÖRÜ!-
Amerika’da, son bir-iki yıldır siyahi vatandaşlara yönelik yaşanan devlet terörünün yansıması olarak, halk galeyana gelmişti. Patlayacak yer arıyordu. Bir nevi öfke patlaması olarak ve eski Başkan Donald Trump’ın da çılgınlığıyla yaşanan olaylar, fazla sürmez, kısa sürede her şey normale döner. Çünkü Amerika’nın genlerinde iç karışıklıklardan çok, dış karışıklar vardır. Bu dönem, yeni Başkanın önünde bekleyen çok sayıda dosya olsa da, asıl olan Müslüman ülkeler, Ortadoğu ve İran politikasıdır.
-CEVABI BELLİ!-
İsrail’le ilişkilerinin nasıl olacağının önemi yok. Çünkü o sorunun cevabı banko belli. Yeni Başkan Biden’ın; Ortadoğu’nun sıcaklığını iyi bilen, dinamiklerine yön (!) veren, Irak ve Suriye’yi karış karış gezen, tüm ayrılıkçı Kürt milis gruplarla bağlantıları olan bir isim olduğunu unutmamak gerekir.
Ortadoğu ve Kuzey Irak bölgesiyle 20 yılı aşkın süredir dostluğu olan, Mesut Barzani ve eski Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’yle sıcak temaslarını hiç yitirmeyen Biden’ın ekibinin de bunlarla temasta olan kişilerden oluşması tesadüf olmasa gerek. Basına yansıdığı kadarıyla, İsrail’le ilişkiler için de şahin kanattan isimlerin seçilmesi, öyle rastgele iş yapılmadığını, hatta sinsi planların devam ettiğini gösteriyor.
Sadece bunlar değil… Ülkemizi uluslararası arenada büyük sıkıntıya sokacak sözde Ermeni soykırımında da Türkiye’ye karşı olan isimler kadroda yer alıyor. Diğer isimler de, Obama döneminde ve öncesinde Biden ile çalışan isimlerden oluşuyor. Yani hepsi tanıdık, bildik (!) isimler.
-BOP!-
Biraz geriye gidecek olursak… 2002’de Erbil’e giderek, “Burası Avrupa’nın Polonya’sı” diyen de, “Irak Kürdistanın’ın en büyük dostu ABD’dir” diyen de Biden’dır. George Bush’un Irak işgaline destek veren isimlerin başında da yine Biden gelir.
Obama döneminde, 2010-2012 yıllarında toplamda 24 kez Irak ziyareti gerçekleştiren, Irak ayrılıkçı Kürtleriyle yakın ilişkileri olan ve IŞİD sonrası Suriye Kürtleriyle de münasebetlerini derinleştiren Biden’ın Ortadoğu Planı ne yeni olacak, ne de yeniden dizayn edilecek. Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) için, görevde bulunduğu tüm zamanlarda en güçlü şekilde çalışan isimlerin başında gelen Biden, şimdi görevine farklı kimlikle devam edecek.
-BAYRAK DEĞİŞİMİ!-
Biden da, Amerika’nın değişmeyen politik hedeflerine uyum sağlayacak, Müslüman kanı dökmeye azimli! Kendileri kurup, büyütüp, besledikleri silahlı terör örgütü gruplarına desteklerini sürdürecek. Ve tabi, İsrail’in Trump dönemindeki yükselişini daha ileriye taşıyarak, Ortadoğu’ya yön vermeye devam edecek.
Bu noktada, Türkiye olarak akıllı-şuurlu tavır ortaya koymalı, Obama-Trump döneminde yapılan hatalardan kaçınılmalıdır. Karşımızda, “YENİ” bir başkan olmadığını iyi bilmemiz gerekir. ABD çıkarları için “yeni” bir yol yoktur, sadece “bayrak değişimi” vardır.
– SON TAHLİLDE!-
Son tahlilde; ABD çıkarlarına uymayan, yani İsrail çıkarlarına uymayan hiç kimse, ABD Başkanı olamaz. Beklentileri büyütmeye gerek yok! Ne Obama, ne de Trump, Amerika’nın planlarını değiştirmediği gibi, Biden’ın da değiştirmesini beklemek hayalcilik olur. Olsa olsa, “yumuşak atın tekmesi sert olur!”
Tamer Yazar