1-5 yaş arası ölümle burun buruna yaşayan, bağışıklık sistemi tamamen çöken çocuğun imdadına ”Propolis ve Arısütü” yetişti. Çocuğunu, kendi buluşu olan Propolis ve Arısütü ile kurtaran anne, bilimsel buluşu geliştirdi.
Türkiye’nin ilk ve tek İnovasyon Ödüllü İşkadını Aslı Elif Tanuğur Samancı, Antakya’ya geldi ve mucizeyi anlattı.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Gıda Mühendisliği Bölümü mezunu olan Aslı Elif Tanuğur Samancı, henüz 11 aylıkken ölümün eşiğinden dönen ve 5 yaşına kadar ciddi tedavi olan oğlunu iyileştiren mucize buluşuyla Türkiye ve dünyaya açıldı, Propolis ve Arısütü ihracatı ile dünyanın sayılı işkadınları arasındaki yerini aldı. İşte bu mucizenin yaratıcısı kadın, geçtiğimiz hafta sonunda ilimizdeydi. Antakya Defne Rotary Kulübü’nün konuğu olan, Gıda Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, bu serüveni şöyle anlattı:
“Uzun yıllar, bal sektörünün öncü firmalarından birinde, Ar-Ge ve Kalite Direktörü olarak görev yaptım. Bu nedenle, çalışma hayatı boyunca bal ile ilgili pek çok araştırmanın ve projenin hem yaratıcısı hem de yürütücüsü oldum. Bu dönemde, özel hayatımda ise önemli bir sorunla baş etmeye çalıyordum. Henüz 5 yaşında olan oğlumun bir kaç ay arayla ateşi çıkıyordu ve her defasında antibiyotik kullanmaktan dolayı bu ilaçlara karşı alerjisi oluşmuştu. Uzun süren arayışlarımızın sonunda başvurduğumuz bir doktor, oğlum için çarenin, bağışıklığının artırılması olduğunu söyledi. Ben de bu nedenle bağışıklığı güçlendirmenin doğal yolunu aramaya başladım ve taradığım bir çok bilimsel yayında, propolis ve arısütünden bahsedildiğini gördüm.
Arısütü; bileşiminde bir çok protein, karbonhidrat, yağ ve vitamini içeren bir ürün. Propolis ise arıların bitki sap, yaprak ve tomurcuklarından topladığı, güçlü anti-bakteriyel ve anti-oksidan etkilere sahip tamamen doğal yine bir arı ürünü. Arılar, bu yapışkan ürünü, kovandaki mikropları yok etmek ve arı ailesinin sağlığını korumak için kullanır. Ben de çocuğumun sağlığını korumak için, hem arı sütünü hem de propolisi kullanacaktım.
Bu galiba, hayatımda tutunduğum en önemli umuttu. Oğlumun sağlığına tamamen kavuşacağını düşünmek bile heyecan verirken, propolise ulaşmak için vakit kaybetmemem gerekiyordu. Arı ürünlerine dair en çok bilinen ve tüketilen ürün, baldır. Ben de uzun yıllardır bal sektörünün içindeydim zaten. Bu nedenle hemen iletişimim olan bal üreticileri ile temasa geçtim ve onlardan, daha önce üretmedikleri arı sütünü ve kovandan kazıyıp attıkları propolisi benim için üretmelerini istedim.
Propolis olduğu gibi yenmediği için ekstraksiyon (özütleme) yapmam gerekiyordu. Oğluma her gün arısütü ve propolis özütü vermeye başladıktan sonra ise sonuç inanılmazdı. Bazen tek başına propolis, bazen propolis ve bal karışımı, bazen de arısütü, bal ve propolis karışımı verdiğim sevgili oğlum, aylar geçmesine rağmen hiç hastalanmamıştı. Bu benim için bir rüyaydı, gerçekleşmesi ise bana yeniden yaşam sevincini aşılamıştı. Bu tecrübe ile beraber, ikinci çocuğumda, 1 yaşından itibaren bu ürünleri düzenli olarak her gün kullanmaya başladım ve her gün iki çocuğuma da düzenli olarak vermeye devam ediyorum. Benim propolis ile olan yolculuğum burada bitmedi elbette. Önce eş dost çevresinde hikayem yayıldı, sonra uzak kimseler arasında. Benzer sorunları yaşayanların doğal ve sağlıklı arı ürünlerine ulaşmasını sağlamaya karar verdim. Böyle bir ürüne duyulan ihtiyacın ne kadar büyük olduğunu gördüm. Benim kadar şanslı olmayan 
insanlara elimi uzatmak için, başta uzun yıllar birlikte çalıştığım mesai arkadaşım Taylan Samancı ve İstanbul Teknik Üniversitesi’nden hocam Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu ikna etmem gerekti. Onlarsız böyle bir yola giremeye cesaret edemeyeceğimin farkındaydım. Onları ikna etmeyi başardığımda ise, artık üçümüz için de yeni bir yol görünmüştü.
Şimdi, aradan 3 yıl kadar zaman geçti ve artık benim hikayeme benzer hikayelere sahip e-postalar ve telefonlar alıyoruz müşterilerimizden. Bunlar beni çok mutlu ediyor. İnsanlara bu şekilde uzanabilmek, onların hayatına böylesine dokunabilmek kelimelerle ifade edilemeyecek kadar değerliydi.”
-Defne Rotary konuğu-
Türkiye’nin ilk ve tek inovasyon ödüllü yerli propolis üreticisi Gıda Yüksek Mühendisi Aslı Elif Tanuğur Samancı, Antakya Defne Rotary Kulübü’nün dkonuğu oldu. Rotaryenlere mucize buluşunu anlatan Samancı, oğlunun bağışıklık sorununu propolis ile aştığını söylerken, sözlerine şöyle devam etti:
“Oğlum, 11 aylıkken ateşlenmeye başladı. 5 yaşına kadar antibiyotik kullandık. Ancak cildinde kızarıklıklar oluşmaya başladı. Antibiyotiğin yan etkisi olarak, kanın damar dışına sızdığını öğrendik. Doktor, bu durumun nadir görüldüğünü, ama ciddi olduğunu ve çocuğumu eve kapatmamı söyledi. Çocuğumun bağışıklık sistemi çökmüştü. Araştırmaya başladım. Birçok bilimsel yayında karşıma propolis ve arısütü çıkıyordu. Zaten arıcılık sektörünün içinde olduğum için, tanıdığım arıcılara, bunları üretip üretmediklerini sordum. Maalesef üretmiyorlarmış. Raflarda satılan ürünlerin ise ithal olduğunu öğrendim. İthal ürünlere güvenemediğim için de bir arıcıdan rica ettim, benim için az miktarda üretti. Ben de propolisi damla halinde, arısütünü de bala karıştırarak çocuğuma vermeye başladım. 6 ay sonra hem o yan etkiden hem de sürekli ateşlenme sorunundan kurtulmuştu.
Böylece propolis özütü üretmeye başladım. Sonra mucize bir şey oldu! Oğlum, rahatsızlığından tamamen kurtuldu! İş kurmaya karar verdim. Sermayem yoktu, ama arı ürünleri ve Ar-Ge destekleri konusunda bilgiliydim. Türkiye’de daha önce üretilmeyen propolisin ilk defa ‘Sözleşmeli Arıcılık’ modeliyle yerli üretimini başlatmak ve proses yöntemini geliştirerek insan tüketimine uygun hale getirmek için, Taylan Samancı ve Prof. Dr. Dilek Boyacıoğlu ile birlikte KOSGEB destekli şirketimizi kurduk. İstanbul Teknik Üniversitesi Arı Teknokent’te gerçekleştirdiğimiz AR-GE projesi sayesinde propolisi özütleme yönte-miyle geliştirdik. Amerika başta olmak üzere, 11 ülkeye ihracatımız mevcut.
Arıların; bitkilerin yaprak, sap ve tomurcuklarından topladıkları çok güçlü antioksidan ve antimikrobiyal etkilere sahip tamamen doğal bir arı ürünü olan Propolis, arılar tarafından, kovandaki mikropları yok etmek ve kovanın sterilizasyonu için kullanılır. Propolis, doğru işlendiği takdirde, kovanda hangi görevi görüyorsa, insan vücudunda da etkisi aynıdır. Virüs ve bakterileri yok ederek, vücudun hastalıklarla savaşmasına yardımcı olur. Propolis, düzenli tüketildiğinde, bağışıklığı güçlendirerek hastalanma sıklığının azalmasına yardımcı olur. Dolayısıyla antibiyotik kullanımını da azaltır. Propolis, nar suyundan tam 80 kat daha güçlü antioksidan etkiye sahiptir. Hem yetişkinler hem de çocuklar tarafından rahatlıkla tüketilebilir. Alerjen değildir. Bal tüketebiliyorsanız, propolis de tüketebilirsiniz.”
-Başarıya kutlama-
Antakya Şehir Kulübü’nde düzenlenen toplantıya katılan konuklar, ilgiyle izledikleri sunum sonrasında Samancı’ya sorular sordular. Daha sonra Aslı Elif Tanuğur Samancı’ya bir teşekkür belgesi takdim eden Kulüp Başkanı Volkan Ekmekçi şunları söyledi:
” 9’u uluslararası, 14’ü ulusal olmak üzere 23 farklı ödülün sahibi olarak bir ilki başaran, ürünlerini ABD ve Avrupa başta olmak üzere birçok ülkeye ihraç ederek ülke ekonomisine katkıda bulunan Sayın Aslı Elif Tanuğur Samancı’yı kutluyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi. -Cemil Yıldız-
