Açılış ne zaman?
Antakya içinde farklı noktalarda gerçekleştirdiği başarılı restorasyonlarla yapılan işin hakkını veren ender kurumlardan biri olan Vakıflar’ın son çalışmasını izleyenler, tek bir şey soruyor…
Kemal Paşa Caddesi ile Kurtuluş Caddesi’nin birleştiği köşede konumlanan binaları içeren Habib-i Neccar Camii Özel Proje Alanı Uygulama Restorasyonu sonlandı. Detaylar üzerine devam eden çalışmaları izleyen meraklı gözler ise, bu görkemli Dün’ün açılış saatini beklemeye başladı. Özellikle de, geleneksel kent dokusunun özgün örneklerini oluşturan binaların eski halini hatırlayanlar…
Vakıflar Genel Müdürlüğü koordinesinde çalışmaları devam eden ve önemli bir turizm noktası haline gelmesi düşünülen çalışma sonunda ortaya çıkacak Antakya kent kimliği içinde neler mi olacak?
Zemin katlarda; yerel, geleneksel sanatların sergilendiği ve satışının yapıldığı mekanlar ile Habib-i Neccar’ın ve Antakya’nın tanıtımının sunulacağı ve Cami’yi ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin günü birlik gezisi sırasında duraklayabileceği alanlar yer alacak.
1 katlarda ise, Antakya ve yakın çevresinin kültürel, tarihi, teolojik, etnografik, sanat tarihi ve arkeolojik çevrede sunulması, araştırılması, belgelenmesi ve korunması yönünde bölge halkına yönelik eğitici konferans, seminer ve belgesel nitelikte film gösterimleri ile benzeri organizasyonlar düzenlenerek, bu alanın yaşayan bir kültür ve sanat merkezi haline getirilmesi amaçlanıyor.
-HALKA AÇIK-
Bilindiği gibi, bu önemli çalışma öncesinde, Habib-i Neccar Camii etrafında bulunan ve betonarme haldeki 19 adet dükkan, 3 adet konut ile halk arasında Kuseyri Konağı olarak bilinen ve içinde 5 adet ev, avlu, müştemilat odaları barındıran iki adet eski konak, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılmıştı. Tüm bu binalar içinde sökümü tamamlanan 14 adet tek katlı dükkan ile 5 adet işyeri ve 3 adet konut yeri ise bugün yerine halka açık bir meydana bırakıyor.
Hayatın yorgun akan trafiği içinde soluk almak için bu meydanda mola alıp oturacaklar mı? Onlar, tek bir şeyi fark edecek… Belki de en önemli şeyi… Bakıldığında bu kentin ne denli büyük bir güç barındırdığını…
-VATANDAŞ MEMNUN-
Harabeden adeta hazine çıkartan bu başarılı restorasyonun iç kısımları henüz ziyarete açılmamış olsa da, bu konuda ifade edilen bir bilgi, bazı odalarda yer alan tavan süslemelerinin görenleri kendisine hayran bırakacağı yönünde.
Bekleyen meraklı gözlerden birinin dediği gibi…
“Evim birkaç sokak ötede. Ne zaman işe gitsem ya da alışverişe, buradan sık sık geçiyorum. Hatırlıyorum da, zamanında burası çok görkemli bir yerdi. Oturanları da hatırlarım. Ama sonradan terk edildi. Terk edilen binaların başına ne geliyor, örneği çok ne yazık ki… Ne mi oldu? Ardından bu orijinal binalara eklemeler yapıldı ve ilk halinden çok şey kaybetti, bozuldu. O yüzden şu son haline bakınca, yapanın emeğine sağlık diyorum. Çünkü keyif alıyorum. Çünkü yapılan şeye ne zaman baksam, çocukluğumuzun Antakya’sını görüyorum. Bundan da güzeli var mı? Yok…” -Tamer Yazar-
