“Şaka gibi bir ülke…!”

Anlamak çok zor gerçekten, yaşadığınız ülkeyi…

20 yıl içinde, bu ülkede bir darbe girişimi, Türkiye’nin bir numaradan aşağıya çok önemli insanları hakkında ortaya atılan iddialardan oluşan (17-25 Aralık 2013) bir büyük yolsuzluk ve rüşvet skandalı, bir büyük salgın ve ülkenin insanlarının bir anlamda beceriksizlik ve aç gözlülük nedeniyle aşı bulunamamasından ölüme mahkum edilmesi…

Daha ne yaşanır bir ülkede, bir hükümetin öz eleştiri yapması ya da bırakıp gitmesi için bilemiyorum…

Ya da daha ne başına gelmesi lazım bir halkın, ki akıllanıp kendini yönetme iddiasında bulunanlardan sandıkta hesap sorması için?

Gerçekten anlamak çok zor bu ülkeyi…

3 gün önce, Adıyaman halkı sokaktaydı. Tütün üretimi bitirilmiş, yerli tütün ekimi neredeyse tamamen yasaklanmış, kendi tütününü satmaya kalkanlara kaçakçı muamelesi yapıp hapse atılıyor.

Amerikan Virgina tütününe ülkeyi mahkum eden hükümetse, kulağının üzerine yatmış.

AKP Encümen üyesi olduğunu söyleyen biri, elinde tütün yapraklarıyla kent merkezinde “yeter artık” diye bağırıyor.

Peki, Adıyaman’da son seçimde (24-Haziran-2018) ne oldu? Cumhur İttifakı’nın aldığı oy yüzde 64, Erdoğan’ın aldığı oy yüzde 67…

Rize İkizdere’de insanlar kendilerini ağaçlara zincirliyor, ormanlarının bir yandaş şirkete, yani bilinen tabiriyle beşli şirket grubuna teslim edildiğini söyleyip ortalığı yıkıyorlar.

Peki, Rize’de, AKP’nin 24 Haziran 2018 seçimlerinde aldığı oy ne kadar? Yüzde 77,44! İkizdere’de yüzde 77,76!

Peki, “bugün bir seçim olsa” diye bakıyorsunuz anketlere… Oy kaybı var, ama yine AKP Rize’de yüzde 50’nin altına düşmüş değil.

Yani malını, özgürlüğünü ve son olarak canını kaybetmeye başlamış bir halk, hala mevcut iktidardan vazgeçme konusunda nazlanıyor.
Bunları niye yazıyorum, biliyor musunuz?

İktidarın bu kadar kötü niyetli, yolsuzluk iddialarının şahı, insanı canından bile edecek bir yapısına rağmen, muhalefeti de hala eksik ve yetersiz bulmasından dolayı.

Şimdi memleketim Hatay’da, muhalefet partilerinden birinde, yeni dönem seçimleri için bir çek-senet mafyası, bir kara para aklayıcısının önümüzdeki dönem milletvekili adaylığının yüksek olduğu dile getiriliyor.

Neden diye sorduğunuzda üç şey söylüyorlar…

Birincisi; “Çok parası var”…

İkincisi; “Parası üzerinden Ankara’yı etkiliyor”…

Üçüncüsü ise; “Nasıl olsa halka kimse yine bir şey sormayacak. Birileri yine kağıt üzerinde kalemle oyunlar oynayacak”…

Partilerine gönül verip de içi kan ağlayanlara sorduğunuzda, yanıt şu: “Bu da bizim Sedat Peker’imiz. Elimizden bir şey gelmiyor!”

İnsan, bunları duyunca, bazen verdiği mücadeleye bile acıyor…

Şimdi diyeceksiniz; peki AKP halka bir şey soruyor mu?

AKP, halka bir şey sormuyor, ama onların elinde her şeye rağmen, beğenseniz de beğenmeseniz de hala bir “Erdoğan” faktörü var.

Peki sizlerde ne var?

Bu, Türkiye’nin ve Türkiye’de iktidara aday olduğunu söyleyen muhalefet partileri için son şans…

Başta Hatay olmak üzere, özellikle CHP ya önseçim yapar ve adaylarını halka gidip belirler, sosyal demokrat bir parti olma özelliğini ve farkını ortaya koyar ya da Türkiye, “Hedef 2023’e ulaşır” ve sistemin-rejimin sonu gelir, herkes de laik ve demokratik Cumhuriyete “hoşça kal” der…

Halkın istemediği ve onaylamadığı kişilerle çıkılan yolun sonu aydınlık değildir…

Eskisi gibi artık tek seçenek siz de değilsiniz… Halkın önüne, ittifak çerçevesinde birden çok muhalefet seçeneği çıkacak…Hiç kuşkunuz olmasın…

Kimse kimseye artık siyaseten mecbur da değil…

Herkes aklını başına toplamalı…

Çok geç olmadan…