Samandağ halkı beton santral için ayakta

Samandağ ilçesinde Mahalle sakinleri, ruhsatsız olarak faaliyet gösteren beton santralinin kapatılması ve şehir dışına taşınması talebiyle Samandağ Belediyesi’ne dilekçe verdi. Mahalle sakinleri adına basın açıklamasını Emel Karaçay yaparak, beton santralinin çevreye ve insan sağlığına zararlarını vurguladı.

Emel Karaçay açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Hatay İli Samandağ İlçesi Atatürk Mahallesi 822 Ada 73 parsel sayılı taşınmazda kurulumu tamamlanan ancak ruhsatsız olan beton santralinin faaliyetinin durdurulması ve mahalleden, şehir dışına taşınması gerekmektedir. Hazır Beton Santralleri, kirletici olarak tanımlanan ve kanunlarda ‘Gayrisıhhi Müessese’ kategorisindedir.”
Karaçay, santralin yoğun yerleşim alanlarında kurulduğuna dikkat çekerek, “Santral, Atatürk Mahallesi, Yeni Mahalle, Yeşilada Mahallesi kesişim noktasında ve Meryem Karaçaylı Eğitim Yuvası’nın (Kreş-anasınıfı-ilkokul kompleksi) yakınındadır. Ayrıca, ülkemizin önemli gıda ambarlarından Samandağ Asi Ovası’nın ortasında ve korunması gereken sulak alanın dibinde yer almaktadır,” dedi.
Santralin, imar planında konut alanı olarak işaretlenen bir bölgede yasalara aykırı olarak yapıldığını belirten Karaçay, yetkili mercilerin yanıltılarak “ÇED raporu gereksizdir” kararı alındığını vurguladı. Karaçay, “Hazır Beton Santralleri, çalışma ve işleyişleri gereği toz, gürültü, kimyasal atık odağı ve aşırı su yutağıdırlar. Santral bacalarından salınan tozlar geniş bir alana yayılacak, Samandağ’ın en kalabalık 4-5 mahallesini doğrudan etkileyecektir,” dedi.
Santralden yayılan küçük partiküllerin solunum yolu hastalıklarına, zatüre, akciğer kanseri ve silikoz gibi hastalıklara neden olabileceğini belirten Karaçay, “Okula yakın olduğundan eğitim ve öğretim felç olacaktır. Öğretmen ve öğrenciler hayatları boyunca hastalıklara mahkûm olacaklardır,” şeklinde konuştu. Ayrıca, beton santralinin faaliyetlerinin sulak alanları ve tarım arazilerini tehdit ettiğine dikkat çekti.
Karaçay, “Devletin ve vatandaşların sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı olduğunu” belirterek, yetkililerin bu tür faaliyetlere dur demesi gerektiğini ifade etti. -Yusuf Cemil Karaçay-