Antakya, uygarlıkların beşiği… Doğunun Kraliçesi… Toplumsal barışın ve hoşgörünün başkenti Antakya….
Aalen Antakya Kültür Derneği &Türkiye Yazarlar Sendikası olarak bu yıl Çukurova Sanat Günleri’nin on üçüncüsünündeyiz.3 gündür özgün aktivitelerle Antakyalı sanatseverlerle bir aradayız.
Bu yılki tema’mız “Yapay Zeka” Bu yılın Çukurova Ödülü, yaşamını Paris’te sürdüren yazar Nedim Gürsel’e verildi.
Bu yıl diğer yıllarda olduğu gibi, Çukurova Sanat Günleri, Çukurova’dan başlayarak yurtiçinde ve yurt dışında geniş bir coğrafyada dolaşıyor. Afişlerde görüleceği gibi, İngiltere ve Avustralya’ya kadar….
Bu yıl diğer yıllardan farklı olarak, Altın Defne Edebiyat ödülü ile, Altın Defne Genç Şiir Ödülü ödül törenlerini Antakya olarak etkinliklerin kapsamına ekledik.
Dün büyü bir katılımla ödüller sahiplerini buldu.
Hatay Büyükşehir Belediyemizce bastırılan ödül kitapları kitapseverlerle kucaklaştı.
13 yıldır, Çukurova Sanat Günleri adı altında çeşitli kentlerde etkinlikler düzenledik. Adana, Antakya, İskenderun, Mersin, Silifke… örnek olarak gösterilebilir. Etkinliklerimize başta üniversiteler, belediyeler, Demokratik Kitle Örgütleri, Sivil Toplum Örgütleri, sanatla edebiyatla ilgili kişi, kurum ve kuruluşlar hep destek verdiler..
Çukurova, sanatçı ve edebiyatçı yetiştiren bereketli bir bölge. Yaşar Kemaller, Orhan Kemaller, Yılmaz Güneyler, Ayla Kutlular, Taha Toroslar, Ali Yüceler, Süleyman Okaylar, Nihat Ziyalanlar, İpek Ongunlar burada doğmuş, burada yetişmiş değerlerimizdir. Ve Çukurova Sanat Girişimi büyük bir değerbilirlikle kendi insanlarını unutmuyor. Etkinlik programımız incelendiğine bu apaçık ortaya çıkar. Nihat Ziyalan, Taha Toros, Ayla Kutlu, İpek Ongun, Mehmet Aksoy ve bu yıl Sayın Nedim Gürsel’e sunduğumuz “Çukurova Ödülü” bu değerlerimizi sahiplenmenin bir göstergesidir.
Son yıllarda Adana’da, Mersin’de, Tarsus’ta Antakya’da sanatsal, kültürel alanlarda büyük bir hareketlilik gözleniyor. Bu hareketlilik Çukurova Sanat Girişimi’nin katkılarıyla ulusal ve uluslararası buluşmalara taşınabilmiştir. Bu hareketliliği sistematik bir biçimde örgütleyecek, öncüleri olacak kadrolara sahibiz. Başta STK’lar ve yerel yönetimler olmak üzere, diğer kurum ve kuruluşlarla birlikte Çukurova’yı/kentimizi kültürde, sanatta, edebiyatta bir çekim bölgesi haline getirmeye çalışıyoruz..
İnsanların barış kültürü içinde, sevgi ve dostluk ortamında bir arada yaşadığı bir coğrafyadayız..
Çukurova Sanat Günleri, Çukurova’nın kültüründe olduğu gibi, barışın, dostluğun, sevginin paylaşımın bir simgesi olacaktır.
Çukurova kültürüne emek vermiş edebiyatçılarımızı ben burada bir kez daha saygıyla selamlıyorum,
8-13 Mayısta Uluslararası Akdeniz Kentleri Sanat Buluşması’nda yine bir arada olacağız.