Türk ve Suriyeli kadınlar birlikte:
Antakya’da, dün birçok kadın kuruluşu girişimi ile Türk ve Suriyeli kadınlar ortak etkinliğinde mesaj “Şiddete Hayır” oldu.
Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği adına Kıdemli Koruma Sorumlusu Çiğdem Altınok’un moderatörlügünde; Hatay Sosyal Hizmet Çalışanları Derneği Başkanı Cemile Güvercin, Antakya Kadın Dayanışması Adına Hatice Can ile Mor Dayanışma adına temsilcilerin koordinesindeki toplantıda ilk olarak, BM’nin “kadına şiddete hayır” slogan ve yazılarının yer aldığı salona asılı dev pankartın üzerine 5 parmak içi boya ile bastırmak suretiyle onay verildi ve “Şiddete Hayır” dendi. Tür ve Suriyeli kadınlar, ortaklaşa ellerini boyadı ve panoya mesajını imzasını atarak verdi.
Pano-dövizde, “Kimseyi geride bırakma” başlığı altında, “Cinsel ve cinsiyete dayalı şiddete hep birlikte hayır” mesajı yer alıyor. Dün, Atatürk Parkı içindeki nikah salonundaki toplantıyı yöneten BM Yüksek Komiserliği Temsilcisi Çiğdem Altınok, 25 Kasım ile 10 Aralık tarihleri arasındaki “kadın hakları ve kadına şiddete hayır” kutlamaları kapsamında bu etkinliğin düzenlediğini bildirdi. Düzeleme gerekçesi fikrinin de, 1960 yılında Dominik’te dönemin diktatörlüğüne karşı çıkan ve isyan eden 3 genç kızın öldürülmesini gösterdi.
Çiğdem Altınok, konuşmasına devamla şöyle dedi:
“16 Gün Kampanyası, 1991 yılında başlatılmış uluslararası bir kampanyadır. 25 Kasım, Uluslararası Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Günü ile 10 Aralık İnsan Hakları Günü arasındaki 16 Gün, sembolik olarak insan hakları ve kadına karşı şiddetin önlenmesi arasında bağlantı kurmak için belirlenmiştir. Bu 16 Gün, ayrıca 1 Aralık Dünya AİDS Günü, 3 Aralık Uluslararası Dünya Engelliler Günü ve 5 Aralık Uluslararası Gönüllüler Günü gibi farklı günleri içermektedir.
25 Kasım 1960 tarihinde Mirabal kız kardeşlerin Dominik Cumhuriyeti’ndeki diktatörlüğe karşı direnişi sonrası öldürülmelerini anmak için, o gün, 1999 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak ilan edildi.
Cinsiyete dayalı şiddet, temel bir insan hakları sorunudur. Dünya genelinde her üç kadından biri, yaşamları boyunca fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalıyor. 750 milyon kız, 18 yaşından önce evlenmeye zorlanmış ve 250 milyondan fazlası ise kadın sünnetine maruz kalmış bulunuyor. Bu sebeple, konuya yerel, ulusal ve uluslararası işbirliği seviyede dikkat çekmek, farkındalık yaratmak, yereldeki çalışmaları güçlendirmek, kurumlararası işbirliği ortamı yaratarak yeni ve etkili çalışmalar geliştirmek, kadınlar arasında dayanışma ortamları oluşturmak 16 Gün Kampanyası’nın temel çalışmaları arasındadır.
Bu senenin teması, ‘Kimseyi geride bırakma: Kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddete son ver’… Türkiye’deki 3 milyonu aşkın Suriyeli mültecinin de %75’i kadın ve çocuklardan oluşuyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak BMMYK’nin yaş, cinsiyet ve çeşitlilik yaklaşımının ana birleşenlerinden biridir. BMMYK kadınların ve kız çocuklarının tüm karar alma süreçlerine eşit olarak ve anlamlı bir şekilde katılımını sağlamayı taahhüt eder. Bunun yanında (yasal yaş olan 18 yaşından önce yapılan) erken evlilikler, çocuk işçiliği ve gayri resmi ikinci evlilikler ile mücadele, cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddete engelleme kararlılığını güçlendiren planlar geliştirmektedir. Bu kararlılıkla, gücümüze güç katmak için biz kadınlar yan yana durmalıyız.”
Kadın Dayanışması adına konuşan Hatice Can ve Sosyal Hizmet Çalışanları adına Cemile Güvercin de söz alarak, etkinlik ve kadına şiddet konusunda görüşlerini katılımcılarla paylaştı. -Cemil Yıldız-