İyi günler sevgili okuyucu.
Hatay çok özel bir yer ve biz bunu her fırsatta dile getiriyoruz. Bu kenti özel kılan en önemli değer, insanlarının sahip olduğu saygın kültür birikimidir. Şimdi size anlatacağım hikaye, hem çok dokunaklı hem de gerçek ve yaşanmıştır.
Emir Diyaliz Merkezi Uzman Doktoru İdris Emir’i hemen hemen tanımayan yoktur. Ancak değerli doktorumuzun hekimlik dışında en büyük sevdası da edebiyata duyduğu ilgidir. Öyküler ve şiirler sevgili doktorumuzun hayatında önemli yer tutar.
Hastaları da onun için başka bir değer taşır. Hepsini sever ve sahiplenir. Onlarda cevher ve yetenek arar, hayatı hastalarına sevdirecek bahaneler bulmaya çalışır.
Hasan Rahmioğlu…Genç yaşta böbrek hastalığına yakalanarak işini kaybetmiş yüreği sevgi dolu bir insan. Kader onu Dr. İdris Emir ile buluşturur. Kısa sürede doktor ve hastası arasında dostluk bağı kurulur. Dr. Emir hastasının şiirler yazmakta olduğunu ilkokul mezunu bu genç insanın şiirlerinin son derece başarılı olduğunu görür. Onu teşvik ederek yazdığı şiirleri bir dosya haline getirmesini ister. Bu yüreği sevgi dolu iki insan şiir üzerinden yeniden hayata tutunur. Dr. İdris Emir hastası Rahmioğlu’na şiirleri bir kitap haline getirme sözü verir. Bu anlamlı katkı Rahmioğlu’nu hayata bağlar. Tedavisine büyük oranda olumlu yanıt vermeye başlar. Ve Dr. İdris Emir, Aralık 2016 yılında hastası Hasan Rahmioğlu’nun şiirlerini “Yaşam” başlıklı bir kitapta toplayarak yayınlar.
İşte eşine çok az rastlanabilecek, Antakya’da yaşanmış gerçek bir hikaye…
Dr. İdris Emir Hasan Rahmioğlu’nun “Yaşam” adlı şiir kitabında yazdığı önsözde şu paragrafa yer verir: “ şiirleri yaşam üzerine yazılmış, biraz da felsefi eleştirel özellik taşımaktadır. Yokluk, gurbet, hasret ve sadakat temalarını çok işlemiştir. Özel yaşamını katmamış ve kendisinin sağlığı ile ilgili hiçbir şikayetini öne çıkarmamıştır. Şiirlerinde geniş bir tasvir gücü ve sitem vardır. Gözlem ve düşüncelerini dürüst, inançlarına bağlı, dünyanın gerçekleri üzerine yazmış, ideal çizgi dışındaki davranışlara dokundurma yaparak eleştirmiştir.”
Bu hikayenin umudu, sevgiyi ve paylaşmayı seven tüm insanlara örnek olmasını diliyorum. Bizi hayata bağlayan birçok şey vardır. Yeter ki aydınlık gözlerle bakalım geleceğe. Bu; şiir üzerinden, edebiyat sarmalından yeşeren hikaye, doktor hasta ilişkisi açısından değerlendirildiğinde son derece anlamlıdır. Gerek Dr. İdris Emir’i gerek ise böbrek hastası Hasan Rahmioğlu’nu ayakta saygıyla alkışlıyorum.
Yazımı Hasan Rahmioğlu’nun “Yaşam” adlı şiir kitabından “Halim mi kaldı?” adlı şiiriyle sonlandırayım. Ne dersiniz?
HALİM Mİ KALDI?
Be hey derdi ile yandığım güzel
Sana dil dökecek halim mi kaldı?
Uğruna gurbeti mesken ettiğim
Kalkıp barınacak yerim mi kaldı?
Yaradan yaratmış kaşın gözünü
Gül ile bezemiş temiz özünü
Bedir’e benzetmiş o gül yüzünü
Senin kula benzer halin mi kaldı?
Hayalin gözümden gitmiyor benim
Yorgunum kalmadı takatim halim
Sana gönül verdim susmadı dilim
Gönül avutacak halim mi kaldı?
Ahulara sordum bu gizem niye
Güzelde sır olmaz görünsün diye
Dilber, canım sana olsun hediye
Rahmi can verecek halin mi kaldı?
İyi çalışmalar.