Peki ya iç içe yaşadıklarımız…
Korona salgını, gittiği her ülkede can alması yanı sıra ekonomik yıkıma da sebep oldu. Son 10 yıl içinde ülkelerinde başlayan iç karışıklıktan dolayı kaçarak Türkiye’ye sığınan yüz binlerce Suriyeli mülteci ise bir kez daha yaşamın zor şartları ile karşı karşıya kaldı.
Hatay’a komşu İdlib kentinde ve yine sınıra yakın çadır kentlerde ilaçlama çalışmaları sürerken, mevcut şartlar itibariyle bölgeden gelen her haber dikkatle izleniyor. Yüz binlerin sınırdaki bekleyişi koronavirüs gölgesinde sürerken, peki, içeride olanlar ne durumda, biliyor muyuz?
Hatay’dan Gaziantep ve Kilis’e, kentlerdeki kayıt dışı ekonomilerin vazgeçilmezi halindeki Suriyeliler, bugünlerde yaşadıklarına dair konuştu. Cuma Muhammed, onlardan biri… “Korona, bizi de ekonomik olarak etkiledi. Şu anda iş yok. Millet sokaklara çıkamıyor. Bu, bizi kötü etkiledi. Biz, virüsten maske ve eldivenlerimizi takarak korunuyoruz. Bir insan çalışıp eve bir şey götüremezse, olmuyor. Zaten çocuklarımız da evden dışarı çıkamıyorlar. Alışverişi de ben eve giderken yapıyorum. Bu şekilde devam ederse, yaşamımız açısından çok büyük sıkıntı olacak. Suriye’nin Halep bölgesinden geldim, 8 senedir buradayım. Biz, iki taraftan etkilendik. Bir, savaştan dolayı etkilendik, bir de virüsten dolayı etkilendik. Yani yaşam, bizim için daha zor oldu.”
Salih Tayev ise yaşanan sıkıntıda duranlardan… “Bu koronavirüs dolayısıyla herkes zarar gördü. Sadece Türk, Suriyeli ya da yabancı olarak ayırt edemeyiz. Her kesimden insan zarar gördü. Kira, elektrik, su… Bu millet çalışmadan, nereden para bulup ödemelerini yapacak? Zenginlerin birikmiş paraları var, ama diğerleri günlük para karşılığı çalışıyorlar.”
Tamer Yazar