Gidilmemesi yönündeki çağrılara rağmen, Amerika’ya gidildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump ikili ve çoklu görüşmeler yaptılar.
Görüşmeler sonunda medya karşısına çıkarak konuştular, açıklamalarda bulundular.
Doğal olarak her iki tarafta, görüşmelerin samimi bir hava içerisinde geçtiğini kural gereği ifade ettiler.
Ama gerçek sonuç, zaman içerisinde kendini gösterecek ve bu görüşmelerden ne gibi olumlu yada olumsuz neticeler çıktığı anlaşılacaktır.
Şuana kadar ki gelişmeler, yapılan ikili görüşmelerin ülkemiz yararına pek de olumlu bir sonuç verdiği doğrultusunda değildir.
Kanaatimize göre tek olumlu sonuç, ABD’li senatör Graham‘ın ermeni soykırımı ile ilgili tasarıya bloke koymuş olmasıdır.
Elbette ki bu tasarıya bloke konulması, Türkiye açısından önemli bir gelişmedir.Ancak bu ermeni tasarısı senatodan geçmiş olsa bilse ,bir yaptırım gücü olmayacağı için, uluslar arası arenada fazlaca bir önem arz etmeyecek idi. Buna rağmen Graham’ın tasarıya bloke koyması bizim için önemli bir kazanç sayılabilir.
Bunun dışında ise lehimize herhangi bir gelişmenin şuana kadar görülmediği kanısındayız.
ABD tarafı S-400’ler konusu çözülmedikçe, diğer sorunların ve yaptırımların ortadan kalkmayacağını net bir biçimde açıklamaktadır.
Yine ABD tarafı, ülkemizin güvenliğini tehdit eden YPG ile diyalogunu sürdürmekte kararlı olduğunu her vesile ile dile getirmektedir.
Örneğin YPG terör örgütünün başı olan Mazlum Kobani ile ilişkilerini sürdüreceğini açıkça ifade ettiği gibi, bu teröristin Amerika’ya çağrılarak kendisi ile görüşmeler yapılması konusundaki isteklerde yüksek sesle dile getirilmektedir.
ABD Başkanı Trump’un, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gönderdiği diplomatik kurallar ve nezaket ile bağdaşmayan mektup, önce çöpe atılmış, daha sonrada bu ziyaret sırasında da kendisine iade edilmiştir. Hatta mektubun Trump’a takdim edildiği bile söylenmiştir.
İster iade edilsin, ister takdim edilsin, böyle bir mektubun ABD başkanı tarafından yazılabilmiş olmasını da içimize bir türlü sindiremiyoruz. Temenni ediyoruz ki, hak ettiği yanıt Trump’a verilmiştir veya verilecektir.
Şimdi gelişmeler bu doğrultuda olduğuna göre, Erdoğan- Trump görüşmesinden ne sonuç çıktı diye sorulduğunda verilebilecek yanıtın; hemen hemen olumlu hiçbir şey çıkmadı olacağı doğrultusundadır.
ABD ile aramızda olan sorunlar güncelliğini korumaktadır.
Yaptırımlar hala bir tehdit olarak demoklesinin kılıcı gibi elde tutulmaktadır.
S-400’lerin ne olacağı belli değildir.
F-35’lerle ilgili sorunlar nasıl çözülecektir.
F-35’ ler için yapılan yatırımlar ne olacaktır, ödenen paraların akıbeti nedir?
Bunların hiçbiri netlik kazanmamıştır.
O halde bu görüşme neden yapıldı ve hangi kazançlar elde edildi sorusunu sormak ve yanıtını aramak gerekir kanısındayız.
Elbette ki karşılıklı diyalogların uluslararası ilişkilerde kesilmemesi
gerekir.
Diplomasi devamlı olarak devrede olmalıdır.
Bunun içinde ilişkileri canlı tutmak gerekir.
Ama bunlar yapılırken atılacak adımların neler olması gerektiği iyice ölçülüp biçilmeli, kâr ve zarar hesapları yapılmalı, buna göre de gereken yapılmalıdır.
Eğer Erdoğan- Trump görüşmesi bu gerçeğin hatırlanmasına ve yaşama geçilmesine vesile olmuş ise, bu takdirde zararın neresinden dönülürse kârdır misali, bu görüşmenin olumlu yanı olarak tarihe not düşülmelidir.
Ama bize göre bu görüşmeden ülkemiz lehine önemli bir kazanç sağlanamamıştır….
YORUMLAR