Taşları geride bıraktık
Uzun bir süre, taşları saydık… Sayarken de, 12 tane kaldırım taşını 6’şarlı yan yana getirip üzerine ‘özenle’ koyduğumuz eski bir Roma mozaiğinin Allah’a emanet halini izledik! İzlerken de, birinci derece deprem bölgesinde bulunan bir müzenin bu ‘koruma’ çabasının finalini merak ettik!
28 Aralık 2014 tarihinde açılan, dünyanın ikinci büyük mozaik sergileme alanına sahip Hatay Arkeoloji Müzesi’nden geriye kalanların taşınma işlemi, eski müze binasındaki son mozaik tabloların da ‘kamyonlara yüklenmesiyle’ sona ermiş gözüküyor. Kamyonlara ‘vinçler’ yardımıyla taşınan ve depolara kaldırılan mozaiklerin yeni müzede ne zaman sergileneceği henüz bilinmiyor. Bu ‘bilinmezliğe’ Defne’den ‘sesiz-sakin’ çıkarılan ve ‘sessiz-sakin’ taşınan mozaikler de dahil!
-TAŞIN PERDESİ-
Bu durumu izleyen bir vatandaşın yorumu, geride kalan bir görüntüye dair:
“Birçok insan, yeni bina yapılırken, ‘burası kalsın’ demişti aslında! Buradaki eserler ve buradaki müze, kent merkezini hareketlendirmeye devam etsin ısrarında olanlardan biriydim. Onca mozaiğin yerlerinden sökülürken zarar göreceğini düşündü birçok kişi. Hatta taşınırken… Buna dair haberleri okumadık değil! Şimdi bu koca binayı ne yapacaklar, bilen var mı? Bina değil de, en çok da şu taşların üzerinde duran mozaiğin gitmesine sevindim. Neydi o öyle! Dünyanın başka bir yerinde olsa, gülerdik, ‘bu ne böyle’ diye! Bizdeki haber oldu ama, aylarca o durumda kaldı. Ne durumu değişti ne zemine oturtuldu. İşin daha komik tarafı, bir ara sizin haberlerden sonra üzerine mavi bir perde bile çekildi… Hani, durumdan ‘utandıklarını’ bu kadar belli etmeselerdi bari!”
-DEFNE NEREDE?-
Vatandaşın şaşkın gözlerle izlediği ‘kamyon-vinç’ eliyle taşınma işlemi geride kalırken, yeni müzeye taşınma işlemi haftalar öncesinde gerçekleşen ‘Defne’ orjinli mozaiklerin ne zaman sergileneceği ise merak konusu.
Büyükşehir Belediyesi’nin Uğur Mumcu Bulvarı’nda hayata geçirdiği ‘Battı-Çıktı’ çalışması sırasında bulunan onlarca mozaik eserin sergileme alanlarında ne zaman ziyaretçilerle buluşacağını soran bir turizmcinin değerlendirmesi ise oldukça çarpıcı:
“Herkes merakla, sizlerin haber olarak paylaştığınız mozaikleri bekliyor. Hatta hafta sonunda ‘belki sergileme alanlarına kondular’ diyerek gittik, ama çalışmaları sürüyormuş, öyle dediler. Ama bu konuda ciddi bir kaybımız var, bunu itiraf edelim mi? O mozaikler ilk bulunduğunda dünya ile paylaşmamız, tarih ve kültür çevrelerine bu buluntuyu ilan etmemiz gerekirdi. Biz ne yaptık? Sakladık! Sanki kötü bir şeymiş gibi, sessizce çalıştık! ‘Bulduk’ derken bile bunu müze eliyle ya da ilgili kurumlar eliyle değil, yerel idarecilerle yaptık. Bu ile ‘gülüyoruz ağlanacak halimize’ durumu yaratıyor. Yaratmıyor mu?” -Tamer Yazar-