Hatay’ın Suriye sınırı boyunca biriken on binleri bir arada tutmaya çalışan derme çatma çadırlardan oluşan kamplar, El Kaide’nin eski uzantısı Heyet Tahrir el-Şam (HTS) güdümündeki bölgede yaşanan çatışmaların son adresinde, yerinden edilenlere ev sahipliği yapıyor. Sınırdaki yoğun güvenlik önlemlerine ek olarak devam eden asker sevkiyatı ise, Moskova ve Şam’ın olası İdlib Operasyonu’na karşı tetikte bekliyor.
Ankara’nın, bugüne kadar sürdürdüğü rejim karşıtı Suriye politikası bağlamında Şam ile görüşmelere başladığı görüntüsünü vermekten kaçınmasına rağmen, farklı düzeylerde bu görüşmelerin yapıldığı biliniyor. Çünkü her iki ülkenin gündeminde de aynı başlık yer alıyor. İdlib! İdlib’i hassas bir noktaya taşıyan özelliği ise, bugün milyonlara kapılarını açan Hatay’a komşu bu kentin yönetiminde olanlar! El Kaide’nin eski uzantısı Heyet Tahrir el-Şam (HTS)!
Bölgeye dair son konuşan isimlerden biri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu oldu. Alman Bild Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Suriye’nin İdlib kentindeki durumdan herkesin büyük endişe duyduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, 400 bin kişinin yerinden olduğunu, bazılarının Türkiye sınırına geldiğini bildirdi. Çavuşoğlu, bu insanlarla Suriye’de ilgilenmeye hazırlandıklarını ifade ederek, kışın ortasında geceyi çadırlarda geçirmelerinin insani olarak doğru olmadığını, bu nedenle sağlam kamplar kurduklarını belirtti.
-YARDIM-
Güvenlik başlığında Ankara’nın dikkatle izlediği İdlib, bölgeye yönelik yardımların biriktiği adreslerden de biri.
İdlib için yürütülen “insani yardım kampanyası” da buna dair. Konuya ilişkin bir açıklama yapan İçişleri Bakan
Toplanan yardımın 150 milyon lirayı aştığını ve kampanyanın hala devam ettiğini vurgulayan Çataklı, “Şu ana kadar insani yardım taşıyan 600’den fazla tır, Hatay’dan İdlib’e hareket ederek ihtiyaç sahiplerine ulaştı” dedi. Yaşanan insani dramın azaltılması için gayret gösteren sivil toplum kuruluşlarıyla el ele hareket ettiklerini aktaran Çataklı, Türk milletinin gösterdiği kadirşinaslık için de teşekkür etti.
Yardım bağlamında devreye giren kuruluşlar-dan biri de Deniz Feneri Derneği. Dernek, İdlib’de, “Acil Yaşam Evleri Projesi” kapsamında ilk etapta 500 ev yapacak. Hayırseverler, 2.500 lira karşılığında bir yaşam evi bağışlayabilecek.
Dernekten yapılan açıklamaya göre, sınırdaki güvenli bölgelerde yapımına başlanacak 24 metrekarelik briket konutlar için tüm hayırseverler destek vermeye çağrıldı.
24 metrekare kullanım alanına sahip, içerisinde banyo ve mutfak bulunan, tuvaleti dışarıda 1+1 İdlib Acil Yaşam Evleri’nden ilk etapta 500 adet yapılacağı, daha sonra bağışlarla sayının 10 bine çıkarılması hedefleniyor. İdlib’deki yardıma muhtaç insanlara destek olmak isteyen hayırseverler, 2 bin 500 lira ile bir yaşam evi bağışlayarak veya istediği tutarda katkıda bulunarak, ihtiyaç sahiplerine destek olabilecek.
-BRİKET EVLER-
İHH İnsani Yardım Vakfı da, İdlib’de çadır kentlere alternatif olarak briket ev inşasına başlayan bir diğer yardım derneği. İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı’ndan yapılan açıklamaya göre, projeyle, ilk etapta 10 bin ailenin sıcak yuvaya kavuşturulması hedefleniyor. Açıklamada, oluşturulan yardım fonunda, 24 metrekarelik 1+1 olarak tasarlanan 4 binden fazla briket ev yapılabileceği belirtilerek, evlerin, Kefer Lusin bölgesine bağlı Bardaklı Köyü’nde ve
Açıklamada görüşlerine yer verilen, İHH Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Serkan Nergis, “İnşası devam eden briket evlerimiz, birkaç gün içinde misafirlerini ağırlamaya başlayacak. Yaklaşık olarak 60 bin kişiyi misafir edeceğiz, bu evlerde. Ayrıca projeye, Türkiyeli hayırseverlerimizden oldukça büyük bir ilgi söz konusu. Zaten Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz günlerde projeye atıfta bulundu. İlerleyen günlerde bağışçılarımızın ilgisinin daha da artacağını düşünüyoruz” dedi.
-İHTİYAÇ ÇOK-
Bölgeye gelen çok sayıda yerlerinden edilmiş sivil nedeniyle, ihtiyaç listesinin oldukça uzun olduğuna işaret edenler, Kızılay’ın da bölgede benzer bir çalışma yaptığına işaret etti. Bu konudaki bilgilendirmeye göre, Türk Kızılay, İdlib’e ilk etapta 1.000 adet “Acil Konaklama Evi” inşa edecek. Hayırseverler, 3 bin lirayla, bir ev ya da istenilen tutarı
Açıklamada görüşlerine yer verilen Türk Kızılay Genel Başkanı Dr. Kerem Kınık, Mayıs ayından bugüne kadar Türkiye sınırına 1 milyon insanın sığındığını, Kasım ayından bu yana gelenlerin ise 400 bini bulduğunu ifade etti. Bu insanların 50 bininin şu an açıkta olduğuna, camiler ve okullar dışında sığınacak bir yerleri bulunmadığına dikkati çeken Kınık, şunları kaydetti:
“Bu insanlara ilk etapta 2 bin 500 adet çadır yardımında bulunduk. Bu çadırlar, yaklaşık 15 bin insanı barındırıyor. Ancak insanların biraz daha aidiyet duygularının olmasını sağlamak amacıyla, İdlib’de briket evler adını verdiğimiz bir proje başlattık. Bu kalıcı evler, 30 metrekare ve içerisinde banyosu, tuvaleti, mutfağı ve yatak odası bulunuyor. İlk etapta 1.000 evden oluşan bir briket köy yapmaya karar verdik. Şu anda Cumhurbaşkanımız da idlib ile yakından alakadar oluyor. Zaten bu briket ev talimatını da kendisi vermişti. Bu evlerin en büyük avantajı, hızlı bir şekilde kuruluyor olması. Bizler de, bölgeye cihaz ve ekipmanları ulaştırdık. Yaklaşık 2-3 hafta içerisinde, evler ilk sahiplerine ulaştırılacak.”
Kızılay, bunun yanı sıra, bölgede altyapı, su kuyusu, okul ve sağlık ocağı çalışmalarının sürdüğünü aktardı.
-ACİL ÇAĞRI-
Türk Kızılay, İdlib’deki insanlık dramına karşı tüm hayırseverlerin yardımını da bekliyor. İdlib’deki yardıma muhtaç insanlara destek olmak isteyen hayırseverler, 3 bin lira ile bir konaklama evi bağışlayarak veya istediği tutarda katkıda bulunarak, ihtiyaç sahiplerine “çatı” olabiliyor. Hayırseverler, “www.kizilay.org.tr” adresinde yer alan “Acil Barınma Evi Projesi” başlığı altında bağış yapabiliyor. Banka yoluyla bağış yapmak isteyen hayırseverlerin ise bağış için, “İdlib Ev” açıklamasını ekletmesi gerekiyor.
-ELDEKİ!-
Haberimizin başlığına dair soru sorduğumuz isim ise, bölgedeki yardım gönüllülerinden biri. Güvenlik gerekçesiyle
“Türkiye, şu ana kadar milyonlarca Suriyeliye kapılarını açtı ve sığınmacılar konusunda, şartları bu denli iyi olan bir başka ülke de yok, bölgede. Ürdün’de ya da Lübnan’daki durumu hepimiz biliyoruz. Buradaki insanlar için sınırın kapalı tutulmasının sebebi ise, güvenlik diye düşünüyorum. Zira 100 bine yakın silahlı radikal örgüt üyesinden bahsediyoruz. Bunların çoğu da, El Kaide’nin eski uzantısı Heyet Tahrir el-Şam üyesi. Emin olun, onlar da yaklaşan sonun farkındalar ve buradaki siviller içinde gizlenmenin yolunu arıyorlar. Olası bir sınır açımında, ne kadarının Türkiye’ye ve ardından Avrupa’ya geçeceğini kimse bilmiyor. O yüzden de, sınırdaki güvenlik önlemleri hiç olmadığı kadar sıkı ve zaten bölgeye sürekli askeri sevkiyatı var. Ailem, Antakya’da. Ama birçok tanıdığım var, bugün sınırın hemen yanı başındaki çadır kamplarda. Onlara bakıp da halimize şükretmemek mümkün mü? Ama onlara üzülmemek de elde değil.” -Tamer Yazar-