Bu AKP Denilen örgütü önceleri ciddiye almazdım. Ne zaman ki memlekete çok büyük hizmetleri ve katkıları olmaya başladı o zaman yanıldığımı anladım ve çok ciddiye almaya başladım. Neler mi o katkılar ve hizmetler hemen anlatayım. Kolay değil ama anlatmaya çalışacağım.
Seçimlerde usulsüzlük var, milyonlarca mühürsüz oy kullanıldı diyorsunuz “araştıralım, gereği neyse yapalım” diyeceklerine “Atı alan Üsküdar’ı geçti” diyorlar. Alın size 10 numara katkı. Eski Türkiye’den yeni Türkiye’ye geçiş.
2019 İstanbul seçimlerinde sandık kurulları, seçim görevlileri “usulsüzlük yoktur” demişlerdi. Bir AKP’li yetkili “Hiçbir şey olmadıysa bile bir şey olmuştur” gibi akıllara zarar bir tespit yaparak seçim tarihîmize 10 numara beş yıldız bir katkıda bulunmuş ve seçim tekrarlanmıştı. 10.000 oy farkı 900.000 e çıkmıştı.
Seçim meydanlarında montaj kasetlerle Kemâl Kılıçdaroğlu, Murat Karayılan’la halay çekerken görüntülenmiş, ikisinin can ciğer kuzu sarması görüntüleriyle halk aldatılmıştı. Yahu bunlar montaj böyle bir şey yok demişlerdi. Büyük bir pişkinlikle “Ama montaj ama şu ama bu ne yapalım yani” diyebilmişlerdi. Nereye ne kadar katkı yapıldığını ölçemeyeceğim bu katkının takdirini sizlere bırakıyorum.
Gelelim Türkçeye katkılarına. Şimdi size CH Partisi, AP partisi, G partisi, YR Partisi dersem haklı olarak hiçbir şey anlamazsınız eminim. Oysa sırasıyla Cumhuriyet Halk, Anahtar, Gelecek, Yeniden Refah partisi demek istemiştim. AKP AK partisi deyince Adalet ve Kalkınma Partisi denildiğini anlamamızı istiyor. Alın size Türkçeye 100 numara katkı.
Dilde sadeleşme, öz Türkçe tartışmalarına hiç girmeyelim. Bu yazının konusu değil. Başka zaman yaparız. AKP Türkçeye ve adalet sistemimize aynı anda katkı yapmayı başararak takdirimi en yüksek seviyede kazanmayı bir kez daha başaran bir partidir. Subliminalis gibi Latince bir kelimeyi hem dilimize hem adalet sistemimize aynı anda kazandırma başarısını göstermiştir. Emin olun yazarken korkuyorum. Ya subliminal bir mesaj vererek, sizlerin tertemiz bilinçaltlarını el geçiriyorsam. Bilmeden bu suçu işliyor olabilirim. Eskiden suç unsuru var mı diye yazılarımızı basın suçlarıyla ilgilenen avukatlara okuturduk. Şimdi psikologlara, parapsikolojiyle ilgilenen medyumlara filan okutmalıyız diye düşünüyorum. Subliminal suç kavramı AKP’nin bu ülkeye yaptığı en büyük ve unutulmaz hizmetlerden biridir.
Aslında bu partinin ülkeye yaptığı katkı ve hizmetler saymakla bitmez. Soma’da 301 madenci yanarak öldüğünde, madenci yakınlarını döverek teselli etmekten tutun, “ananı da al git” diyerek annemizi toplantıda unutup gitmememizi hatırlatma nezaketine kadar eşsiz hizmetleri var.
AKP’nin ülkeye hizmetleri bunlarla bitmiyor. Soruyorum size bu kadar fabrikayı, köprüyü, rafineriyi kim satabilirdi? CHP ya da başka bir parti “Babalar gibi satabilir miydi?” Asla! ‘” Kâr edeni de zarar edeni de satacağız” kararlılığını asla gösteremezlerdi. Niyeyse satmak şarttı. CHP Tek parti döneminde fabrika yapmışmış, fabrika yapmak kolay. AKP gibi değerinin çok altında fiyata satabilir, kapatabilir miydi? Asla!
Başka bir parti her şeyin içini bu kadar ustaca boşaltabilir, kurumları çökertebilir, çürütebilir miydi? Hiç sanmıyorum. Milli Piyango gibi dev bir kuruluş vardı. Gayet güzel de kâr ederdi. Özellikle yılbaşı çekilişinin sonucunu yoksullar iç çekerek beklerlerdi. AKP Yoksulların o umudunu da yok etti. Durmak yok yola devam. Futbolun durumu ortada. Şikeciler, bahisçilerle yarışıyor. En üst dereceli yargı kurumları, birbirleri hakkında suç duyurusunda bulunuyorlar. Bazı konularda Anayasa Mahkemesi kararlarının artık mahalle bakkalınızın tavsiyesi kadar bile hükmü yok. Anlayacağınız 23 yılda unutulmaz ve eşsiz hizmetler yapılmış durumda. Tek umudum zor da olsa düzeltilebilir olması.
Aslında sizlere subliminal mesaj verebilmeyi çok isterdim. Yani bilinçaltlarınıza etki ederek Türkiye’yi oylarınızla örgütlü bir kötülüğe, bir daha teslim etmemeniz için ne gerekiyorsa yapmak isterdim. Bilinçaltınıza olmasa bile umarım bilincinize ulaşabilmişimdir.
YORUMLAR