Evlerde unutulan ya da süresi dolan ilaçlar, farkında olunmadan çevreye büyük zarar veriyor. Ankara Ecza Odası’nın öncülük ettiği “Yeşil Eczane” projesiyle, bu tehlikeli atıkların güvenli şekilde toplanması ve imhası sağlanıyor. İklim Gazetecisi Yasemin Mıstıkoğlu sosyal medya hesabından Hem doğayı hem sağlığı koruyan bu adımı anlatarak Türkiye geneline yayılmayı hedeflediklerini açıkladı.
Evlerde bekleyen ilaçlar neden tehlike saçıyor?
Birçok evde yıllarca saklanan veya son kullanma tarihi geçen ilaçlar, çoğu zaman fark edilmeden çöpe atılıyor ya da lavabolara dökülüyor. Bu masum görünen alışkanlık, hem doğayı hem de canlı yaşamını ciddi şekilde tehdit ediyor. İklim gazetecisi Yasemin Mıstıkoğlu, bu tehlikeye dikkat çekerek, Ankara Ecza Odası’nın başlattığı çevre dostu bir projeyle çözüme işaret ediyor.
“İlaç atıkları lavaboya dökülmemeli, çünkü…”
Mıstıkoğlu’nun vurguladığı üzere, tarihi geçmiş ilaçların çöpe atılması ya da kanalizasyon sistemine karışması, bu kimyasalların doğrudan toprağa ve ardından yer altı sularına ulaşmasına neden oluyor. Bu durum yalnızca içme suyu kaynaklarını kirletmekle kalmıyor, aynı zamanda tatlı su canlılarının hormonal dengelerini alt üst ediyor. Su ekosistemlerindeki bu bozulma, uzun vadede hem biyoçeşitlilik hem de insan sağlığı açısından büyük bir tehdit oluşturuyor.
“Yeşil Eczane” projesi nedir, nasıl işliyor?
Ankara Ecza Odası tarafından hayata geçirilen “Yeşil Eczane” projesi, evlerde kullanılmayan ya da süresi dolmuş ilaçların güvenli bir şekilde toplanmasını ve bertaraf edilmesini sağlıyor. Bu projeye gönüllü olarak katılan eczaneler, vatandaşlardanilaç atıklarını kabul ederek önemli bir çevresel sorumluluk üstleniyor.
Toplanan ilaçlar, çevreye zarar vermeyecek şekilde, yetkili ve lisanslı firmalar tarafından imha ediliyor. Bu sistem, yalnızca ilaç temin edilen noktalar olan eczaneleri, aynı zamanda dönüşüm merkezleri haline getiriyor.
“Eczaneler çevresel sorumluluk üstleniyor”
Yasemin Mıstıkoğlu, bu süreci yalnızca bir geri dönüşüm projesi olarak değil, aynı zamanda bir çevre hareketi olarak değerlendiriyor. “Bir kutu ilacın doğaya verdiği zararı göz ardı etmek, geleceğimiz için büyük bir ihmaldir,” diyen Mıstıkoğlu, eczanelerin bu süreçteki rolünün altını çiziyor: “Bugün artık eczaneler yalnızca ilaç alınan yerler değil, aynı zamanda çevre bilincinin geliştiği merkezler haline geldi.”
Türkiye genelinde yaygınlaştırılması hedefleniyor
Ankara’da başarıyla uygulanan bu modelin, kısa süre içinde Türkiye genelinde yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Projenin sürdürülebilirliği ise vatandaşların bilinç düzeyiyle doğrudan bağlantılı. Kamu sağlığının korunması ve çevresel felaketlerin önüne geçilmesi için her bireyin sorumluluk alması gerektiği vurgulanıyor.
Evlerdeki ilaçların çöp değil, doğru yönetilmesi gereken atıklar olduğunu hatırlamak, doğanın ve canlıların geleceği için atılacak en önemli adımlardan biri.