Siyasetin yan yana geldiği fotoğrafa!
6 Siyasi Parti lideri ile ortaya konan irade için konuşan Çalışkan, “Yuvarlak masa, mağdur kitlelerin mağduriyetini giderecek bir yol haritası ortaya koymalıdır” dedi.
“Siyasetin gündemi, altılı yuvarlak masa” diyen, Saadet Partisi Genel İdare Kurulu üyesi, Partinin Hatay’daki önemli ismi Doç. Dr. Necmettin Çalışkan; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ı bir araya getiren süreci değerlendirdi.
“Mademki konu masa metaforu üzerinden şekilleniyor, biz de masa ile devam edelim” diyen Çalışkan’ın tespitleri, ara başlıklar halinde şöyle:
-EŞİTLİK VURGUSU-
Malum, geçtiğimiz günlerde, Rusya Devlet Başkanı Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile masa pozu vermişti. O masa, dünya gündeminde epeyce tartışıldı. Aslında o masa, diktatörlüğü çağrıştırıyordu. Ülkeler arası güç dengesine vurgu yapılıyor, mesafeyle de bir nevi gözdağı veriliyordu.
Ahlatlıbel’deki masada ise, Rusya’dakinin aksine, güçler arası bir denge olduğuna işaret edilmekte ve eşitlik vurgusu ön plana çıkarılmaktaydı. Karşı cenahın dillendirdiği gibi, dikdörtgen veya kare bir masa olsaydı, o zaman eşitlik söz konusu olmayacak, birilerinin güçlü ve diğerlerinin zayıf olduğu gibi bir imaj verilecekti.
-YOL HARİTASI-
Yuvarlak masa, etrafında bulunan herkesin eşit olduğu, dolayısıyla da bütün toplum kesimlerinin adilane temsil edildiği mesajını ortaya koymaktadır. Bu görüntünün eyleme de yansıtılması; KHK’lar, zamlar, işsizlik ve ekonomik kriz gibi halkın tüm kesimlerini kuşatan sorunlarına çözüm üretme beklentisi üst düzeye çıkmıştır. Bugün artık, hamaset yüklü ideolojik söylemlerden daha çok icraata dönüşen politikaların bir anlamının olduğu açıktır.
Yuvarlak masa, mağdur kitlelerin mağduriyetini giderecek bir yol haritası ortaya koymalıdır. Ülkedeki açlığa, ekonomik problemlere, hukuki ve siyasi gerilimlere hukuksuzluğa bir çare üretmelidir
Masadaki birliktelik görüntüsü bir yana, masaya oturan insanların topluma verdikleri genel mesajla, orada temsil edilen her bir kesimin kendi tabanlarının da rahatlatılması gerekir. Herkes, bir diğerinin hassasiyetlerine saygı göstermelidir. Nihayetinde bu, başkanlık sisteminin ülkeye getirdiği bir dayatmanın sonucu olarak, asgari müşterekte ortak zeminde buluşma girişimi ve bir nevi koalisyondur.
Bütün bunlarla birlikte, masada, ülke için ortak aklın temsiliyle çıkacak icraatlarla, sistemin “kendi kendini denetleyeceği, kişilere bağımlı olmayan”, asgari müşterekte buluşan güçlü bir hukuk sistemi ortaya çıkarılmalıdır.
-28 ŞUBAT-
Masanın önemli bir başka foksiyonu ise ülkenin normalleşme adımının bir göstergesi olmasıdır. Tek kişinin sahne aldığı ortamdan, 2 binli yıllar öncesinde, TRT ekranlarından samimi olarak görmeye alışık olduğumuz, siyasi parti genel başkanlarının yan yana geldiği fotoğraf, 20 yıl sonra ortaya tekrar çıkmıştır.
Ayrıca Genel Başkanların sonraki masasının icraatı olarak, yeni bir deklarasyon yayım tarihinin 28 Şubat olarak belirlenmesi de son derece önemlidir. Burada, 28 Şubat darbesi ürünlerinin ortadan kalkmasına zemin hazırlayacağı gibi, esas mağduru olan kitlenin de gönlü alınacaktır. Bin yıl süreceği söylenen “günün ipliğinin pazara çıktığı” da böylece görülmüş olacaktır.
-KİLOMETRE TAŞI-
Masa, Millet İttifakı’nın devamı ve kilometre taşıdır. Bugün herkes, bu masada alınan kararları, ortaya koyacağı çözümlerin yol haritasını ve projelerini beklemektedir.
Saadet’in kilit rol almasının da ayrı bir önemi vardır. Sol bir parti ile beş sağ parti, aynı masada toplanmıştır. Saadet olmadan diğerlerinin böyle bir oluşumda yer alması ve yan yana gelme ihtimali yoktur. Saadet olduğu için, diğerleri de rahat bir şekilde bu ittifakın içinde yer alabildi. Çünkü hiç kimse, Saadet’in yer aldığı bir oluşumdan asla bu ülkeye kötülük gelmeyeceğini bilir.
Tamer Yazar