Takım harcama limitlerinde önemli değişiklik
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), futbol kulüplerinin harcama limitlerini kontrol altına almak amacıyla yeni bir düzenlemeye imza attı. Federasyon, bugüne kadar geçerli olan yüzde 30’luk sapma oranını tamamen iptal ederek, kulüplerin belirlenen limitler içinde hareket etmelerini zorunlu hale getirdi.
Yapılan bu düzenleme, özellikle finansal sürdürülebilirliği sağlama ve Türk futbolunun ekonomik yapısını koruma hedefiyle hayata geçirildi.
Yeni düzenlemenin detayları açıklandı
TFF tarafından kamuoyuna duyurulan değişiklikler, Kulüp Lisans ve Finansal Sürdürülebilirlik Talimatı üzerinde yapılan revizyonlarla yürürlüğe girdi. Talimatnameye eklenen Geçici Madde 25 şu şekilde açıklandı:
“2024/2025 sezonu ikinci transfer ve tescil döneminden itibaren geçerli olmak üzere, takım harcama limitlerinde geçerli kabul edilen sapma oranları kaldırılmıştır. Kulüplerin, belirlenen harcama limitleri dahilinde hareket etmesi zorunlu hale getirilmiştir.”
Bu düzenlemeyle birlikte, kulüplerin harcama planlamalarını daha dikkatli bir şekilde yapmaları gerekecek.
Sponsorluk gelirlerinde yeni kriterler
TFF’nin yeni düzenlemesi sadece harcama limitlerini değil, sponsorluk gelirlerimile ilgili uygulamaları da kapsıyor. Kulüplerin, harcama limitlerinin belirlenmesinde sundukları sponsorluk ve reklam gelirleri, artık yalnızca tahsil edilen tutarlar üzerinden değerlendirilecek. Bu uygulama, özellikle gelir-gider dengesi açısından daha gerçekçi bir bütçe hesaplamasını zorunlu kılacak.
Sapma oranları tarihe karıştı
Daha önce yürürlükte olan Geçici Madde 18,Süper Lig ve 1. Lig kulüpleri için yüzde 30, 2. Lig kulüpleri için ise yüzde 50 sapma oranı tanıyordu. Ancak, bu düzenlemenin kaldırılmasıyla kulüpler artık herhangi bir sapma oranı avantajından yararlanamayacak.
Bu değişiklik, federasyonun kulüpler üzerinde daha sıkı bir mali kontrol mekanizması uygulama kararlılığını gösteriyor.
TFF’nin bu kararı, Türk futbolunun ekonomik istikrarını sağlamayı hedefleyen önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Özellikle borç yükü altındaki kulüplerin mali yapılarını disipline etmeleri ve kaynaklarını daha etkin bir şekilde yönetmeleri bekleniyor.