Ardından yenileri mi bulundu?
Defne ilçesi Uğur Mumcu Meydanı’nda inşaatına başlanan, ancak yapılan kazı çalışmaları sırasında mozaik tabanlar ve Roma Hamamı bulunması sebebiyle inşaatına ara verilen Battı-Çıktı Projesi’ne kalınan yerden devam edilirken, tartışmalar ise bitmiyor.
Eleştiri aslında oldukça net… ‘Birisini dünyaya ilan ettik. Hatta bildik isimlerin nezaretinde reklamını dahi yaptık. Ama diğerinde, çıktığı ilan edilen mozaiklerin üzerini örtme telaşımız var. Niye?” Bu konuda konuşan ve bazı mozaikleri görme şansı bulduğunu söyleyen bir vatandaşın anlattıkları bu sorulara yenilerini ekliyor…
“Çok tarihten anlamam, dönemini de bilmem. Ama görsellik adına sorarsanız eğer, Antakya İplik Pazarı’nda ortaya çıkarılan iskelet mozaiğinden çok daha güzelleri çıktı, Defne’deki kazı çalışmaları sırasında. Hatta ‘tüm eserler taşındı’ dediklerinden sonra bile yeni mozaikler bulundu. Ama ne bulundu, ne kadar bulundu, hiç biri paylaşılmadı. Zaten alanda cep telefonu ile çekim yapmak bile yasak. Bu durumu özellikle kontrol altına almaya çalışıyorlar. Ama bunca ‘karartma’ insanın aklına başka şeyler getirmiyor değil. Mesela kırık olarak bulunduğu söylenen bir mozaik var hani. Kırık olma sebebini açıklasalar ya! Niye kırılmış, nasıl kırılmış, ne şekilde kırılmış? Şöyle düşünün… Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, adamlar ‘ektikleri-diktikleri’ çiçeklerin haberlerini bile paylaşıyor. Yani ‘önemli-önemsiz’, yaptıkları her şeyin bilinmesini istiyor. Peki, bizleri yönetenlerin ruh hali buysa eğer, burada ‘bilinmesini’ istemedikleri ne var? Kendilerini perde gerisinde tutan ne gibi bir ‘zorunluluk’ var? Neyden korkuyorlar?”
-ELDE NE VAR?-
Herkesin merak ettiği soru tam olarak da bu, ‘Elde ne var?’! Buna dair cevaplar noktasında henüz net bir bilgi yok. Kaç mozaik parçasının depoya kaldırıldığı noktasında en ufak bir detay da… Hatay noktasında yaşanan bu ‘anlamlandırılamayan’ sessizliğe Kültür ve Turizm Bakanlığı da katılmış durumda.
Peki, ‘bulundu’ demekten bu kadar korktuğumuz ‘eserleri’ sergilemekten de mi kaçınacağız? Cevap var mı
-Tamer Yazar-