Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Turist patlaması yaşar mıyız?

Peki Buna Hazır Mıyız?

Peki Buna Hazır Mıyız?

Dünyanın, geceleri ışıklandırılan ilk caddesi olan ‘Herod’ Caddesi’nin (bugüne ekli ismiyle Kurtuluş Caddesi) gün yüzüne çıkartmasını bekleyenler adına yerel idarecilere soralım mı? Özellikle de, 2010 senesinde bu alanda jeoradar ölçümleri yaparak toprak altının röntgenini çekenlere! Sonuç ne oldu?

“Dünya’nın ilk…” şeklinde başlayan cümlelere sahip bir caddenin varlığında durmak yetmiyor! Çünkü gelenler, o cümlenin sonunda onlara ne sunduğunuzla daha çok ilgileniyor. Bugüne bakıldığında, “Eski Roma” hikayeleri ile renklenen ve zenginleşen bir şehre sahibiz! Ancak, hikayeleri bir Müze’nin ziyaretçi salonlarına sıkıştırmak Antakya gibi bir medeniyetler şehri için yetmeli mi? Bu şehrin hücrelerinde soluk alıp vermeye devam eden binlerce yıllık birikimleri kent yaşamı ile iç içe sunmak varken hele ki…
-VERİLERE NE OLDU?-
Bunun son örneği, 2010 senesinin Aralık ayında yaşandı. Dünyanın, geceleri ışıklandırılan ilk caddesi olarak kabul edilen ‘Herod’ Caddesi’ni gün yüzüne çıkarmak isteyen dönemin Antakya Belediyesi, İstanbul Teknik Üniversitesi işbirliğinde Proje başlattı ve bugünkü adıyla, Kurtuluş Caddesi’nde bilimsel metotlarla bir tarama gerçekleştirdi.
Proje’nin ilk ayağında Yrd. Doç. Dr. Fethi Ahmet başkanlığında bir grup, tarihi caddenin bulunduğu bugünkü Kurtuluş Caddesi’nde jeoradar ölçümleri yaptı. O dönem kamuoyu ile paylaşılan bilgilere göre, yapılan ölçümlerde, yerin 6 metre altında tarihi kalıntılara rastlandı.
Yüksel, çalışmanın gerçekleştiği dönemde yapılan bir toplantıdaki açıklamasında Antakya’nın yeraltı zenginliklerini gün ışığına çıkarmanın mümkün olduğunu ifade etmiş, arkeolojik alanlarda yapılan yeraltı görüntüleme sisteminin en son teknoloji olduğuna dikkatleri çekmiş, ölçümlerde elektro manyetik dalgaların kullanıldığını ve bunu bilgisayar desteği ile üç boyutlu hale dönüştürebildiklerini dile getirmişti.
Dönemin Hatay Valisi M.Celalettin ise, başlatılan çalışmanın Antakya tarihine ışık tutacağını ve bu kapsamda Kurtuluş Caddesi’nin tarihi yapısının ortaya çıkarılması gerektiğini belirtirken, bu doğrultuda yapılan çalışmalara emeği geçenleri kutlamıştı.
-50 METRELİK KISIM!-
Çalışmaların merkezinde duran, o dönemin Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise, “Yapılan çalışmalarda yerin 5-6 metre altının röntgenini çektik, yapılan ölçümlerde yerin 4-5 metre altında tarihi caddenin kalıntılarına rastlandı. Projede caddenin 2 kilometrelik kısmında en uygun yeri belirleyip, 50 metrelik kısmında yapacağımız destinasyon ile dünya tarihine sunmayı planlıyoruz” müjdesini kent insanı ile paylaşmıştı.
Aralık 2010 senesinden bugüne geçen yaklaşık 8 sene içinde “ısrarla ve merakla” yapılan bilimsel araştırmanın sonucunu bekleyenler, “Onca veri toplandıktan sonra ne oldu?” sorusunu bugünün yerel idarecilerine sormaya devam ediyor. Yapılan çalışmanın, Antakya gibi bir kentin zaten sahip olduğu değere ‘stratejik’ bir üstünlük katacağına işaret edenler ise, bahse konu ’50 metrelik destinasyon’ başlığını sorguluyor! Sorgularken de, tarihi caddenin bugününe şu eleştiriyi ekliyor:
“2010 senesi… Aradan geçmiş 8 seneye yaklaşık bir süre. Sorunumuz, yapılanı sorgulamıyoruz, yapılmayanı takip etmiyoruz. Düşünün ki, şu geride kalan 8 koca senede neler yapılmazdı ki? Hiç kimsenin hatırladığını sanmıyorum. Veriler paylaşıldı mı mesela? Sahi, Cadde’nin röntgeni çekildi de ne oldu? Bize faydası ne oldu? Aradan geçen bu sürede o veriler nerede saklandı? Hangi kurumlarla paylaşıldı? Bilgisayar desteği ile üç boyutlu hale dönüştürülebilen çekimlerde çıkan tarihin detayları ne oldu? Nasıl bir yeraltı fotoğrafı çıktı?
Bu soruların cevaplarını bilmiyoruz. Aslında hiçbir şey bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey, bir şeyler yapıldı, ama ardından yapılanlar rafa kalktı ya da ertelendi! Ama rafa kalkma ya da ertelenme nedenlerini ne biz bildik ne de sokaktaki insan!”
-BİR TABELA!-
Eleştirilen bir diğer konu ise, tarihi caddeye dair hiçbir tabelanın ya da bilgilendirmenin olmayışı. Belki de eldeki son haliyle ‘Burası Herod Caddesi’ demek zor geliyordur! Olabilir mi? -Tamer Yazar-