Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Orhan Tüleylioğlu

Uğur Mumcu’nun Düşü

Bir düşü vardı Uğur Mumcu’nun…
İnsanca yaşanacak bir Türkiye düşüydü bu.
Emekten, emekçiden yanaydı Uğur Mumcu.
Gencecik bir delikanlıyken karar vermişti, karanlıkların üzerine yürümeye.
Bilerek, inanarak seçmişti bu yolu, korkusuzca…
“Unutmayalım ki, korkak bin kere, cesur bir kere ölür” diyerek…
Akılla, bilgiyle…
*
Bir düşü vardı Uğur Mumcu’nun…
Demokrasi ve adaletin her yurttaş için eşit ve hakça paylaşılacağı bir ülke düşüydü bu…
Adil olmayan her şeye karşıydı Uğur Mumcu.
Teröre, demokrasi düşmanlarına, silah ve uyuşturucu kaçakçılarına, din tacirlerine, vurgunculara, hırsızlara, savaş kışkırtıcılarına karşı…
Direnmeliydi toplum; hep direnmeli, umudu elden bırakmadan…
*
Onurlu yaşamın savaşımını verdi; okuyarak, düşünerek, kalemiyle…
Bu topraklarda yaşayan insanların dürüst, saygın ve mutlu bir yaşama kavuşmalarını özledi Uğur Mumcu.
Demokrasiyi, insan haklarını, laikliği, özgür düşünceyi, tam bağımsız Türkiye’yi…
Yaşanan adaletsizlikler kimlerden güç alıyordu? İnsanlarımız arasına düşmanlık tohumları ekenler kimlerdi?
“Adalet, demokrasi, emeğin üstünlüğü” diyordu, “Özgürlük” diyordu…
*
Bir düşü vardı Uğur Mumcu’nun!
Sorunlarının hiçbir düşünce yasağı olmadan tartışıldığı bir Türkiye düşlüyordu.
Tarikat-siyaset-ticaret ilişkilerini çözmek istiyordu. Biliyordu ki, bu ilişkiler ortaya çıkarılıp kaldırılmadıkça, ülke huzura kavuşamaz, mutluluğun resmi yapılamaz.
Birçok soru sordu. Nereden nerelere, nasıl sürüklendiğimizi de ortaya koyarak… Sorduğu soruların hiçbiri yanıtlanmadı. “Benden söylemesi, göreceksiniz olacak” diyordu.
Haklı çıktı Uğur Mumcu.
*
Bir devrim meşalesiydi Uğur Mumcu. Ülkesinin aydınlık geleceğine inanıyordu.
Hepimizi aydınlatmaya ve uyarmaya çalıştı.
Bir an olsun umutsuzluğa kapılmadan…
Öfkeyi, kini, nefreti, öç alma duygularını körükleyerek değil, beraberliği, birlikteliği, bütünlüğü, dayanışmayı, inanç ve düşünce özgürlüğünü yeşerterek…
Yılmadan, usanmadan, eğilmeden, bükülmeden…
Sonsuz bir cesaretle…
*
Yıllar, yıllar önceydi. Ülkemiz üstüne oynanan büyük bir oyunun kanlı bir perdesiydi açılan. Halkın özlemleri, düşleri ve geleceğiydi çalınan…
Gelecek kuşaklara ulaşacak Uğur Mumcu; adı her geçen gün daha da büyüyerek…
“Bugün hiç yazı yazmasam diyorum, gitsem bir dağ başına, gitsem, kır çiçekleri toplasam, bunları bir demet yapsam; desem ki, bu çiçeğin adı, ‘Erdem’, bunun ‘Onur’, bunun ‘İnanç’…”
Bir düşü vardı Uğur Mumcu’nun!

Orhan Tüleylioğlu

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER