Ümit Sarıaslan

  Kentler, ülkeler yazarları, sanatçılarıyla var olur. Kimilerinin yaşamı sanatıdır. Her an sanatını düşünür, tasarlar, yaratır. Yazar-Ozan-Ressam Ümit Sarıaslan’la seyrek görüşebilmemize karşın çok içtenlikli birlikteliğimiz vardı. Dosttuk, kardeştik. Bu kolay oluşabilen nen değildir. Birbirinin dilinden anlamak ister. Yeniyi arayış, bilme isteğiyle yanıp tutuşmak ister. Biz öyleydik. Biz derken A.Kadir Paksoy’u selamlamalı. Sarıaslan dergi sevdalısıydı. Anadolu […]

 

Kentler, ülkeler yazarları, sanatçılarıyla var olur. Kimilerinin yaşamı sanatıdır. Her an sanatını düşünür, tasarlar, yaratır. Yazar-Ozan-Ressam Ümit Sarıaslan’la seyrek görüşebilmemize karşın çok içtenlikli birlikteliğimiz vardı. Dosttuk, kardeştik. Bu kolay oluşabilen nen değildir. Birbirinin dilinden anlamak ister. Yeniyi arayış, bilme isteğiyle yanıp tutuşmak ister. Biz öyleydik. Biz derken A.Kadir Paksoy’u selamlamalı.

Sarıaslan dergi sevdalısıydı. Anadolu Ekini adlı dergiyi yayımlarken çok mutlu olduğunu biliyorum. Yapıtları çalakalem işi değildi; araştırma, inceleme, incelik, Türkçe duyarlığı sonucu yaratılmış yapıtlardı. Hacı Bektaş Aydınlığı (şiir), Melami Neşesi (şiir), Dilin gecesinden (şiir), Cumhuriyet Mimarları, Demir Ağlardan Örümcek Ağlarına, Cumhuriyet Treninden Tanzimat Trenine, Pamukova Dosyası, Görüntü ve Gerçek, Cumhuriyet Demiryolculuğu ve Ötesi, Üç Mimar, Öğretmenler Odasından, Bruno Taut… Yaşamöyküleri, çalışmalar, çalışmalar… Bir o denli de yayımlanmayı bekleyen kitap dosyası bıraktı Sarıaslan.

Hacıbektaş’ta da öğretmenlik etmişti; orada kime sorduysam anımsadı. On yıllar sonra… Az nen midir?.. Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerini her gün ışıldayan bir bilinçle savunurdu. Tinsel öğretmenlerimdendi. Birlikte konuşmacı olduğumuz etkinliklere katıldık. Büyük onurdu benim için. Tane tane anlatırdı. Söylemeden edemem: Konuşuğu şiirdi. A.Kadir Paksoy’un anacığı ne güzel seslenmiş ona: Umudaslan!

Sarıaslan’ın belki de inceyazın duyarlığı ve yeteneğinden kısarak üzerinde çalışmak zorunda duyumsadığı demiryolları bir büyük yıkımın, Cumhuriyet düşmanlığının somut kanıtıdır. Cumhuriyet yokluk yoksulluk demeden yurdu baştanbaşa demiryollarıyla örmüşken, 2023 yılının sonundayız, hâlâ bu tansık demiryolu hattının yanına bir hat daha yapılmadı. Yapılamadı değil, yapılmadı. İki gün sürüyor diyerek kimse elinden gelse trene binmeyecek. Demiryolu eşittir komünizm! Salaklığın sınırı yok. Demiryolları böyle de denizyolları, havayolları ayrı mı? Van Gölünü de katarsak dört yanımız deniz, eli yüzü düzgün işleyen bir yolcu-gezi gemimiz yok. Balıkçılık desen evlere şenlik. Hava alanları uçak inmez, kalkmaz yerlerde, çoğu su içinde. “Havaalanı yaparsanız oylar sizin…”

Ümit Sarıaslan halk aydını, ulus öğretmeniydi. İnsanımıza sonsuz sevgisi gözlerinde ışırdı. Ankara ile özdeşleşmişti; Anıtkabir’den uzak yaşayamam, derdi.

Bir değil bin güneş batar / Akşamında şu kentin / Oturur eşiğinizde asmalarla / Pencerenizde eğleşir / Kolunuza girer teklifsiz // Dalına değmeye görsün / Namuslu bir rüzgâr / Kızoğlankız yeniden / her pınarı başka bir çağdan su getirir // Osmanlı nakışlarla çizgilenir / Evkaf’ın yüzünde ikindileyin / Ayartır erken cumhuriyeti / Tenha bir İstanbul sözgelişi // Dolanır durur göksüz kuşlar gibi / Sahibini arayan bir mektup / Sinan’ın parmak izi ışır üstünde // Açık durur zarfı kapatılmamış / Kapatılmayacak da bu gidişle / Vakitsiz bıraktığı için dünyamızı Kemalettin / Gelir konar çatısına Evkaf’ın//…

 

Uçun kuşlar uçun

Kanat vurun usuldan

Anafartalar Ulus’tan

Suluhan’da soluklanıp

Dökülün yaprak yaprak

 

İlginç ve acıdır ki kimi insanlar dağım gününde, yılın son gününde yaşamlarını yitirebiliyorlar. Bu önemli günler yakınları için bir başka üzüntü veriyor. Ümit Sarıaslan 31 Aralık 2021’de ayrıldı aramızdan. Işıklar içinde uyu Ümit Ağabeyciğim.

Exit mobile version