CHP’nin HAYDİ sloganlı BAHAR kliplerini hepimiz biliyoruz, ki meydanların öfkesine az biraz demokrasi coşkusu kattığından belki, dinledikçe açan bahar çiçekleri gibiyiz hepimiz… Peki, PKK’nın üst düzey yöneticilerinden olduğu bilinen Murat Karayılan’ın işi neydi o HAYDİ klibinde ? Bugün hala Cumhurbaşkanlığı makamında oturan AKP’nin lideri Erdoğan açıklamak ister mi bunu bizlere ? Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlenen mitingdeki kalabalığa kendisi tarafından sunulan Murat Karayılan’lı CHP klibi için AKP içindeki MONTAJ ekibine teşekkür edenlerin bu millete de kocaman bir ÖZÜR borcu var, bunu hatırlatalım mı ? Demokratik bir seçim sürecinde milyonların destek verdiği bir siyasi partiyi terörle iç içe göstermenin hukuksal boyutu noktasında hala sessiz kalan Yüksek Seçim Kurulu’nun da bu ülke savcılarının da yapması gereken bir şeyler olmalı, ki en çok da bunu ! Normal bir insan, merak ediyor… Bir Cumhurbaşkanı, nasıl olur da böylesi İLLEGAL bir yola girer, diye ! Bir Cumhurbaşkanı, “Milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim” diyerek yemin ettiği bir noktada, Anayasal olarak üstlendiği sorumlulukları nasıl olur da bir kenara iter, diye ! Bir Cumhurbaşkanı, toplumu kamplaştıran böylesi bir öfke ve nefret dilini nasıl olur da kurumsal bir hale getirir, diye ! Bir Cumhurbaşkanı, partiler üstü bir makamda oturduğunu unutup, belli bir kesimi nasıl olur da bu şekilde terörize eder, diye ! Bir Cumhurbaşkanı, 14 Mayıs seçimlerine günler kala, yaşanan demokrasi ve sandık mücadelesini nasıl olur da bu denli bir savaş meydanına çevirir, diye ! Bir Cumhurbaşkanı, AKP lideri kimliğiyle son 20 senedir yönettiği bir ülkenin demokratik katılım hakkını nasıl olur da bu denli bir korku tüneline çevirir, diye ! AKP kanadının, kaybetmemek için HER YOLU denediğini / deneyeceğini görmek tabi ki hepimizin gözünü korkutuyor, ki bu durum onların son 20 senede sahip oldukları gücü / kaynakları bırakmamak için aynı yolu sonuna kadar zorlayacağının da bir karşılığı aslında ! Tüm bu yaşananları, KAYBEDECEKLERİNİ ANLADILAR şeklinde yorumlayanlar da var aslında ! Durum bu mu ? Peki, sırada ne var, Sayın Erdoğan ? 14 Mayıs Pazar gününe kadar daha ne var ? Şu ana kadar izlediklerimize ek, daha neler var ? Yok, cevabı merak etmiyorum… İlk turda Kemal Kılıçdaroğlu’nun zafere yakın olduğunu gösteren kamuoyu yoklamaları, beni bu tür gereksiz cevaplardan alıkoyuyor aslında ! Hatta sırf bu yüzden, garip dansıyla seçim çalışmalarını sürdüren Muharrem İnce bile dikkatimi eskisi kadar dağıtamıyor ! Bir gazeteci dostumun da dediği gibi, “Bu hafta, Türkiye tarihinin en zor haftası olabilir. Ama ülkenin üzerine örtülmeye çalışılan korku bulutunun altında, inanılmaz bir dip dalganın yükseldiği, her gün biraz daha fazla hissediliyor…” Sanırım, eldeki bu tablo ve açmaya devam eden BAHAR çiçekleri, Erdoğan’ın montajlı miting meydanlarını da MHP lideri Devlet Bahçeli’nin tehdit kokan açıklamalarını da etkisiz hale getiren güçlü sebepler ! Bizleri korkutarak, sindirerek, öfke ve şiddet dilinin hedefi haline getirerek sandıktan kaçırmak isteyen sizlere GÜLE GÜLE demek için gün sayıyoruz, HABERİNİZ OLSUN istiyoruz ! Seçim sandıklarını, attığınız savaş naralarının orta yerine de koysanız, vazgeçmiyoruz, BUNU BİLİN istiyoruz ! NE İSTEDİLER DE VERMEDİK diyerek, cemaatlere ve tarikatlara bu ülkenin kaynaklarını açık açık teslim edenlerin itirafında, ama TERTEMİZ bir Ankara için, …VAZGEÇMİYORUZ, ki bunu da aklınızdan hiç çıkartmayın istiyoruz !