Ama hatırlayan başka birileri var!
2017 senesinden bugüne tartışması süren, Vakıflar’a ait Antakya kent merkezindeki Vakıf İşhanı, etrafını çeviren tentelerin geriye alınmasının ardından kaderine terk edildi. Sahipsizliğin ortasındaki binayı kullananlar ise artık başka birileri!
Önce, ‘yıkım’ kararı alındı! Ardından başlayan tartışmalı süreçte sorunlu bir tahliye süreci geçirdi’! Tam da bu noktada, eldeki tablo, ‘yürütmeyi durdurma’ başlığında dava dosyalarına taşındı. Tüm bunlar olmadan önce de, olası bir deprem başlığında ‘yıkılabilir’ uyarısı ile etiketlendi! Ancak tüm tahliyeler sona erse de, ne yıkım işlemi başladı ne de buna dair hazırlığın ipuçları paylaşıldı.
Bugün herkesin yanı başından geçip gittiği, tentelerle çevrili, harabe haldeki Vakıf İşhanı, yeni ev sahipleri noktasında şikâyet konusu! Konuya ilişkin konuşan bir vatandaşın ifade ettikleri oldukça dikkat çekici!
“Vakıf İşhanı’nda, zabıtanın da yokluğunu fırsat bilen bazı tipler, işhanının elektrik tesisatına ait kabloları sökmekle kalmıyor, bu işlemi yaparken düşen alçı parçaları yüzünden, caddede yürüyen insanların da hayatlarını tehlikeye atıyor.”
-SES YOK!-
Bir dönem, kentin belediyesinden meslek örgütlenmelerine, geniş bir yelpazede açıklamalara sahne olan İşhanı için uzun zamandır hiçbir kurumdan açıklama gelmemesinin nasıl yorumlanması gerektiği konusunda cevaba ihtiyaç olduğunu söyleyen bir okurumuzun tespiti ise şöyle:
“Garip bir ülkedeyiz, garip de bir memlekette. Her gün yaşadığımız şeyi o kadar kanıksadık ki, o olmazsa ‘ne’ yaparız, merak ediyorum! En büyük tehlike, alışmaktır, diyenler haklı galiba! Çünkü bizler bu harabe binanın yükseltisinin gölgesinde dinlenmeye bile başladık. Kanıksadık! Var mı böyle bir şey! Sanırım, çaresizliğin finali bu! Elden bir şey gelmeyince, olanı, tüm yanlışlığıyla hayatına alıyorsun! Bizimki de ona dair!” -Tamer Yazar-