Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Varlık Fon’u paralel bütçe olmuş

Türkiye’nin en büyük ve
Türkiye’nin en büyük ve karlı şirketlerini bünyesinde barındıran Varlık Fonu’nun 2022 Yılı Mali Tabloları ve Faaliyetleri ile İlgili Denetim Raporlarının görüşmeleri başladı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmede söz alan CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli  “Burada âdeta paralel bir bütçe var inanılmaz rakamlara ulaşmış” dedi.
Toplantıda konuşan CHP İzmir Milletvekili Plan ve Bütçe Komisyon Sözcüsü Rahmi Aşkın Türeli Türkiye Varlık Fonu’nun dünyadaki varlık fonlarıyla aynı amacı  taşımadığını söyledi. Türeli; “Varlık fonlarının dünyada da neden kurulduğu ve amaçları biliniyor. İki temel var: Ya bir doğal kaynağınız olacak, madeniniz, doğal kaynağınız, zenginliğiniz olacak, bunu ya belli yatırımlarda kullanmak ya da ekonomimiz, bütçe fazlası, dış ticaret fazlası verecek; bu şekilde bunu değerlendireceksiniz. Altındaki mantık da var olan bugünkü kaynakları öyle işler de kullanalım ki gelecek kuşaklarının refahının da düşmeyeceği ve ülkenin kalkınma yolunda bir hamle yapacağı bir yapı oluşsun. Yani varlık fonlarının dünya literatürdeki açıklamasında bunlar var” dedi
Toplantıda CHP ve DEM Partili üyeler Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesini protesto etti
Türeli Türkiye’deki Varlık Fonu’nun kuruluş amacının farklı olduğunu belirterek şunları dile getirdi:
“O zaman da eleştirdik, şimdi eleştirmeye devam ediyoruz. Türkiye, doğal kaynak zengini olan bir ülke değil yani belli bir malın, belli bir emtianın ön planda olduğu, onun ekonomiye ciddi katkı sağladığı bir ekonomi değil. Diğer taraftan, bütçe açığı var, dış ticaret ve cari işlemler açığı var. Yani bu Fonun kurulmasının mantığı yok. O zaman da şunu söyledik: Bu Fon bir çeşit borçlanma fonu gibi olacak. Var olan bazı varlıkların kamu varlıklarının bütçe dışına çıkartılarak bütçe dışında yönetilebilmesi amaçlanıyor burada, başka bir açıklaması yok bunun yani bu, doğru bir yaklaşım değil. Bütçe; dediğimiz şey, her şeyin bir bütçe içinde olması lazım.
Burada âdeta paralel bir bütçe var, inanılmaz rakamlara ulaşmış, bu yüzden buradaki sıkıntı önemli. Yani bu konuda biraz sonra toplam varlıkları millî gelirle kıyasladığımız zaman büyüklüğünü de göreceğiz, devasa büyüklükte bir yapı var ortada. Bugün anlattınız, farklı sektörlerde ve alanlarda kaç tane kurum olduğunu. Niye bunlar bütçe içinde değil? Bunların hepsi kamu varlıkları, bunlar kamu iktisadi teşebbüsleri, daha önce de yönetiliyordu. Neden aldınız bunları bir Varlık Fon’u bünyesinde yönetiyorsunuz?
Fonun yapısı problemli, Cumhurbaşkanının inanılmaz bir konumu var. Madde 3’te, Cumhurbaşkanı, şirket yapısına ve işleyişine ilişkin usul ve esasları belirliyor, hangi kurumların Varlık Fonuna aktarılacağını belirliyor, aynı zamanda da Yönetim Kurulunun Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerini atıyor. Doğal olarak Yönetim Kurulu hangi bağımsız denetim firmasına bu denetimin yaptırılacağını belirliyor. Sonra en az 3 kişiyi belirliyor, o 3 kişi kamu denetçileri arasından, onları da Cumhurbaşkanı belirliyor. Cumhurbaşkanının iki şapkası var: Bir, Cumhurbaşkanı şapkasını takıyor, belli yetkileri kullanıyor; ondan sonra geçiyor öbür tarafa hem karar verici hem uygulayıcı hem denetleyici. Böyle ucube bir durum hiçbir yerde olmaz. (Haber Merkezi)