Döviz kontrolden çıktı, zamlar yağmur gibi, fiyat etiketleri günlük değişmeye başladı!
Türkiye ekonomisinin zor günler yaşadığı bir süreçten geçiyoruz. Sadece son bir hafta içinde, TL, Dolar karşısında % 25 civarında bir değer yitirdi. Zamlar, her alanda yağmur gibi. Satıcılar da, alıcılar da şaşkın. Kimse, yarın ne olacağını bilmiyor.
Ekonomideki bu olumsuz tablo ile ilgili sosyal medya yorumlarından birkaçı ise şöyle:
– Arkadaşlar, bugün, evimin yanındaki markete uğradım. Market çalışanlarına çok çok acıdım. O kadar zor şartlarda çalışıyorlar ki, aynı ürünün fiyat küpürünü neredeyse her gün değiştiriyorlar.
– Lanet olsun, kimsenin umurunda değil! Battıkkkkkk, bittiiiikkkkkk, mutfak yanıyorrrrrrr, çarşı pazar yanıyor, evler yanıyor! Nerde bu millet?
– (Bir ölü, defin için mezara götürülürken): An itibariyle, Hacı Abi, nur içinde yat! Dolar olmuş 12 TL, olmuş 13 TL! Mazot olmuş 10 TL! Hiç dert etme, yat, rahat edersin. Güle güle Hacı Abi. inşallah düzelir memleket!
– İnşaat demiri, saat başı fiyat koyuyor. 36 yıllık mühendislik yaşamımda böyle bir rezillik, karamsarlık, umutsuzluk ve belirsizlik görmedim. Sektörel bazda, ‘garanti döviz alacaklı’ müteahhit takımı dışında herkes bitmiş durumda. İşin şakası da, dayanma gücü de kalmadı!
-Tavukçu der ki; Cuma günü but kilogramı …TL idi, 72 saat geçti ve kilogramını …’den aldım. Bakkal; Ayçiçek yağı 4 kilogramı geçen yıl 40 TL idi, şimdi 100 TL oldu. Toptancı, ‘UN’un kilosu 10 TL olacak’ diyor. Zamların efendisi limon tuzu, geçen yıl 8 TL’den ve şimdi 70 TL! Batıyoruz, fakirleşiyoruz…
-Fiyatlar korkunç. Deterjan, tuvalet kağıdı, ped almak için verilen parayla, birkaç yıl önce haftalık alışveriş yapabilirdim. Her şey aşırı pahalı. Ucuzluk marketleri de ucuz değil. Kalitesiz muadil bile pahalı. Bu işin sonu nereye varacak? Tek bir ürün, geçen haftadan 4,5 lira zamlı.
-Geçen hafta 28 TL’ye yumurta almıştım, şimdi 35 liraya aldım.
-Her ay aynı sabit gelirle yaşam kaliteni günbegün düşürmeden yaşamak imkansız. Asgari ücretle çalışan biri, asgari bir yaşam şeklini bile sürdüremez. Kadın, 12 bin liralık ayakkabı giyiyor. Sorsan, itibardan tasarruf olmaz. Sizin ayağınız kadar değeri yok mu bu halkın?
-Vatandaş, yetmeyen maaşıyla savaşıyor. Döviz artarken, raflardaki ürünlerin etiketleri anlık değişiyor. Ekonomik kurtuluş savaşı falan yok, menfaat var, yalan var, bürokratlara 3-4 maaş var, vatandaşa ise bir şey yok! -Cemil Yıldız-
-70 yaşında babam yaşındaki bir adam, akşamın 9’unda selpak mendil satıyor. Ve ben, ondan bir selpak aldım diye binlerce teşekkür ediyor. Ülkenin özeti budur! Yazıklar olsun!
-Cemil Yıldız-