Zamlar birbiri peşi sıra yağmur gibi yağıyor. Vatandaş yapılan bir zammın getirdiği yükün altından nasıl kalkabileceğini düşünürken, öbür zam peşinden geliyor. Böylece yapılan zamların altında ezilen vatandaş belini doğrultma imkânına bile kavuşamıyor.
Dikkat edilirse, yapılan zamların hemen tamamı dolaylı, yani vasıtalı zamlardan oluşuyor. Bunun sonucu olarakta yükünü dar gelirli ve yoksulluk sınırı içinde çalışan vatandaşlar çekiyor. Zira yapılan bu zamların gelir düzeyi yüksek olanlara fazla bir etkisi söz konusu değildir.
Temmuz ayı enflasyon oranı açıklandı: %16,65. Bu demektir ki vatandaş en az %16,65 oranında enflasyon yükünün altında kalmıştır.
Oysaki enflasyon oranının hesaplanmasında, bir takım manipülasyonlar yapıldığı da bilinen bir gerçektir. Buna rağmen enflasyon oranı %16,65 olarak açıklandığına göre, çarşı ve pazardaki gerçek oranı sizler tahmin ediniz.
Ekonomi gittikçe kötüye doğru yol alıyor.
Faizleri zorlama ile düşürmenin, turizm gelirinin arttığı, hasat döneminin başladığı aylara rast getirilmesinin sonucu olarak oluşacak olan yapay iyileşmenin kalıcı olamayacağı ekonomistler tarafından ifade edilmektedir.
Bir yandan faizleri düşürüp piyasayı canlandıralım deniliyor, öte yandan enflasyonu körükleyecek, fiyat artışlarını hızlandıracak zamlar yağmur gibi yağıyor.
Çok değil, daha Haziran ayı içerisinde doğalgaza zam yapılmayacağı AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının ağzından açıklanmış idi.
Ne oldu? Seçim kaybedildi. Dünyada doğalgaz fiyatlarında önemli bir düşüş meydana geldi. Ama paraya sıkışıldığı için doğalgaza %14,97 oranında zam yapıldı.
Zaten 23 Haziran öncesi, pek çok ekonomist tarafından yazılıp, uyarılmış idi: Seçimden sonra zamlar birbiri peşi sıra gelecek. Bu arada doğalgaza da zam yapılacak diye.
Elektriğe yapılan %15 lik zammın acısı tüm sıcaklığı ile hissedilmekte iken, bunu doğalgaza yapılan %14.97 oranındaki zam izledi.
Daha doğalgazın zammının dumanı tüter iken, bu kez sigaraya yapılan zam haberi yankılanmaya başladı.
Bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Elektriğe de, doğalgaza da, sigaraya da yapılan zamlar, önemli ölçüde dar gelirlinin, açlık ve yoksulluk sınırı içinde yaşayanların, geçim derdinde olanların, ekonomik dar boğazdan nasıl çıkabileceklerini kara kara düşünenlerin sırtına binmektedir.
Böyle olunca da gelen zamlarla, olan yine bu durumdaki vatandaşa oluyor.
Ekonominin giderek kötüye doğru hızla yol aldığını, buna ek olarakta iktidar partisi içindeki hareketlerin, giderek partinin erimesine neden olacak boyutu aşmakta olduğunu gören AKP, ne yapacağını arar ve bu konuda çıkış yolları bulmaya çalışır duruma gelmiştir.
Birçok kez yazdığımız ve hatırlatma gereğini duyduğumuz gibi; Uyanış başlamıştır.
Artık sosyal demokrat anlayışta olanların öteki olmadığı, aksine sorunların çözümünde, doğru ve olumlu adımlar atacağı kanısına varan oy deposu olan yerlerdeki vatandaşlar, uyanışlarını sürdürmeye ve kararlılıklarını ortaya koymaya başlamışlardır.
İşte bu durumu gören ve uyanış daha da ileri safhaya gitmeden, kalanla yetinebilme çabasına giren Cumhur ittifakının sonbaharda baskın bir seçim kararı alma ihtimalleri ufukta belirmeye başlamıştır.
Zira bu zamlarla beli bükülen vatandaşın tekrardan Cumhur ittifakına yönelmesi ihtimali giderek imkânsızlaşmaya başlamıştır.
Yine ekonomideki sıkıntı ve yanlış politikalar sonucu aşılamayan dar boğaz, aynı şekilde sorun üzerine sorun yaratmaya devam etmektedir.
Buna ek olarakta, yanlış Suriye politikası sonucu, ülkemize sığınmacı adı ile gelen Suriyelilerin oluşturduğu problem ve güney sınırlarımızda bir güvenlik kuşağı oluşturulabilmesi yolundaki çabalar.
Bütün bu ekonomik ve siyasi gelişmeleri bir arada değerlendirdiğimiz takdirde, önümüzdeki sonbaharın çok hareketli geçeceğini tahmin etmek hiçte kehanet olmasa gerek.
Bakalım günler neyi getirecek ve gösterecek?….
YORUMLAR