Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Yusuf Cemil Karaçay
Yusuf Cemil Karaçay

Yanan sadece orman değil, biziz.

Hatay’ın sıcağı bu yıl bir başka… Ama bu kez yakıcı olan güneş değil, alevlerin içimizi dağlayan kızıllığı. Kırıkhan’dan Yayladağı’na, Defne’den Hassa’ya kadar hemen her ilçeden “orman yangını” haberi geliyor. Haritalarımızın yeşil noktaları birer birer kararıyor.

Devletin yetkili birimleri sahada, itfaiyeler, orman ekipleri, jandarma ve AFAD… Hepsi omuz omuza çalışıyor. Ama sahada sadece onlar yok. Eline kazma kürek almış, bidonlarla su taşıyan, traktörünün arkasına varil bağlayıp tarlasını bırakmış köylüler var. Kimi işini, kimi uykusunu bırakmış; kimi de canını riske atarak alevlere yaklaşmış. Bu toprakların insanı, toprağını korumak için canını ortaya koyuyor.

Ve yine görüyoruz ki, afet anlarında herkes kendi imkânıyla bir kahramana dönüşüyor. Ama aynı zamanda, yangın çıktığında tek başımıza kaldığımız gerçeğiyle yüzleşiyoruz. Çünkü bu felaketler yalnızca “söndürme” meselesi değil; önleme, erken müdahale, koordinasyon, teknoloji, eğitim ve en önemlisi sürdürülebilir bir çevre politikası meselesidir.
Hatay’ın ormanları sadece ağaç değil; suyumuzun, havamızın, tarımımızın, kültürümüzün sigortasıdır. Her yanan orman, sadece bir ekosistemin değil, çocuklarımızın geleceğinin de kül olması demektir.

Bugün Hatay yanıyor… Ama asıl yanmakta olan, gözlerimizin önünde yok olan doğa karşısında gösterdiğimiz çaresizliktir. Bizler köşelerimizden seyirci kalamayız. Yerel yönetiminden merkezi idareye, sivil toplumdan her bir vatandaşa kadar, bu yangınları yalnızca “haber” değil, “ortak acı” olarak görmeliyiz.

Unutmayalım; yanan sadece orman değil, biziz.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER