Yangın var. Kartalkaya’daki meşhur otel sabaha karşı yandı.
Kartalkaya’da yangına müdehale uzunca bir süre sonra yapılabildi.
Otelde kalanların bir kısmı yatak çarşaflarını birbirine bağlayarak aşağı inmeye ya da pencereden
atlayarak kurtulmaya çalıştılar.
Ölü sayısı şu an için 76.
İleriki günler neleri gösterecek bilinemez.
Bu facianın sorumlusu kim?
Hesabını kim verecek acaba?
Bolu Belediye Başkanı’nın söyledikleri önemli.
Ama kesin olan şu ki, ihmalkarlık, denetimsizlik, ahlak yoksunluğu ve vicdansızlık, ülkemizdeki bu
ve bunun gibi felaketlerin başlıca sebebidir.
Gelelim asgari ücret ve sonuçlarına.
Asgari ücretli kıt kanaat geçiniyor ve günü kurtarmaya çalışıyor.
Ya emekli?
Emekli ise bırakın günü kurtarmayı, ölmemek için kendisinin ve aile bireylerinin karnını doyurma
çabasında.
Bu nedenle de askıda neler var diye ilk önce onlara bakıyor.
Askıda ekmekten tutunda aklınızı ne gelirse her şey var.
İşte böyle geçiyor asgari ücretlinin ve emeklinin günleri.
Gelelim özel okullara.
Özel okullarda veliler isyanda.
Özel okul yönetenler, şu veya bu nedenle zam yapma yolunda adımlar atıyor ve bu doğrultuda
yürüyor.
Yemekten kitaba, olmadı kitaptan öğretmen aylığına kadar her yolu deniyorlar.
Ülkede kötü olayların sonu gelmiyor.
Örneğin cinayetler. Özellikle kadın cinayetleri.
Kadın cinayetleri almış başını gitmiş dersek yanılmış olmayız.
Bunlar bir yana dursun, Ümit Özdağ’ın tutuklanması da ayrı bir sorun.
Bu ve bunun gibi bir çok sorun ve konu var.
Çözüm için yollar aranıyor.
İşte bunların çözümü için aranan yollar bazen bulunuyor, bazen de yarı yolda kalınıyor.
Sorunlar o kadar birikmiş ki, bunların çözümü için aylar, yıllar gerekir.
Asgari ücretten tutun özel okullara kadar.
Özel okullardan tutun da kadın cinayetlerine kadar.
Kadar da kadar.
Bunları çözebilmek, çözüm yolları üretebilmek için çalışmak ve çok çalışmak gerektiğini akıldan
çıkartmamak gerekir.
Eğer çağdaş bir birey olacak isek, eğer aydınlık günlerle kucaklaşmak istiyorsak, bir an önce
çözüm üretmekten geri kalmamalıyız.
YORUMLAR