Hatay Samandağ’daki deprem sonrası başlatılan konut projeleri, bölge halkının büyük tepkisini topluyor. Narenciye bahçelerinde yapılan ağaç kesimleri ve kamulaştırma kararları, yerel halk tarafından hukuksuz olarak değerlendiriliyor. Samandağlılar, devletin müdahalesini ve uygulamaları protesto ediyor.
6 Şubat 2023’teki büyük deprem, Hatay ilini ciddi şekilde etkiledi ve ardından bölgeyi yeniden inşa etmek için bir dizi konut projesi başlatıldı. Ancak, bu projelerin başlangıcında alınan “acele kamulaştırma” kararları, Samandağ’ın birçok mahallesinde büyük bir huzursuzluk yaratmaya devam ediyor. Yerel halk, özellikle Kurtderesi Mahallesi’nde, ağaçların kesildiğini ve tapulu arazilere izinsiz girildiğini dile getirerek, uygulamanın hukuka aykırı olduğunu savunuyor.
Narenciye Bahçelerine Yapılan Müdahale
Samandağ’da, narenciye bahçelerine dair en büyük tepki, ağaçların kesilmesi üzerine yoğunlaşıyor. İş makineleri, halkın geçim kaynağı olan ağaçları sökmeye devam ederken, bölgede yaşayanlar büyük bir mağduriyet yaşıyor. Birçok aile, yıllardır bu bahçelerde çalışarak geçimlerini sağlıyordu ve şimdi bu ağaçların kesilmesi, hem maddi kayıplara hem de yaşam alanlarının yok olmasına neden oluyor.
“Ağaçlarımızı katlediyorlar, bizi katlediyorlar” şeklinde duygusal bir tepki gösteren mahalle sakinleri, bu durumu şafak vakti yapılan müdahalelerle ilişkilendiriyor. Çoğu vatandaş, bu durumun hem ekonomik hem de psikolojik olarak yıpratıcı olduğunu belirtiyor.
Samandağ Halkı Ne Diyor?
Samandağ’da, bu ağaç kesimlerine karşı büyük bir öfke ve direnç söz konusu. Birçok mahalle sakini, devletin uyguladığı “acele kamulaştırma” kararını hukuk dışı buluyor ve bu konuda kamuoyunun desteğini talep ediyor. Bazı yurttaşlar, “Dava sonuçlanmadan, topraklarımızı elimizden aldılar” şeklinde açıklamalar yaparak, bu müdahalenin hukuki süreci tamamlanmadan gerçekleştirildiğini vurguluyor.
Bir diğer mahalle sakini, yaşadıklarını şu şekilde aktarıyor: “Yaşam alanlarımızı hiç kimseye vermeyeceğiz. Devletten beklediğimiz destek, her zaman daha fazla zarar vermek oldu. Biz bir yandan hayatımızı kurmaya çalışırken, devletin bu topraklarımıza müdahalesiyle karşılaşıyoruz.”
Deprem Sonrası Sıkıntılar ve Dayanışma Çağrıları
Bölge halkı, Samandağ’daki bu sürecin sadece konut projeleriyle sınırlı kalmadığını, aynı zamanda daha derin bir ekonomik ve sosyal sorunu da beraberinde getirdiğini belirtiyor. “Yaşam alanlarımızı savunmak için dayanışmamızı herkese duyurun,” diyen mahalle sakinleri, medyanın ve kamuoyunun daha fazla duyarlı olmasını talep ediyor. Ağaç kesimi ve kamulaştırma kararlarının, halkı hem maddi hem de manevi olarak zor durumda bıraktığını vurgulayan yurttaşlar, devletin bu kararları gözden geçirmesini istiyor.
Samandağ’ın Geleceği ve Tepkiler
Bölgede yapılan konut projeleri, bir yandan yerel halkın yaşam alanlarını yok ederken, bir yandan da bu projelerin tamamlanması için yoğun bir şekilde çalışmalar devam ediyor. Ancak, bu projelerin başlamasından sonra ortaya çıkan hukuksuz uygulamalar ve acele kamulaştırma kararları, bölgedeki halkın güvenini sarsmış durumda. Samandağ’da yaşayan vatandaşlar, bu projelerin halka zarar vermemesi için hükümete ve ilgili kurumlara sesleniyor. Bölgenin geleceği, halkın bu talepleri karşısında nasıl şekillenecek, zamanla görülecek.
Samandağ’daki ağaç katliamı ve hukuksuz uygulamalar, bölgede büyük bir toplumsal direnişe dönüşmüşken, bunun ardından ne gibi adımlar atılacağı büyük bir merak konusu. Hem devletin hem de yerel halkın haklarını savunmaya yönelik atacağı adımlar, önümüzdeki günlerde daha belirgin hale gelecektir.