Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yapılan açıklamada, 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarına göre, bu yıl ilk kez açılan geleceğin mesleklerine yönelik 27 programın tüm kontenjanlarının dolduğu bildirildi.
Bu kapsamda 3’ü lisans, 24’ü ön lisans olmak üzere toplam 27 yeni programın istihdam odaklı ve gençler tarafından yoğun ilgi gören bölümler olduğu vurgulandı. Toplamda 4 bin 592 öğrenci bu bölümlere yerleşti.
YÖK açıklamasında, bilişim ve yapay zeka temelli 17 programın da geçen yıl olduğu gibi bu yıl da tüm kontenjanlarının dolduğu belirtilirken, sağlık, tarım, dijital dönüşüm, yeşil beceriler, çevre ve enerji gibi alanlarda açılan programlara yüksek puanlı adayların öncelik verdiği ifade edildi.
Özellikle meslek yüksekokullarında (MYO) yeni açılan Tele-Sağlık programlarının büyük ilgi gördüğü; Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Tele-Sağlık Teknikerliği programının 8 bin 968 adayla en çok tercih edilen üçüncü, Giresun Üniversitesi ve Bartın Üniversitesi Tele-Sağlık programlarının ise sırasıyla 8 bin 628 ve 8 bin 419 adayla dördüncü ve beşinci sırada yer aldığı kaydedildi.
Yeni açılan ön lisans bölümleri arasında en yüksek taban puanla girilen program Dijital Sağlık Sistemleri Teknikerliği olurken, Tıbbi Veri İşleme Teknikerliği programı 36 bin 751 aday tarafından tercih edilerek en çok talep gören program oldu.
Yapay zeka mühendisliği programlarına ise sayısal puan türünde ilk sıralarda yer alan adayların yoğun talep gösterdiği ve İstanbul Teknik Üniversitesi ile Medipol Üniversitesi yapay zeka bölümlerinin ön plana çıktığı belirtildi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda, yükseköğretimde yenilikçi ve stratejik hedeflerle gençlerin beklentilerine uygun, istihdam odaklı programlar geliştirdiklerini belirtti. Özvar, “Adaylar bu yıl geleceğin mesleklerine yönelik çok bilinçli tercihler yaptılar. Meslek odaklı programlara gösterilen yoğun ilgi, YÖK’ün stratejileriyle tam uyumlu” dedi.
Prof. Dr. Özvar, meslek yüksekokullarında sanayi ve iş gücü piyasası ile iş birliği içinde müfredatların yenilendiğini, böylece gençlerin bilgi ve teknoloji alanlarındaki hızlı değişime ayak uydurmasının ve ülkenin küresel rekabet gücünün artmasının hedeflendiğini ifade etti.

