Bir yeni yıl coşkusu daha yaşıyoruz. Tüm insanlığa kutlu olsun!
Zaman garip bir gerçeklik. Hem var hem yok. İçerideki için çok zor geçen zaman, dışarıdaki için hızlı geçer, akar. Bedenlerimiz doğuştan başlayarak tükeniyor. Tükenişin sonu ölüm. Tin ölesi mi? Fizik yasalarına göre hiçbir nen yok olmaz. Değişir.
Tarih İsa Peygamberin doğuşuna uyarlı düzenlenmiş. Düzenleyen uygarlık Batı. Bilimsel, ekonomik gelişmelerin de kaynağı Batı. Noel diye de anılan yılbaşı artık ve binyıllardır insanlığın ortak bir töreni. Kutlamanın anlamı yenilik, umut gereksinimini karşılamak. Ve elbette zaman kurgusunu yaratmak. Bu yanıyla büyük kolaylık. Yoksa en azından kuramsal olarak biliyoruz ki-daha ayrıntısını bilemem, fizikçi değilim-uzaydaki insan için zaman yavaşlar. Dünya’ya döndüğünde sözgelimi, evladı kendinden yaşlı durumdadır…
Türkiyemizde Noel düşmanları köktendinciler türedi. Reyna Kıyımını çabuk unutturdular. Geçenlerde Almanya’da, bizim Eskişehir’de Noel pazarları basıldı. Hak ettikleri ceları almadıkları açık. Cezalandırılmaları için illa her defasında kamuoyu baskısı mı gerek? Kamuoyu mahkemelerin pili mi? Bir zamanlar, takiye amacıyla, Medine vesikasından söz edildiği günleri anımsıyorum da acı acı gülüyorum.
Çarşı Pazar fiyatları biliniyor. Tohumunu İsrail’den alırsan, kur 40 liraya koşarsa, saray “Yeniden faizleri düşüreceğiz, inşallah,” türünden karışmalara girişirse, gizli IMF politikaları uygulanırsa olacağı budur. Ne ki kimse bu el yakan koşulların halkta tepki oluşturacağını, onun da sandığa yansıyacağını düşünmesin baba muhalefet gibi. Halk okuduğu paragrafı anlamaz duruma getirilmiş. Sen doğru dürüst itiraz yükseltmemişsin. Halk dinci seslerle uyanıyor, dinci seslerle yatıyor. İtiraz yükseltmemişsin. Hep denir ya doğrudur, aslı varken suretini neylesin?.. O denli inandırıcı olmuşsun ki Kubilay Öğretmenimizin ve iki yiğit bekçimizin hunharca şehit edildiği Menemen adlı bir yerde hâlâ belediyeyi, katillerin gömütünü ziyaret edebilen aymaz kazanabiliyor. Yine aldık başımızı gittik. Konumuz yılbaşıydı. Demem o ki sözkonusu saldırıları, Hizbullah canilerinin Meclis’e girmesini, para için bebelerin, enseye tokat, gırgır şamata sesleri arasında öldürülmelerini… halkın yarısı kanıksamış. Hiç rahatsızlığı yok. Akp para basıp dağıtmanın hemen seçim öncesi planını, zaman ayarını yapıyor. Yine bir gecede “ak” parti olur, hiç merak etmeyin. Halkın köreltilmiş vicdanını harekete geçirmeyi beceremeyen, heyecan duygusunu uyandıramayan, içtenliğini göremediğimiz günübirlik siyasetlerle sonuç alınamaz.
Yeni yıl Hatay’da yine yıkıntılar arasında, konteynerlerde, elektrik kesintileriyle karşılanacak. Buçok belli. Umutsuzluk bize göre değil. Acılarımızı yok etmek olanaksız. Ama dindirmek için de çaba yok. Sabırla hizmet istenecek, istenecek… Çocuklarla, engellilerle, psikiyatrik desteğe gereksinim duyanlarla gönülden ilgilenilecek. Olmaz diye bir şey yok. Olacak.
Mutlu yıllar.
YORUMLAR