Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

“534 Kilometrelik Risk”: Kara, Hükümeti Göç Dalgasına Karşı Uyardı

TBMM Kâtip Üyesi ve CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara,

TBMM Kâtip Üyesi ve CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada İran-İsrail arasında yaşanabilecek bir savaşın Türkiye üzerindeki olası etkilerine dikkat çekti.

Kara, özellikle göç dalgası ve ekonomik kırılganlık konusunda hükümeti uyardı; bu sürecin iç politikaya malzeme yapılmaması gerektiğini vurguladı.

“534 kilometrelik sınır stratejik risk taşıyor”

Konuşmasında İran’la olan uzun sınır hattına dikkat çeken Kara, “Ülkemizin İran’la 534 kilometrelik kara sınırı var. Bu coğrafi gerçek, savaşın Türkiye’ye doğrudan etkileri olabileceği anlamına geliyor. İran kaynaklı yeni bir göç dalgası, tıpkı 1991 Körfez Savaşı’nda ve Suriye krizinde olduğu gibi ekonomik, sosyal ve güvenlik açısından ciddi bedellere yol açabilir” dedi.

“Demografik denge geri döndürülemez biçimde bozulabilir”

Kara, yaşanabilecek göç dalgasının yalnızca ekonomik değil, demografik ve siyasal etkileri de beraberinde getireceğini belirterek, “Böylesi kitlesel bir göç hareketi Türkiye’nin sosyal dokusunda geri dönüşü mümkün olmayan tahribatlar yaratabilir. Bu yalnızca bir mülteci meselesi değil, bir ulusal güvenlik sorunudur” ifadelerini kullandı.

“Barışçıl diplomasi çağrısı ve Lozan vurgusu”

İktidara dış politikada daha yapıcı bir çizgi izleme çağrısı yapan Kara, “’Yurtta sulh, cihanda sulh’ anlayışına dönülmelidir. Lozan Anlaşması’nı hedef alan dışlayıcı ve gerilim üretici söylemler Türkiye’nin dış ilişkilerine zarar vermektedir. Tarihsel kazanımlarımıza sahip çıkmak, barışçıl diplomasiyi öncelemek zorundayız” şeklinde konuştu.

“Ortak akıl ve toplumsal barış öncelenmeli”

Kara, sözlerini hükümete yönelik önemli bir çağrıyla tamamladı: “AKP iktidarı bu krizi bir iç cepheleşme fırsatına dönüştürmeye çalışmamalı. Ulusal çıkarlar ve toplumsal barış için akılcı, kapsayıcı ve çözüm odaklı politikalar izlenmelidir. Muhalefeti hedef göstermek yerine, birlikte akıl üretmek Türkiye’yi krizden çıkaracak tek yoldur.”