Ak Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman’ın davetiyle geldiği Hatay’da, ilin ekonomi devlerine ev sahipliği yapan İskenderun ilçesini de ziyaret eden ve işadamlarıyla bir araya gelen Sabah Gazetesi Yazarı Yavuz Donat, 31 Mart özelinde, vatandaşın “Siyasette kavga ve gerilim istemediğinin” altını çizdi. Halkın sıcak gündemi… “Önce ekonomi!”
Hatay’dan yolu geçenlerin kent içinde son dönemde en fazla fark ettiği ‘araç trafiği’, Suriye sınır hattına yönelik personel ve mühimmat transferi yapmaya devam eden Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait askeri teçhizatları taşıyan tırlar ve kamyonlar! oluşturuyor. Sınırın sıfır noktasına doğru ilerleyen askeri yoğunluğun ötesinde mi? Hayat, Hatay’ın her noktasında, ‘hiçbir şey olmamış’ ve ‘her şey yolundaymış’ gibi ilerlemeye devam ediyor. İnsanlar ise, bu karmaşanın içinde ayakta durma ısrarını yarına taşıma gayretinde.
Hatay’a yönelik kısa süreli ziyaretinin son gününde İskenderun ilçesinde konaklayan Sabah Gazetesi Yazarı Yavuz Donat’ın da köşesine taşıdığı bu birbirinden ‘çok haberli, ama habersiz gibi ilerleyen araç ve insan trafiği’, oldukça çarpıcı tespitlerle sayfada yerini buldu.
-ASKER VE EKONOMİ-
Ak Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman’ın davetiyle geldiği Hatay’da, Antakya’nın ardından İskenderun’un nabzını tutan Yavuz Donat, askeri hareketlilik kadar ekonominin de durmadığının tespitinde, şunları dile getirdi:
“Sınırda hareketlilik… Sınırın sıfır noktasında eğitim… Yol boyunca tank taşıyan uzun araçlar… Ve tarihi İpek Yolu’nun liman kenti İskenderun’dayız. 250 bin nüfus… Canlı bir ekonomi… Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veysel Cıncık, ‘Küçük İstanbul’a hoş geldiniz’ dedi. Hoş bulduk.”
-UCUZ İŞ GÜCÜ-
İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün 2018 verilerine göre, Türkiye’de 3 milyon 570 bin 352 Suriyeli mülteci yaşıyor. Çeşitli mülteci dernekleri ise, sığınmacıların 1 Milyon 400 bininin çeşitli meslek alanlarında ucuz iş gücü olarak çalıştırıldığını belirtiyor. Metal sanayi, tekstil, inşaat ve hizmet iş kollarında çalışan mülteci sayısı yaklaşık1 milyon civarında. Tarım sektöründe ise 400 bin sığınmacının çalıştığı belirtiliyor. Uzun süre çalışma izni olmadan kaçak bir şekilde çalışmak zorunda bırakılan Suriyelilerin son bir yılda yaklaşık 1 milyonuna çalışma izni verildiği ise ifade edilenler arasında.
Bu konuyu da köşesine taşıyan Yavuz Donat, Hatay’daki Suriyelilerin, iş hayatında ‘ucuz işgücü’ anlamına gelmeye devam ettiğinin tespitini taşıdı köşesine.
“Sığınmacılar… Antakya’da, Reyhanlı’da, Kırıkhan’da ‘Suriyeli’ çok! İskenderun’da da var, ama ‘daha az!’ Suriyeli, bu coğrafyada ‘ucuz işçi!’ Kimi inşaatta çalışıyor, kimi tarımda. Sorun mu dediniz? Hayır, sorun yok.”
-ANTAKYA’DAN İYİ!-
Ziyaret ettiği kentleri ‘belediyecilik hizmetlerinin kalitesi’ adına karşılaştırmayı sürdüren Yavuz Donat, İskenderun’un bu anlamda Antakya’dan daha iyi olduğunu ifade etti.
“Şehircilik… Belediye… Antakya’dan iyi! Sekiz kilometre sahil şeridi. Yürüyüş yolları… Parklar… Oyun alanları… Spor sahaları… İskenderun, ‘kartpostal’ gibi! Fotoğraflamak istedik… Ama gerek kalmadı.
Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Seher, 20-25 fotoğrafı önümüze serdi.”
-TOSYALI FARKI-
Son dönem, Türkiye ekonomisinde ve siyaset platformunda ismi daha sıklıkla anılır hale gelen Tosyalı Holding ise, Yavuz Donat’ın son köşe yazısında kendisine yer bulan detaylardan biri oldu. İskenderun’daki sanayinin ‘amiral gemisi’ olarak nitelediği Holding yanı sıra, bölgenin bir diğer dinamiği ‘liman faktörüne’ de dikkat çeken Donat, şunları paylaştı:
“Sanayi, ‘Tam Gaz’! İskenderun, ticaret ve sanayi kenti. Liman, oldukça büyük. Gaziantep’in halısı, Kırıkhan’ın havucu buradan ihraç ediliyor; Mısır’a, Marsilya’ya… Gemi kalkıyor. Organize Sanayi Bölgesi’nde altı tane özel iskele var. Tosyalı Holding… İskenderun sanayisinin amiral gemisi. Sekiz bin çalışanı var. Yarısı yurt dışında.
Fatih Tosyalı, Grubun Yönetim Kurulu üyesi, dedi ki: ‘Durmak yok. Yatırımın tam zamanı.’ Tosyalı, ‘Demir Çelik’ sektöründe. Türkiye’nin demir çelik üretiminin yüzde 40’ı, Hatay’da.”
-FİL VE IŞIK-
İskenderun’da, Gazeteciler Cemiyeti tarafından kendisine sunulan ‘Duayen Gazeteci’ ödülünden de bahseden Yavuz Donat, ödül heykelciğinin hikayesini ise şöyle anlattı:
“İskenderun’a gelişimizin seçimle, siyasetle, anketle ilgisi yok. Davetle geldik. Davet eden, Gazeteciler Cemiyeti. Davet nedeni? Bize ödül verdiler: ‘Duayen Gazeteci Ödülü.’ Ödül, ‘Tik ağacından’ yapılmış bir fil.
Filin sırtında da ‘Fener’ var. İçinde mum yanıyor. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veysel Cıncık, ödül töreninde dedi ki: ‘Fil, bereket sembolü… Lambanın verdiği ışık da, Türkiye’nin aydınlık geleceği.’ Çok güzel bir ödül gecesiydi. Teşekkürler İskenderun.”
-SEÇİM UMUDU-
Türkiye genelindeki ruh halinin Hatay’da farklı olmasını beklemek olmaz! Zira esnafın ‘ekonomi kendine gelir…’ beklentisi, seçim sonrasına endekslenmiş durumda. Buna dair beklentiyi İskenderun’da bir araya geldiği esnaftan alan ve okuyucularıyla paylaşan Yavuz Donat, durgunluğun faturasında duran kalabalık adına şunları dile getirdi:
“Hidayet Şahinoğlu, Oda Başkanı. İskenderun Lokantacılar, Kebapçılar, Dönerciler, Pastacılar Esnaf Odası. ‘İşler biraz durgun’ dedi. Nedeni? ‘Suriye’deki savaş.’ Şahinoğlu, bölgede, belki kırk kişiden dinlediğimiz şu sözleri söyledi: ‘İnanıyoruz, seçimden sonra ekonomi canlanacak!’
Önce Ekonomi! Siyaset, seçim elbette konuşuluyor ama… Adana’da, Antakya’da, İskenderun’da kiminle konuştuysak; Siyasette kavga/gerilim istemiyor. Halkın sıcak gündemi, önce ekonomi!”
-İKİNCİ EŞ!-
“Bir Türk’le bir Suriyeli kadını evlendirmem için beni davet ettiler. Orada başka bir Suriyeli kadın, 15 yaşındaki kızını bana ikinci eş olarak vermeyi teklif etti. Çok fena oldum, tutuldum, reddetmem çok zor oldu. Nefsim ‘evet’ dememi çok istedi” (M.A., 35, erkek, Şanlıurfa)
Bu sözler, “Bir kadın istismarı olarak Suriyeli kadınların ikinci eş olması” başlıklı araştırmada yer alıyor. İki yıl süren araştırmanını sahibi, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi öğretim üyelerinden Sosyolog Dr. Tuba Duman. Durum, Hatay’da ne kadar kronik bilinmez ama, ‘Suriyeli Gelin’ trafiği Hatay’da da oldukça fazla! Ancak ‘ikinci eş’ konusu en azından İskenderun için geçerli değil! En azından ,Yavuz Donat’ın, yazısına nokta koyarken verdiği şu son sözlerde:
“Gelinlerimiz… Şanlıurfa’da ‘Suriyeli gelinimiz’ çok… Yazmıştık! Çoğu, bizimkilerin ikinci eşi. İskenderun’da da epeyce Suriyeli gelinimiz var. Ama ‘ikinci eş’ değiller. İskenderun farkı… Sevindik.” -Tamer Yazar-