Hatay Turizm Derneği Hakan Boyacı’nın Gazetemizde yayınlanan röportajında dile getirdiği eleştirilere cevap, Gastronomi Evi Müdürü İpek Aslan’dan geldi: “Size ulaşan ‘sözde’ memnuniyetsizlikleri bize yönlendirseydiniz, biz de ‘Gurme’lerimizi tanımış olurduk.”
Geçtiğimiz günlerde, Antakya Gazetesi’nde, “Vakıflı’dan Gastronomi’ye, Hitit Kralı’ndan eldekilere” başlığında yayınlanan röportajında, Büyükşehir Belediyesi yönetimindeki Hatay Gastronomi Evi için eleştirilerini paylaşan Hatay Turizm Derneği’ne cevap, Gastronomi Evi Müdürü İpek Aslan’dan geldi.
Boyacı, mevcut tabloyu değerlendirirken, “Hatay, UNESCO Gastronomi Şehri seçildikten sonra çalışmalar hız kazanmış, ancak yeterli yol alınamamıştır. Hatay Büyükşehir Belediyesi Gastronomi Evi açılmış, ancak “Gastro” değerlerimizin ortaya konması açısından, amacına uygun faaliyet gösterememektedir. ‘Gaziantep gibi başarılı yapılmış örnekleri incelemek gerekli’ diye düşünmekteyiz. Gastronomi Evi’nde, Hatay Mutfağı’nın lezzetlerini bilen ziyaretçilerden gelen en büyük eleştiri, Gastro değerlerin aktarılamaması yönünde olmaktadır. Hatay Valiliği Mutfak Sanatları Merkezi çalışması başlamış, ancak orada da, görüş sahibi kurumlardan oluşan bir komisyon marifetiyle çalışmalar yapılamamaktadır. Umarız, güzel ve amacına hizmet eden başarılı bir proje ortaya çıkar” demiş ve, “Ancak Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin ve Valiliğin ayrı ayrı çalışma yapıyor olması da, hedefe giderken bir zafiyet yaratabilir’ diye düşünmekteyiz” tespitinde durmuştu.
-SÖZDE GURMELER!-
Hatay Gastronomi Evi Müdürü İpek Aslan, eleştirisini, kendi sosyal medya hesabı üzerinden paylaştı. Yaptıkları çalışmaları sıralayan ve içinde bulunulan zaman açısından “dayanışma” beklerken, yapılan eleştirilerin adaletsiz olduğunu vurgulayan Aslan, şunları söyledi:
“Sayın Hakan Boyacı, zor dönemler geçirdiğimiz bugünlerde gönül isterdi ki, herkesin aynı hassasiyeti herkes için gösterip, dayanışma ruhu ve enerjisi ile birbirimize kenetlenelim.
Geçtiğimiz ay, Gaziantep Mutfak Sanatları Merkezi Baş Şefi Doğa Çitçi bizleri ziyaret ederek, kendilerine kadar ulaşan başarımızı tebrik etmek ve tanışmak adına bizleri ziyaret etmişlerdir. Yeni doldurduğumuz senemizde, yaklaşık 20 okul ile işbirliği yaparak, ‘Kaytaz Böreği Yapım Atölyesi’ ile çocuklarımıza dokunduk. ‘Unutulan Belben Tatlısı Atölyesi’ ile kadınlarımıza dokunduk. ‘Haytalı Tatlısı Atölyesi’ ile gençlerimize dokunduk. Hatay geneli düzenlediğimiz ‘Antakya Kısırı( Sarmaiçi) Yarışması’ ile ev hanımlarımıza dokunduk. Ve geçtiğimiz ay organize ettiğimiz ‘Unutulmaya Yüz Tutmuş Yemek Yarışması’ ile tekrar yöre mutfağına kazanım sağladığımız yemeklerimizi de halkımızın hizmetine sunduk.
Türkiye’de 4 şehire ‘Gastronomik Tadımlar’ konseptiyle giderek, Hatay Yemeklerini sunduk. Bir yılda 300’e yakın Hatay yemeklerinin çeşidini, gerek yurtiçi gerekse yurtdışı misafirlerimize sunduk.
Size ulaşan ‘sözde’ memnuniyetsizlikleri bize yönlendirseydiniz, biz de “Gurme”lerimizi tanımış olurduk. Her ay UNESCO merkezine, hem gastro hem de kültürel alanında düzenlediğimiz faaliyetler ‘rapor’ olarak gönderilmekte ve bu konuda olumlu yanıtlar aldığımızı gururla belirtmeliyim.
Buradaki cevaptan, eleştirilere açık olmadığımız anlaşılmasın lütfen. Ancak haksız eleştiri, koca emeğe haksızlıktır, saygısızlıktır. Hele ki şu zamanlarda ihtiyacımız olan tek şey motive, dayanışma iken! Tek şey motive, dayanışma iken!”
Tamer Yazar