Ergenlik çağımdan itibaren başlamış olduğum Kur’an ilgim ve araştırma sürecimde sürekli olarak çözemediğim konulardan biri normal ve boy abdesti konularıydı. Elli yıla yakın Kur’an bilgim ve Din dediğimiz bütün muhkem /değişmez ana hükümler çerçevesi yanında belirlemiş olduğum “Kur’an’ın temel Ruhu” temelinde de durumu sürekli gözden geçiriyor ve bu arada Tevrat ile İncil’i de inceliyordum.
İniş sırasına göre Kur’an’daki surelerden 92. sıradaki Nisa suresi, 628 yılında vahyedilmiş ve Hz. Muhammed tarafında tebliğ edilmiştir. İlk defa salat denilen yardımlaşma ve dayanışma toplantısına katılma şartı bu surenin 43. ayetinde geçmiştir.
Nisa-43. Ey İman edenler! Ne konuştuğunuzu bilmeyecek fakat yanlarınıza yatmayacak kadar /cünub halinde olmayacak kadar sarhoşsanız (iyice sinirli, gergin ve kafanız çok karışık ve meşgulse, uyku sersemi iseniz) bilinciniz ne söylediğinizi iyice bilecek duruma gelinceye /bu durumu üzerinizden atıncaya kadar /bu halinizden çıkıp normal bilinç açıklığında oluncaya kadar salâta (Toplu halde Sosyal dayanışma, yardımlaşma toplantı ve toplumsal faaliyetlere) yaklaşmayın, bekleyin ve bu arada yıkanın (la cünuben tağtesilu). Ayrıca su kullanmanız size zarar verecek özellikli bir hastalığınız varsa veya seferde iseniz, cinsi münasebette bulunmuşsanız /seviştiyseniz veya büyük tuvaletinizi /gaita çıkışı yapmışsanız ve su bulamamışsanız, teyemmüm ederek temizlenin. Yani ellerinizle temiz ve kuru bir toprağa dokunup yüzünüzü ve kollarınızı sıvazlayın /mesh edin. Merak etmeyin Allah, affeden ve günahları örtendir.
Nisa-43 ayete baktığımızda, özellikle sosyal dayanışma ve yardımlaşma toplantısına /salata katılmaya karar verildiğinde, ayakta durabilecek ve yanına yatmayacak kadar /la cünuban sarhoş olma durumunda, bilincin açık olması ve ne konuştuğunu karıştıracak kadar kafanın herhangi bir nedenle karışık olmasından çıkmak için beklenmesi ve bu bekleyişi hızlandırmak amacıyla yıkanma istenmektedir. Cünuben kelimesinin bulunduğu cümleden sonra, ayetin devamında cinsi münasebette bulunma yanında başka bazı durumlar sayılmış ve su bulunmazsa teyemmüm edilerek salata katılınması belirtilmiştir. Ancak sayılan bu durumlarda su bulunursa, salata katılabilmek için nasıl davranılacağı açıklanmamıştır. Ayetin ilk cümlesinde sarhoşun düzelmesinde faydalı olmak üzere yıkanma önerildiğine göre acaba burada da yıkanma mı istenmiştir sorusu akla gelmektedir. Fakat aynı nedenlere yönelik teyemmüm önerisi aynı kelimelerle Maide-.6 ncı ayette de bulunmakta ve oraya da bakmamız gerekiyor.
112. iniş sırasında bulunan Maide suresinin 631 veya 632 yılında vahyedilip, Hz. Muhammed tarafından tebliğ edildiği ileri sürülmektedir.
Maide-6. Ey iman edenler! Salâta /sosyal yardımlaşma toplantılarına katılacağınız ve böylesi faaliyetlerde bulunacağınız zaman (bazen de toplu Kur’an çalışmalı ve namazlı veya namazsız) yüzünüzü ve dirseklere kadar kollarınızı yıkayın. Başınızı ve topuklara kadar ayaklarınızı su ile sıvazlayın /mesh edin. Eğer cünüp iseniz /herhangi bir nedenle dikkatinizi toplayamayacak ve ne konuştuğunuzu bilemeyecek kadar bilinciniz-muhakemeniz karışık veya yanınıza yatacak kadar sarhoş iseniz düzelmeyi (fettahharu) bekleyin. Hasta veya yolcu iseniz yahut tuvaletinizi gaita çıkararak /büyük aptes şeklinde yapmışsanız, yahut kadınlarla cinsel ilişkide bulunmuş ve su bulamamışsanız, normal abdest niyetine ellerinizin avuç içlerini temiz bir toprağa dokundurarak, yüzünüzü ve kollarınızı sıvazlayarak teyemmüm edin. Allah size güçlük çıkarmak istemiyor, ancak sizi olumsuzluklardan temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor. Olur ki minnet duyar ve teşekkür edersiniz /şükredersiniz.
Bu ayete kadar geçen 18 yıllık süre içerisinde, yeni bir usüle göre abdest alma olmamış ve Hz. Muhammed’e iman edenler İsrailoğulları gibi, dua etmek üzere bir mabede girmeden önce el ve ayaklarını yıkarlar, ağız, yüz, kulak ve enseleri de kirli ve tozlu ise oralarını da yıkarlar, cinsi münasebette bulunmuşlarsa Gusül abdesti denilen boy abdesti alırlardı.
Levililer-15 /16. “‘Eğer bir adamdan meni akarsa, bedeninin tümünü yıkayacak Güsul /boy abdesti alacak ve akşama kadar kirli /murdar sayılacaktır.
Çıkış-30 /19. (Sunağa /mezbaha girmeden önce) Harun’la oğulları ellerini, ayaklarını orada yıkayacaklar.
Hıristiyanlar ise zaten vaftiz ismi altında her yeni doğan çocuğu özel bir törenle yıkamaktaydılar. Ancak, görüyoruz ki, Hıristiyanlıkta kiliseye gidenler, hem temiz ve yıkanma yanında, temiz kıyafetli de olmaktadırlar.
Maide-6. ayette de Nisa-43 ncü ayette olduğu gibi, normal abdest alma tarif edildikten sonra, ayakta duramayıp yanınıza yatma durumundaysanız /cünup iseniz ifadesi gelmektedir. Cünub’un bulunduğu cümleden sonra, Nisa-43 ncü ayette sayılanlar yine bu ayetin devamında cinsi münasebetin de yer aldığı bazı durumlar olarak sayılmış ve yine su bulunmayınca teyemmüm edilmesi önerilmiştir. Maide-6’ya göre de su bulunmadığında ne yapılması tanımlanmamıştır. Bu defa acaba normal abdest alınması mı istenmiştir?
Bilindiği gibi Kur’an’da birden fazla ayet ile “zorlaştırmayın, kolaylaştırın”, “zoru değil, daima kolay olanı tercih edin” uyarısı yapılmaktadır. Örneğin-Taha-2. ayette Kur’an’ın zorluk çıkarmak üzere indirilmediği, yine Yunus-99. ayette de Peygambere de insanlara zorluk önermemesi ikazı yapılmıştır.
Taha-2. Ya Muhammed! Biz Kur’an’ı, Sana sıkıntı çekesin, huzursuz olasın, ya da sıkıntı veresin diye de göndermedik.
Yunus-99. Ya Muhammed! Eğer Rabbin isteseydi, yeryüzünde yaşayan insanların tümü inanırdı. Dolayısıyla insanları, iman etsinler diye ikrah edecek şekilde sakın zorlama.
Buna gör, iniş sırasına göre sonra olan ve kolaylığa hitap eden Maide-6 ncı ayetteki normal abdestin, cinsi münasebetin de yer almış olduğu bazı durumlar için uygun olacağı ön plana çıkmaktadır.
İnşallah haftaya kaldığım yerden devam etmek üzere.
NOT: NÖVAK Vakfımızın kitaplarının gelirleri ile Eskişehir Tıp Öğrencilerine burs veriyoruz. Özel günlerinizde kitaplardan alır veya hediye ederseniz bize destek olur ve öğrenci sayımız artar: “DİN VE BEYİN”, “SON DAVET KUR’AN Tercümesi”, “KUR’AN KADINI KORUYOR”, “OKU! Konularına göre Kur’an ayetleri”, “KUR’AN’IN KULU KÖLESİ MEVLANA”, “TEVRAT VE İNCİL’DE ÖNCEKİ İSLAM”, “KUR’AN VE SON İSLAM” ve “ALLAH İLE
YORUMLAR