Ana Sayfa Arama Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Prof. Dr. Gazi ÖZDEMİR

Kadının Aleyhindeki Tercüme Hataları-3

Konuya kaldığım yerden devam ediyorum.

Araplarda bir erkeğin bir kadını cinsel münasebet olmaksızın sadece koruması altına almasına, sahiplenmesine “Nikâhlanma -Nkahu”, cinsel münasebetli birlikteliğe “Evlenme – Zevvecu” veya yine “Nikâhlanma – Nkahu” ifadesi de kullanılmaktadır. Ayrıca Nikâhlanma kelimesi hem aktif olarak “Evlenin”, hem de pasif olarak “evlendirin” anlamında da kullanılan bir kelimedir. Madem ki böyle iki anlam söz konusu, Kur’an’ın Ruhuna uygun olan seçilmeliydi ve kadınlar mağdur edilmemeliydi diye düşünüyorum.

Ayetteki muhkem kural, yetim kızlara gücünüze göre sahip çıkıp korumanıza alın. Müteşabih kural, gücünüze göre sayıda evlendirin.

Zaten tek eşlilik öneri ve tercih edilişinin birinci SAĞLAMASI da Nisa-129 ncu ayet ile yapılmıştır.

Nisa-129. Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, daha önce evlenmiş olduğunuz kadınlar arasında adaleti tam sağlayamazsınız. Mümkün olduğu kadar, sadece birine daha fazla meyledip ötekileri ortalıkta bırakır gibi davranmayın. Elbette aralarında eşit davranmaya gayret eder ve haksızlık yapmaktan sakınırsanız, bilin ki Allah bağışlanmanız ve merhamet görmeniz yönünden sizi gözetecektir.

İkinci SAĞLAMA-2

Zor durumda kalmış sahipsiz kadınlara yönelik bu cinselliksiz “Nikâhlanma” “Koruma altına alma” uygulaması Nisa-6 ncı ayette ve Ahzab-51 nci ayetlerde açıkça önerilmektedir.

Nisa-6. Vebtelül yetama hatta iza beleğun nikaha* fe in anestüm minhüm rüşden fedfe’u ileyhim emvalehüm.

Nisa-6. Yetimler /kimsesizler, evlenecek buluğ çağlarına gelinceye kadar onları sadece nikâhlayarak koruyup kollayın, mallarına göz kulak olun ve kendi kendilerini idare edebilecek bir bilinçliliğe /rüşde eriştikleri kanaatine varırsanız, kendilerine mallarını tam olarak geri verin.

22 Türkçe Kur’an’ın
20 sinde Nikah çağına gelinceye kadar göz kulak olun
2 sinde korumanız altına alın /nikahlayın, rüşde (evlenme çağına) varınca mallarını verin

Buna göre ergenlik çağı, her konuda bilinçli karar verebilme yaşı olduğundan, Din ve Kur’an bilgilerinin de bu yaştan itibaren kız-erkeklere öğretilmesine başlanması, ancak bu yaşa gelince evlendirilmeleri önerilmektedir. Yani çocuk gelinler yasaktır.

Bunun örneğini, yalnız bir kadının Hac’ca gidebilmesi için bir erkek tarafından sahiplenilmesi için onunla nikâhlanması işleminde de görmekteyiz.

8. Nisa-34. Er ricalü kavvamune ‘alen nisai bi ma faddalallahü ba’dahüm ‘ala ba’dın ve bi ma enfeku min emvalihim* fes salihatü kanitatün hafizatül lil ğaybi bi ma hafızallahü* vellati tehafune nüşüzehünne fe ‘ızuhünne vehcüruhünne fil medaci’ı vadribuhünne* fe in eta’neküm fe la tebğu ‘aleyhinne sebiylen* innallahe kâne ‘aliyyen kebiyra.

Son Davet Kur’an’da Nisa-34. Erkek ve kadının birbirlerinden olan farklılıklarına baktığımızda örneğin erkekler, kadınlardan farklı olan kaba kuvvetleri ve aile gelirini sağlamaktan sorumlu olmaları nedeniyle, kadınları koruyan ve onlara sahiplenen konumdadırlar. Buna karşın erdemli /iffetli kadınlar ise erkeklerden farklı olarak tek başlarına da olsalar, Allah’ın koruyuculuğuna önem verdikleri gibi, kendilerinin ve ailenin mahremiyetine dikkat ederler, aile mutluluğu ve sorumluluğu bilincini taşırlar ve aileyi küçük düşürücü davranışlardan koruma özellikleri vardır. Bu sorumluluklarına dikkat etmediğinden kuşkulandığınız ve huzursuzluk, geçimsizlik yaratan kadınlarınıza(ve erkeklerinize), düzelmeleri için önce nasihat edin ve konuşun. Sonuç alamazsanız yataklarınızı ayırın, yine olmazsa bir süre birbirinizden ayrılığı deneyin, sonra yine de olmazsa /drubuhunna /evliliğinizi bitirin /boşanın /son darbeyi vurun. Bu arada eşlerinizin düzeleceklerine ikna olursanız ve bu konuda söz alırsanız artık onları üzmeye bahane aramayın. Çünkü gerçek üstün ve büyük olan Allah’tır.

Ayetteki “drubuhunna” kelimesi Kur’an’da birçok yerde ve başlıca “vurmak, örtmek, bitirmek, kapatmak, dışarı çıkarmak, ortaya çıkarmak, hazır hale getirmek, bir şey kurmak ve kullanılır hale getirmek, anlaşmak, göndermek, dövmek, örnek vermek, uzak tutmak, ayırmak, açıklamak veya mahkûm olmak” gibi farklı anlamlarda kullanılmıştır.
Kaldı ki, kadın hedef olsa da, erkek de burada aynı şekilde hedeftir.
22 Türkçe Kur’an’ın
13 ünde Dövün
8 inde ayrılın-boşanın
1 inde ne önerdiği belli değil

Ayetteki muhkem kural, eşler arasında tatsızlık çıkınca bir şekilde çözün olmaktadır.

9. Kadının geleneksel giysisi dinselleştirilmiş, halbuki tedbir önerilmiştir. Bu konuda sağlıklı bir sonuca varabilmek için Al-i İmran-7, A’raf-22,26, Nahl-81 ve Nur-31 nci ayetleri birlikte değerlendirmek gerekir.

Son Davet Kur’an’da Al-i İmran-7. Ey Peygamber! Allah’ın indirmiş olduğu bu kitabın bazı ayetleri muhkem /değişmez amaç özellikli, herkes tarafından açık seçik kolaylıkla anlaşılan ve kitabın anaları /temeli /ana iskeleti ve hedef kurallardır. Geri kalanlar ise müteşabih /çok anlamlı /değişken (mesajlar olup, bunların bazısı ilahi yapı ile ilgili semboller veya Evren’le ilgili bilimsel bilgiler halinde, bazısı da kesin hükme yönelik, araç /yöntem /vesile /usul) mesajlardır. Kalpleri ve düşünceleri kötü niyetli olanlar, insanların arasına fitne sokmak ve kafaları karıştırmak için, çok anlamlı olan müteşabih /araç mesajlara bile bile daha fazla önem verirler. Hâlbuki onların sembolik ve bilimsel özellikte olanlarının gerçek anlamlarını ise bir Allah, bir de “Ey Rabbimiz! Bildirdiğin ayetlerin hepsine inandık, hepsi Rabbimizdendir.” diyen, bilim adamları bilir. Ayetlerin bu muhkem ve müteşabih ayırımını da yine aklını kullanan, bilim ve düşünce sahiplerinden /ülül elbab’dan başkası anlayıp, düşünüp yapamaz.

Son Davet Kur’an’da A’raf-22. Böylece şeytan, Âdem ve eşinin, uyanan olumsuz nefslerinden hırsı kullanmak üzere gururlarını okşayan yalanlarıyla onları aldatmıştı. İkisi birden yasaklanmış ağacın /şecerenin meyvesinden /cinselliğinden yiyince, erdemlilik elbiselerinin kaybolduğunu /olumsuz nefslerine ait düşüncelerinin açığa çıktığını ve bedenlerinin de çırılçıplak, şehvet yerlerinin /cinsiyet organlarının /sev’atuhum’larının da açığa çıkmış olduğunu hissetmişler ve utanma /pişmanlık duygusuna kapılmışlardı. Açığa çıkan cinsiyet nefslerine ait şehvet yerleri olan cinsel organlarını /sev’atuhum’larını da bahçe yapraklarıyla örtmeye başlamışlardı.

Âdem, büyük ihtimalle önce iki eli ile önünü, eşi de önce bir eli ile önünü, diğer eli ile de memelerini örtmüş, hemen sonrasında da şehvet organları olan bu yerlerini yapraklarla örtmüşlerdir diye düşünüyorum. Çünkü henüz elbise diye bir şey yok.

Haftaya kaldığım yerden konuya inşallah devam edeceğim.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER